15 STK'dan oluşan Adil Seçim İçin Seçim Güvenliği Platformu, yaptıkları yazılı açıklama ile yeni seçim kanunun antidemokratik olduğunu savunurken, bütün partilerin ortak imzasıyla Anayasa Mahkemesi'ne gidilerek itiraz edilmesi gerektiğini belirtti.
Yapılan yazılı açıklamada, yeni seçim kanunun, eski seçim kanunundan daha kötü ve daha adaletsiz olduğu savunulurken, seçim süreci güvenliği ile sandık güvenliğinin ciddi olarak darbe aldığı ifade edildi.
TIKLAYIN - Seçim Kanunu teklifi Meclis'te kabul edildi: Baraj yüzde 7'ye düştü
Açıklamada, üç gün süren Genel Kurul tartışmalarından hareketleri şu gözlemler aktarıldı:
Açıklama şöyle devam etti:
"Adil Seçim İçin Seçim Güvenliği Platformu olarak yeni düzenleme ile eski Seçim Kanunu’ndan daha kötü, daha adaletsiz bir seçim sistemine geçildiğini, seçim süreci güvenliği ve sandık güvenliğinin ciddi olarak darbe aldığını belirtmek istiyoruz. İl barajı görevi görecek ve birinci partiye imtiyaz sağlayarak, diğerlerinin temsil hakkına el koyacak bir düzenlemenin getirildiğini, kıdemli hakimlerin tasfiye edileceği, daha önce bakanlar ve başbakana getirilen seçim yasaklarından Cumhurbaşkanı’nın muaf tutulduğunu ve Cumhurbaşkanı’nın geçen seçimlerde suistimal ettiği her şeyin böylece kanuni hakkı haline getirilmesini adil ve güvenli bir seçim açısından son derece tehlikeli buluyoruz. 2018 seçimlerinde Cumhurbaşkanı’nın kampanya bütçesi, hazine yardımı TRT’ye çıkma süreleri, TV reklamları, kamu kaynaklarının kullanımı gibi pek çok konuda eşitsizliği bizzat uyguladığını hatırlatmak istiyoruz.
Önümüzdeki dönemde, muhalif siyasi partilere, sivil toplum kuruluşlarına ve yurttaşlarımıza önemli görevler düşüyor. Daha önce başbakan ve bakanlara getirilen seçim yasaklarının bu değişiklik ile Cumhurbaşkanı’na getirilmemesi Anayasa’ya aykırıdır. Bu nedenle Teklif’in AYM’ye götürülmesi gerekiyor. Başvurunun tek parti tarafından değil, adil bir seçimin herkesin çıkarına olacağı düşüncesi ile bütün partilerin ortak imzası ile AYM’ye iletilmesinin çok daha değerli olacağını düşünüyoruz. Yurttaşlar ve sivil toplum kuruluşları süreci yakından izlemeli ve görüşlerini siyasi partilere iletmelidirler.
TBMM’den geçen Kanun, seçim güvenliği çalışmalarının yerele indirilmesinin ve muhalif tüm siyasi partilerin yerelde birlikte hareket etmelerinin hayati önemini ortaya koyuyor.
Adil Seçim İçin Seçim Güvenliği Platformu olarak; seçimlerin adil ve eşit koşullarda yapılması için, içinde bulunduğumuz seçim süreci, seçim günü ve seçim sonrasında, başta bu seçim kanunu ile ortaya çıkacak sorunlar ve zaten var olan sorunların çözümüne dönük bir yurttaş seferberliği yaklaşımıyla hareket edeceğiz. Seçmenlerin seçime katılımını artıracak önlemleri ortaya koymaya, kamuoyu ve siyasi partilerle veri paylaşımı başta olmak üzere iş birliğini geliştirmeye, sandıklara giren oyun aynı şekilde çıktığı, sonuçta halkın iradesinin sandığa yansıdığı bir seçim için kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz."
Adil Seçim İçin Seçim Güvenliği Platformu'nu oluşturan STK'lar şöyle:
DİSK / KESK / TMMOB / TTB / SODEV / Alevi Bektaşi Federasyonu /
Eşit Haklar İçin İzleme Derneği / Hak İnisiyatifi Derneği / İnsan Hakları Derneği /
Mülkiyeliler Birliği / ODTÜ Mezunları Derneği / Anıtpark Forum / Anti Kapitalist Müslümanlar /
Demokrasi İçin Birlik / Doğu ve Güneydoğu Dernekleri Platformu /
Hak ve Adalet Platformu / Seçim 2023 Yerel Medya Koordinasyonu / Sensiz Olmaz Hareketi / Yurttaş Girişimi