Anayasa teklifindeki "Seçim kanunlarında yapılan değişiklikler, yürürlük tarihten itibaren 1 yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanmaz" maddesi 3 Kasım 2019’dan önce seçim barajı ve seçim sisteminde değişeceği yorumlarına neden oldu.
Milliyet'ten Şebnem Hoşgör'ün haberine göre, AKP ve MHP’nin tam mutabakatıyla hazırlanan anayasa teklifiyle, 3 Kasım 2019 olarak tarihi belirlenen Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimleri öncesi, seçimi doğrudan etkileyecek bir dizi kanunu değişikliğin yapılacağının sinyali de verildi. Ocak 2017’de komisyon görüşmelerine başlanması beklenen teklifin, en az 330 oyla kabulü durumunda referanduma sunulacağı ifade ediliyor.
Referandumdan da “evet” oyu çıkması durumunda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "partili cumhurbaşkanı" sıfatı kazanacak.
Teklife göre, Anayasa’nın 67. maddesinde yer alan "Seçim kanunlarında yapılan değişiklikler, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 1 yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanmaz" hükmü, 3 Kasım 2019’da yapılması öngörülen cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimleri için geçerli olmayacak. Bu madde, siyasi kulislerde, uzun süredir tartışılan seçim barajı ve seçim sistemi gibi seçimleri doğrudan etkileyecek bir çok düzenlemenin 3 Kasım 2019’da yapılması planlanan seçimden önce gerçekleştirileceğinin sinyali olarak yorumlandı. Başbakan ve MHP lideri arasında gerçekleştirilen anayasa zirvelerinde de seçim sistemi değişikliği ve barajın düşürülmesi konusunun gündeme geldiği kulislere yansımıştı. MHP liderinin görüşmelerde, büyük partilerin aldıkları oy oranından daha fazla milletvekiliyle temsil edilebilmesine imkan tanıyan “dar bölge” sistemine sıcak bakmadığı mesajını verdiği, seçmenle milletvekili arasındakı bağı güçlendiren daraltılmış bölge sistemine daha yakın bir tavır sergilediği öne sürülmüştü.
Teklifte, cumhurbaşkanı adayı gösterebilecek partilerin oy oranının yüzde 10’dan yüzde 5’e çekilmesi de barajın düşürülmesinin tasarlandığı yorumlarına yol açtı.
Yeni sistemde cumhurbaşkanı ve bakan olan milletvekillerinin, TBMM üyeliği sona erecek. Dolayısıyla Meclis’te oy kullanma hakları bulunmayacak. Pek çok kanun ve anayasa değişikliklerinin oylamasında, yeterli oya oranına ulaşabilmekte açısından Ak Partili bakanların sık sık kullandığı “vekaletle” oy kullanma sistemi de tarih olacak. Teklifle vekaleten oy kullanmayı düzenleyen hüküm anayasa metninden çıkarılıyor.
Yürütme yetkisi yeni sistemde başbakan ve bakanlar kurulu yerine cumhurbaşkanınca kullanılacağı için, bakanlar kurulunun göreve başlaması sırasında güvenoylaması yapılmayacak. Gensoru da olmayacak. Güvenoyu ve gensoru olmadığı için bu gerekçeyle hükümetin düşmesi de mümkün olmayacak. Bu nedenle Bakanlar Kurulu’nun kurulamaması, güvenoyu alamaması ve gensoru ile hükümetin düşürülmesi söz konusu olamayacağı için, “Seçimlerde geçici bakanlar kurulu” uygulaması da tarih olacak.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke: "Meclise sunulmuş olan teklif bir padişahlık teklifidir. CHP’nin bu teklife karşı görüşü teklif gelmeden önce neyse, teklif geldikten sonra daha da açık bir biçimde ortaya çıktı. CHP, Türkiye’de güçlendirilmiş bir parlamenter bir demokrasinin, Türkiye’nin aydınlığı için bir vazgeçilmez olduğunu dün de söylüyordu, bugün de söylemeye devam ediyor. Bu teklif Türkiye’de demokrasiyi tamamen yerle bir eden, bugün yaşıyor olduğumuz tek adam rejimini hukuka döken bir düzenlemedir. Bu düzenin hukuka geçmesine asla izin vermeyeceğiz."