Sedat Ergin: Sağlık Bakanlığı verileriyle analiz yapınca gerçek durumu eksik gösterdiğimi anlıyorum, diğer verilerin ne kadar sağlam olduğu ayrı bir tartışmanın konusu

Sedat Ergin: Sağlık Bakanlığı verileriyle analiz yapınca gerçek durumu eksik gösterdiğimi anlıyorum, diğer verilerin ne kadar sağlam olduğu ayrı bir tartışmanın konusu

Hürriyet gazetesi yazarı Sedat Ergin, "Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’nın 29 Temmuz’dan bu yana kamuoyuna yapılan paylaşımlarda hasta-vaka ayrımına gidildiğini, COVID-19 testleri pozitif çıksa da belirti göstermeyen kişilerin tablolara dahil edilmediğini, yalnızca belirti gösterenlerin ‘hasta’ başlığı altında açıklandığını duyurması yeni bir durum yarattı. Sağlık Bakanlığı verileri üzerinden analiz yapınca gerçek durumu eksik gösterdiğimi anlıyorum, açıklanan diğer verilerin ne kadar sağlam olduğu ayrı bir tartışmanın konusu" görüşünü savundu. 

Ergin, "Normalleşmeyle geçilmesiyle birlikte yoğun bakıma alınan hasta sayısı düzenli bir şekilde artıyor. Hatta temmuz ayında günlük vakaların fazla bir iniş-çıkış göstermeden seyrettiği dönemde de yoğun bakımdaki hastaların eğrisinin istikrarlı bir şekilde yukarı doğru çıktığını görüyoruz. Bu sayı 28 Temmuz günü 1.280’e kadar çıkmış ve ertesi gün bu verinin paylaşımı durdurulduğu için bir daha da açıklanmamış. Bugün de yoğun bakımdaki hasta sayısını bilmiyoruz." düşüncesini dile getirdi.

Ergin, "Yazın özellikle ikinci yarısında günlük hayattan, sahadan gelen bilgilerle resmi rakamlar örtüşmediği için kamuoyunun geniş bir kesiminde de ciddi bir güven sorunu belirmişti. 27 Ağustos tarihinde yazdığım 'Her saat başı bir vatandaşımız COVID 19’dan ölüyor' başlıklı bir yazıda vakaların seyrine ilişkin açıklanan rakamların yol açtığı soru işaretlerine dikkat çektim. Bu yazıda ‘günlük aktif vaka’ toplamının aritmetiğinde bakanlığın ‘hasta’ sayılarını ‘vaka’ olarak değerlendirdiğimden, yaptığım hesaplamalarda hatalar olduğunu, gerçek durumu eksik gösterdiğimi anlıyorum." değerlendirmesinde bulundu. 

Ergin, "Son dönemde özellikle aktif vaka toplamlarını hesaplarken yanılma hattının içine düştüğümü anlıyorum. Buna karşılık, şüpheci bir bakış geliştirerek ve en azından vaka sayılarından uzak durmaya çalışarak buradaki hata payını bir ölçüde düşürdüğümü söyleyebilirim. Tabii açıklanan diğer verilerin ne kadar sağlam olduğu ayrı bir tartışmanın konusudur. Güven bir kere sarsılınca.." ifadesini kullandı. 

Yazının devamı için tıklayın