Sedat Peker'den CHP'li yetkililere: Süslü Sülü'nün koruma müdürü Ekrem Güler'in İş Bankası'nda ne işi var hiç soruyor musunuz?
Organize suç örgütü lideri Sedat Peker, CHP'li yetkililere seslenerek, "CHP yetkilileri, siz İş Bankası’nın yasal hissedarı değil misiniz? Paramount Oteli’ndeki çökme ekibinin içinde olan, Süslü Sülü'nün koruma müdürü ekrem gülerin o bankada ne işi var hiç soruyor musunuz? Merak etmiyor musunuz?" diye sordu.
Peker Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "CHP yetkilileri, aynı zamanda Silivri Emniyet Müdürü’nün intiharından da sorumlu olan bu şahıs İş Bankası yönetim kurulunun baş danışmanlığını yapıyor. Veyis Ateş'le beraber Sezgin Baran Korkmaz’dan avanta isteyen, geceliği 100 bin lira olan kaldığı Paramount Otelin faturasını yayınlayamayan bu kişinin finans konusunda nasıl bir dehası var ki emeklilikten sonra o göreve atanıyor? CHP yetkilileri, vatandaşlarımız şöyle düşünmez mi, ana muhalefet partisi ortağı olduğu bankadaki bu usulsüzlüğe ses çıkarmazken, bütün ülkedeki sorunlara karşı nasıl bir çözüm önerebilir? CHP yetkilileri, İş Bankası yönetimini kendileri ya da yakınları hakkında FETÖ soruşturmanız var diyip korkutularak, Süslü Sülü'nün koruma müdürünün İş Bankası yönetim kurulu danışmanlığına getirildiğini bütün herkes bilmektedir." ifadesini kullandı.
Peker şunları kaydetti:
"CHP yetkilileri, aldıkları kredileri ödeyemedikleri için bankaya kalan ya da ihale yoluyla satışa çıkarılacak otellerin ve büyük mülklerin üstüne kanuni görüntü altında çökmek için bu şahsın özel olarak oraya monte edildiğini görmüyor musunuz?"
"CHP ile ilgili yaptığım paylaşımın amacı, CHP’yi zor durumda bırakmak değildir"
"40 yaşından küçük kardeşlerim, CHP ile ilgili yaptığım paylaşımın amacı, CHP’yi zor durumda bırakmak değildir. Sizle yaptığımız anlaşmaya sadık kalarak yolsuzluk işlerindeki doğru soruyu sorabilme ve de cevabında ısrarcı olabilmeyi size örneklendirmek içindir.
Sayın İsmail Saymaz’ın bugünki röportajında şunu öğrendik ki, Savunma Sanayi Başkanımız İsmail Demir elinden tutup her yere getirilebilen ve nereye getirildiğini bile sormaktan aciz birisiymiş. Özrü kabahatinden büyük derler ya... Sen koskoca Türkiye’nin Savunma Sanayi Başkanı’sın. Ya seni getirdikleri otel veya mekan yabancı ülke istihbaratlarıyla kontağı iyi olan bir kişinin oteli idiyse? Ya sana orada suikast yapsalardı?
Benim 6 yaşında kızıma gel bir yere gidiyoruz deseler o bile sorar Beni nereye götürüyorsun diye. Ülkemizin geldiği duruma bakın. Devlet aklı kayboldu diyorum, bana inanmıyorsunuz. Türkiye'nin en lüks oteline gidiyor, İsmail Saymaz arayınca da Siz arayınca o otel olduğunu anladım diye cevap veren bir başkan. Odalarının geceliği 50-100 bin tl olan otele bizi hiçbir arkadaşımız bugüne kadar bedavadan götürmedi. Ülkemizin Savunma Sanayi Başkanı Bu adam beni buraya niye getiriyor diye merak bile etmiyor, kendinin ve ailesinin hesabının ödenmesine ses dahi çıkarmıyor. (Ve bu adam ülkemizin Savunma Sanayi Başkanlığını yapıyor)
Kırk yaşından küçük kardeşlerim, İsmail Saymaz’ın bu röportajını birçok kişi okudu. Ama yukarıdaki soruları kimse sormadı. Her zaman dediğim gibi, önemli olan kimsenin görmediğini görüp doğru soruyu sorabilmektir."