T24- Fransa'da yaşayan tiyatro -sinema yazarı ve oyuncu Sedef Ecer'in yazdığı ve yorumladığı film Fransa'nın en önemli kurgu-tv filmi festivali La Rochelle Festivali'nin yarışmalı resmi bölümüne seçildi.[email protected] # twitter.com/baturfSedef Ecer, "Comme chez soi", ("Evinizde gibi") adlı tv filminin önce senaryosunu yazdı, ardından kendi yarattığı karakteri oynamak için casting ajansının deneme çekimlerinde diğer oyuncularla yarıştı. Yönetmen, kanal yöneticileri ve yapımcılar çeşitli adaylar arasından filmin yazarı Sedef Ecer'i seçtiler.Çekimleri Mayıs ayında Paris bölgesinde gerçekleşen film, Fransa'nın en çok izlenen kanallarından France3 adlı devlet kanalında yayımlanacak.
Sedef Ecer, Philippe le Dem ile birlikte senaryoyu yazarken, işin oyunculuk kısmını aklına bile getirmediğini, son derece prestijli bir şirket olan Flach Film için sadece senarist olarak çalışmaktan bile mutluluk duyduğunu söyledi.
Film, internet üzerinden ev değiş tokuşu yapan iki ailenin macerasını anlatıyor. İstanbullu Demir ailesi, Fransız Chirol ailesiyle yaz tatili süresince evlerini değiştirmeye karar verirler. Ancak Türk aile Fransa'ya vardığında, Fransız ailenin Türkiye'ye gitmekten vazgeçmiş olduğunun farkına varır. İki aile bir süre birlikte yaşamak zorunda kalır. Sedef Ecer'in eşini İsveçli oyuncu Ozz Nujen, kızlarını Fransız oyuncular canlandırıyor.Sedef Ecer’i Tanıyor Musunuz? (kendi anlatımıyla…)
Üç yaşımda, Şehir Tiyatrolarında ve Yeşilçam setlerinde başladım hikaye anlatmaya. Galatasaray Lisesi’nde okurken devam ettim, (aynı Boğaziçi ve Orléans Üniversiteleriyle Paris Yüksek Dramatik Sanatlar Konservatuarı'nda geçirdiğim kısa dönemlerde de olduğu gibi) sonra da meslek haline getirdim.
Yazı yazarak hayat kazanılamadığından uzun süre başka işler de yaptım. Kültürel etkinlikler düzenledim, Louvre, Versailles, Conciergerie, Tuileries gibi prestijli mekanlardaki sergilerin, önemli festivallerin yaratıcı ve yürütücü ekiplerinde yer aldım. Oyunculuk da yaptım: 20 kadar sinema filmi, bir o kadar piyeste rol aldım, Amos Gitai rejisiyle Jeanne Moreau ile karşılıklı oynadım, ödüller aldım ama nedense kendimi hiç bir zaman sadece “aktris” hissedemedim.
Sabah, Star, Marie Claire, Elele, Maviology, Biz gibi gazete ve dergilere köşe ve kültür yazıları, radyo ve televizyon metinleri, senaryolar, roman ve öyküler yazdım. Bir gün dil degiştirip, Fransızca yazmaya karar verdim ve hayatım değişti. Birden hayatımı sadece yazarak kazanabilmeye başladım. Umarım sürer ve bir daha yazmak dışında bir şey yapmak zorunda kalmam.
Fransızca oyunum “Sur le seuil” Ulusal Tiyatro Merkezi (Teşvik) ve Akdeniz Tiyatro Yazarları Buluşması (Birincilik) Ödüllerini kazandı, bana da yeni oyunumu yazabilmem için prestijli bir burs kazandırdı. (Région İle de France) İkinci oyunum "A la périphérie" bu sayede bitti. Oyunu yazarken Paris varoşlarında yaşadığım hazırlık dönemiyse, Fransa'nın en ciddi edebiyat sitelerinden remue.net adresinde “Exils périphériques” başlığı altında köşe yazısı olarak yayınlandı. Bu oyun Guérande Tiyatro ödülünü kazandı. Fransız televizyon kanalı France 3 için yazdıgım ve başrollerden birisini yorumladığım televizyon filminin çekimleri bitti. Amerikalı yönetmen Randa Haines için yazdıgım uzun metraj senaryo 2012'de çekilecek, başrolünde Agnes Jaoui olacak. Önümüzdeki sezon dört ülkede oynanacak olan yeni oyunum "Les descendants" sonbaharda bitecek.
Bir yıldır üzerinde çalıştığım bu oyun, bir ortak yapım. Bruno Freyssinet'nin mizanseniyle Paris'in efsanevi mekanlarından "La Cartoucherie"deki Aquarium sahnesinin büyük salonunda oynanacak. Bu kış CenevreAlchimic Tiyarosu, ardından Tunus El Teatro Tiyatrosu ve Reims Avrupa Sahneleri Festivali’nin davetlisiydim. Fransa'da, önemli Fransız sanatçıların ajansı Zelig tarafından temsil ediliyorum...