"Sedef hastalarında cinsel fonksiyon bozukluğu daha fazla görülüyor"

"Sedef hastalarında cinsel fonksiyon bozukluğu daha fazla görülüyor"

Dünya  genelinde 52 bin hasta üzerinde gerçekleştirilen 28 farklı bilimsel araştırmayı değerlendiren Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Kuru, cinsel fonksiyon bozukluğunun sedef hastalarında, diğer insanlara göre 5, 5 kat daha fazla görüldüğünü belirtti, sedefe bağlı eklem hastalığı (sedef romatizması) olanlarda da bu oranın daha yüksek durumda olduğunu söyledi. 

Sedef romatizmasının, sedef hastalarının 3'te 1'inde görülen ve parmakları, dizleri, ayak bileklerini ve omurgayı tutan ve şekil bozukluklarına ve fonksiyon kayıplarına neden olan bir romatizma türü olduğunu da dile getiren Prof. Dr. Ömer Kuru, "Sedef hastalarında cinsel fonksiyon bozukluğunun çeşitli sebepleri olabilir. Sedefte ortaya çıkan deri döküntüleri özellikle genital bölge üzerinde olan hastalarda anksiyete ve depresyona, dolayısıyla da cinsel fonksiyon bozukluğuna neden olabilir" dedi.  Sedef hastası erkeklerde erektil disfonksiyonun 4 kat daha fazla görüldüğünü de belirten Prof. Dr. Kuru, "Bu hastalar genellikle obez (şişman) ve kalp damar hastalığı yönünden risk altında oldukları için penise giden kan akımı azalmakta ve sertleşme bozukluğu meydana gelmektedir. Sedef hastalarında diyabet riskinin de yüksek olması sertleşme bozukluğuna katkıda bulunmaktadır. Sedefi olan kadınlar ise cinsel ilişkiyi ağrılı bulmakta ve sedef döküntüleri nedeniyle stres yaşadıkları için cinsel ilişkiden uzak durmayı tercih etmektedirler. Ayrıca genital bölgedeki sedef döküntüleri kadınları psikolojik olarak etkilemekte ve strese sokmaktadır" dedi. Sedef hastalığının dünyada görülme sıklığının yüzde 2 ile 4 arasında değiştiğini de belirten Prof. Dr. Kuru, "Nedeni bilinmeyen bir hastalık olan sedefte sistemik bir iltihap vardır ve bu iltihap deride ciltten kabarık kaşıntılı döküntülere, eklemlerde şişmelere, şekil bozukluklarına neden olmaktadır. Sedef hastalarında obezite, hipertansiyon, kalp-damar hastalıkları ve diyabet riski yaklaşık yüzde 50 daha fazladır" diye konuştu.