Şehirlerde muhtarlık sistemi kalkıyor mu?

Şehirlerde muhtarlık sistemi kalkıyor mu?

Küreselleşmenin hızla yayıldığı, ekonomik olarak sınırların kalktığı ve teknolojinin hergün giderek daha da arttığı bir dünya düzeninde ülkeler vatandaşlarının daha şeffaf bir ortamda yaşamasını hedefliyor. Türkiye'de gelişen teknoloji ve koşullara adapte olmaya devam ediyor. İlk olarak 2000'li yılların başından beri uygulamaya alınan MERNİS (Merkezi Nüfus İdaresi Sistemi) projesini hayata geçirdi. İçişleri Bakanlığı'na bağlı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünce yürütülen merkezi nüfus bilgileri düzenlemesidir. Sistem ile birlikte nüfus verileri sağlam ve güvenli olarak sağlamakta. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının herbirine birer kimlik numarası sağlamıştır.

Küresel dünyaya adapte olma çalışmalarından bir diğeri de e-devlet sistemi. Bu sistem ile devletin hedeflediklerini şu şekilde sıralayabiliriz; zamandan kazanç, ekonomik gelişime destek, kağıt bağımlılığını ve kullanımını azaltmak, maliyetlerin düşmesi ve verimliliğin artması, her düzeyde vatandaşın yönetime katılmasını sağlamak, devletin hızlı ve etkin bir şekilde işleyişi sağlamak.

Şimdi de bir değişiklik muhtarlık sistemine geliyor. Radikal'den Ömer Şahin'in haberine göre hükümet artık çok fazla işlevi kalmadığını düşündüğü muhtarlık sistemine son verecek çalışma yürütüyor. Yapılan çalışmaya göre, belediye sınırları içinde kalan mahallelerde muhtarlık olmayacak. Muhtarların yaptığı nüfus, seçim ve ikametgahla ilgili işleri kaymakamlık ve belediyeler yürütecek. Buna karşın köy muhtarları ise yerini daha güçlendirilmiş şekilde koruyacak. Köy muhtarlarının yetkilerinin arttırılması, özlük haklarının da iyiliştirilmesine kesin gözüyle bakılıyor. Yasal düzenleme bu dönem çıksa bile uygulama gelecek seçimden sonra yürürlüğe girecek. Muhtarlar görev sürelerini tamamlayacaklar.

Muhtarlık sisteminin değişmesinden 17 bin muhtar etkilenmiş olacak. Muhtar Dernekleri Federasyonu’nun verilerine göre, Türkiye’de 36 bin köy, 17 bin mahalle muhtarı bulunuyor. Muhtarlar belediye başkanlarıyla aynı anda ve aynı süreyle 5 yıllığına seçiliyor. Mahalle muhtarları bölgesinde ikamet edenlerin nüfus, yer değiştirme, seçim gibi işlerine bakıyor. Köy muhtarlarının görev kapsamı ise daha geniş. Köy muhtarları, devlet ile köylü arasında köprü görevi üstleniyor. Okuldan askerliğe ve evliliğe kadar bir dizi iş için muhtarlığın onayı gerekiyor.Muhtarlar, 1977 yılından bu yana bütçeye konan ödenekten maaşlarını alıyor.

'Vatandaşın ilk başvurduğu yer mahalle muhtarlıkları'

Muhtar Dernekleri Federasyonu Başkanı Hüseyin Özkan'ın T24'e şunları söyledi:

"Şuan için bu konu hakkında bir çalışma yok. Muhtarlar olarak, muhtarlık sisteminin daha da güçlendirilmesini istiyoruz. Mahalle muhtarlarının kendi binaları olmadığı için büyük şehirlerde kiralık binalarda görevlerini sürdürüyorlar. Resmi bir bina olmadığı için giderler daha fazla oluyor. Muhtarlık seçimleri sonrası olan değişimlerde binaların yerleri değişebiliyor o yüzden resmi binalar olsun istiyoruz. Mahalle muhtarları vatandaş için önemli. İlk başvurdukları yerler mahalle muhtarlıkları."

 

'AKP'liler demokrasiyi sadece seçim olarak anlıyorlar'

 

Muhtarlık sisteminin kaldırılmasına yönelik siyasilerden ilk tepki HAS Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu'ndan geldi. Twitter hesabından sistemin kaldırılmasına yönelik eleştirilerde bulundu: " Hükümet şehirde muhtarlık istemini kaldırıyormuş. Muhtarların işlerini bundan böyle kaymakamlıklar yapacakmış. AK Parti Hükümeti şu an Meclis gündeminde bulunan bir yasa ile de Belediyelerin işlerini geniş ölçüde Şehircilik Bakanlığına devrediyor. Bunlar demokrasiyi hazmedememenin, en azından anlamamanın sonucudur. AKP temsilin en temel birimi muhtarlığı kaldırarak yanlış yapıyor. Muhtar, katılım ve temsilin mahalledeki en temel taşıdır, halkın birebir seçtiği bir temsilcidir. Aslında AKP önce mahalleyi ortadan kaldırıyor, insanları siteler ve F Tipi konulara taşıyarak birbirlerinden koparıyor. Oysa mahalle değerlerin üretildiği ve yeni kuşaklara taşındığı önemli bir birimdir, kültürümüzün temel taşıdır. Medeniyet iddiası olan bir gelenekten gelen kadroların bunları yapması anlaşılır gibi değil".