Seks işçiliği yapan kadına ayrı sığınma evi önerisi TBMM raporunda

Seks işçiliği yapan kadına ayrı sığınma evi önerisi TBMM raporunda

- Hülya Karabağlı

 

ANKARA

 

TBMM Kadına Yönelik Şiddet Alt Komisyonu’nun,  “ Kadına ve Aile Bireylerine Yönelik Şiddet İnceleme’ raporunda, seks işçiliği yapan kadınlara ayrı sığınma evi önerisi yer aldı. Raporun, “ Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Ankara 2 numaralı Kadın Sığınma Evi Ziyareti” başlıklı bölümünde “ Fuhuşla uğraşan kadının da kuruma girmesi yasaktır. Bu konuda da ihtisaslaşmış sığınma evi kurulması için çalışma yapılması düşünülmektedir” dendi. Taslak rapor, yarın yapılacak toplantıda karara bağlanacak.

Kadına ve Aile Bireylerine Yönelik Şiddet İncelemesi başlıklı raporun, “20.12.2011 Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Ankara 2 numaralı Kadın Sığınma Evi Ziyareti” başlık altında çeşitli öneri ve değerlendirmeleri içeren  bölümü şöyle:

 -Kadın sığınma evlerinde norm kadro bulunmamaktadır. Henüz bir yönetmelik mevcut değil, hazırlanmakta olan Kanun Tasarısı kabul edildiği takdirde standardizasyon çalışmalarına başlanacaktır.

-Kuruma başvuran kadının sürecini takip eden sosyal çalışmacıdır. Çocukların bakımına dair hizmet alanında bugüne kadar aksaklıklar yaşanmıştır. Yeni yapıda çocuk gelişimciler de istihdam edilmektedir. Ek olarak, kadınların çoğunun ilaç kullandığı, psikiyatrik rahatsızlığının olduğu düşünülürse kurumda hemşireye de ihtiyaç olduğu rahatlıkla söylenebilir.

-Sığınma evine daha çok kimsesiz ya da aile desteği bulunmayan kadınlar müracaat etmektedir. Aile desteği alabilen kadın zaten evinden çıkmamayı tercih etmektedir.

 

‘Kocalar sığınma evlerini buluyor’ 

 

-Erkek şiddeti maalesef yalnızca kadına değil, çocuğa, kadının ailesine de yönelik olduğu için kadının hareket alanı daralmaktadır. Bu noktada kadın sığınma evi devreye girmektedir. Zira kadın yalnızca kendini değil, ailesini de korumak için kuruma sığınmaktadır.

-Gizliliği sağlamak için titizlik gösterilmesine karşılık, iletişim imkânlarının çok kolaylaştığı günümüzde gizlilik her zaman temin edilememektedir. Bu nedenle kadınların eşleri tarafından bulunma oranı çok yüksektir.

-Kadınlar mesai saatleri içinde aile danışma merkezleri aracılığıyla, mesai saatleri dışında ise karakollar aracılığıyla kuruma yerleştirilmektedir.

-İlk kabul bölümünde kadınla sosyal hizmet uzmanı tarafından yapılan görüşmede vaka tespiti yapılarak kadının ailesine gönderilmesi, adli yardım, konukevi ya da diğer acil işler hususunda karar verilerek kadına yardımcı olunmaktadır. Güvenlik sıkıntısı var ise kadın başka bir ile gönderilmekte, büyük bir sıkıntı yoksa bulunduğu ildeki bir sığınma evine yerleştirilmektedir. İlk kabule gelinen günün ertesi günü durum neticelenmektedir.

 

'Her ilde mutlaka sığınma evi olmalı'

 

-Her ilde mutlaka sığınma evi olmalıdır. Ancak hâlihazırda da büyük illerin sığınma evi sayıları ve kapasiteleri yetersizdir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı her ilde sığınma evi kurmayı ve acil müdahale edilebilmesi için sistemi hızlandırmayı hedeflemektedir. Taşradan da bulduğu ilk otobüse atlayarak büyük ile gelen kadınlar mevcuttur.

-Kapasite ve sayı artışı sistemin de hızlanmasını sağlayacaktır.

-Ülkemiz genelinde toplam 53 adet Bakanlığa, 25 adet yerel yönetimlere ve 3 adet sivil topluma ait kadın sığınma evi bulunmaktadır. Sığınma evleri Avrupa Birliği normlarına uygun değildir.

-12 yaşından büyük erkek çocuk sığınma evine alınamadığı, yuvaya yönlendirildiği ve anne de çocuğundan ayrılmak istemediği için bu noktada sıkıntı yaşanmaktadır.

 

'Seks işçiliği yapan kadının girmesi yasak'

 

-Hamile küçük bir kızın nereye yerleştirileceği de sıkıntı doğurmaktadır. Erken yaş gebeliği bulunan kişiler konukevine alınmaktadır fakat bu durum çok normal değildir.

-Fuhuşla uğraşan kadının da kuruma girmesi yasaktır. Bu konuda da ihtisaslaşmış sığınma evi kurulması için çalışma yapılması düşünülmektedir.

-Özürlü kadınlar için elverişli koşullara sahip sığınma evi mevcut değildir.

-En önemli sorun ihtisaslaşma eksikliğidir. Sığınma evinin ihtisaslaşmış olmaması, hizmetlerin ayrıştırılmaması kurumun etkin hizmet vermesini engellemektedir. Bu durum, sığınma evinde kalan her grubu travmaya uğratmaktadır.

-Kurumda kalma süresi 3 ay olmakla beraber ihtiyaca göre artırılmaktadır. Kadın sığınma evi personeli 24 saat hizmet vermektedir.

-Stüdyo tipi ev yapılanması olabilir.

-Kadının burada kaldığı süre zarfında psikolojik, sosyal ve ekonomik olarak güçlenerek ayrılması hedeflenmektedir. Bu nedenle, kadını meslek sahibi yapacak kurslar, İŞ-KUR’la ortak çalışmalar faydalı olabilir. Kadınların Kurumdan İŞKUR sistemine giriş şifresi ile başvuru yapmaları da mümkündür. Ancak sığınma evi sonrasında kadınlara iş garantisi öngörülmesi durumun istismar edilmesine de sebep olabilir.

-Kadınların yeteneklerine göre yönlenmelerine yardım edilmekte; eğitim durumlarına uygun kurslara yönlendirme yapılmaktadır.

 

'Polis, dayakçı kocaya sığınma evi bilgilerini veriyor'

 

Maalesef polis merkezine başvuruda bulunan erkeğe, buradaki görevli memurlar da, iyi niyetli bir şekilde, sığınma evi bilgilerini verebilmektedir. Buradaki memurların da ciddi eğitim alması gerekmektedir. Sığınma evine gelen erkeğe bilgi verilmemektedir.

-Gizliliğin temini bakımından gizli kayıt sistemi, kayıt karartma gibi mekanizmalar oluşturulması düşünülebilir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının hazırladığı yasa taslağında bu gibi önlemler mevcuttur.

-Sığınma evinin hedef kitlesi daha çok eğitim seviyesi çok düşük hatta okuryazarlığı dahi bulunmayan kadınlardır.