15 Temmuz darbe girişimi sırasında şehit Astsubay Ömer Halisdemir tarafından vurulan cuntacı general Semih Terzi'nin telefon kayıtları ve mesaj içeriklerinde 20 ve 29 Temmuz tarihlerinde değişiklik yapıldığı iddia edildi.
Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda yaşanan ve darbe gecesinin seyrini değiştiren olayda şehit Ömer Halisdemir, Terzi'yi alnından vurmuştu. Halisdemir ise 10 koruma tarafından ateş edilerek 30 kurşunla şehit edilmişti.
Sözcü'den Saygı Öztürk'ün "Özel Kuvvetler Komutanlığı davasında ilginç sorular" başlığıyla (12 Eylül 2017) yayımlanan yazısı şöyle:
15 Temmuz darbe girişiminin önemli karargahlarından Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda (ÖKK), Tuğgeneral Semih Terzi, karargaha 19.5 metre kala Astsubay Ömer Halisdemir tarafından öldürüldü. Karargahı “darbecilerden kurtarmak” için geldiğini sananlar, daha sonra kendilerinin darbe girişiminin içinde olduğunu anladılar. Bu kez, darbecileri yakalamak için çatıştıkları, davanın başından beri anlatılıyor. Astsubay Ömer Halisdemir'in şehit edilmesi olayı ve darbe girişimiyle suçlanan 18 Özel Kuvvet mensubunun yargılamasında sona gelindi. Bugün yapılacak duruşmaya, Halisdemir'in ağabeyi de katılacak ve duruşma öncesi Ankara adliyesi önünde basın açıklaması yapacak.
27 yıllık askerlik hayatının 19 yılını Özel Kuvvetler'de geçiren 12. Tabur eski komutanı Binbaşı Fatih Şahin'in eşi de ilk günden bu yana eşinin “darbeci, hain” olmadığını anlatmaya çalışanlardan. Bazı şeyleri eşinden öğrendikten sonra şu sorulara cevap arıyor:
1- Bu tabur neden 14 Temmuz 2017 günü acil bir şekilde Diyarbakır'a çekildi?
2- Genelkurmay'da yapılan toplantıda saat 16.00'dan itibaren bir gariplik olduğu sezilmesine rağmen komutanlar ÖKK karargâhına gitmek yerine neden düğüne gitti?
3- Tuğgeneral Semih Terzi'nin o gün Ankara'ya geleceği biliniyordu. Terzi'nin hareket ettiği saat olan 00.05'e kadar hiçbir personele, Semih Terzi'nin Diyarbakır'dan ayrılmasına engel olmaları, derdest etmeleri vb. yönde bir emir verilmedi, uçağa binmesine neden engel olunmadı?
4- “Diyarbakır'dan hareket etmeden önce Semih Terzi'nin hareketlerinden şüphelendim” diye ifade veren komutan, bu şüphesine rağmen saat 01.26'ya kadar neden kimseye haber vermedi ve ÖK Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı'yı aramadı?
5- Emniyet raporlarına göre Semih Terzi'nin telefon kayıtları ve mesaj içeriklerinde 20 ve 29 Temmuz tarihlerinde değişiklik yapılıyor. Bunun kimler tarafından yapıldığı ortaya çıkarılmalı. Bu haliyle delil diye sunulan Semih Terzi'nin mesajlaşmaları şaibeli mi? Bunların cevabını mahkeme heyeti de arayacaktır.
Özellikle “Balyoz” olarak bilinen davada tutuklanıp hüküm giyen, daha sonra olayın kumpas olduğunun ortaya çıkmasından sonra serbest bırakılan askerler, başlarına gelen olayın sorumlusu olarak TSK'da bulunan Fetullahçı askerleri gösteriyordu. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra da iddialarını sürdürüyorlar.
Eski askeri Savcı Ahmet Zeki Üçok, savcılıkta verdiği ifadede, Fetullahçı örgütlenme konusunda çok önceden isim isim ihbarda bulunduğunu belirtti. İhbar dilekçesinde Fetullahçı olarak gösterdiği Korgeneral Metin İyidil ile Özel Kuvvetler Komutanlığı'na getirilen Ahmet Erhan Çorbacı hakkında yanıldığını ifadesinde kaydetti.
Konuyu araştırdığımda, Ahmet Zeki Üçok'un, “FETÖ atama listesinde” Ahmet Erhan Çorbacı hakkında “göreve devam” yazdığını ve Çorbacı hakkında Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturma açıldığını belirtmesine karşın, gerçekte Ahmet Erhan Çorbacı'nın isminin karşısında “Kara Kuvvetleri Komutanlığı emrine” yazdığı ve hakkında herhangi bir soruşturma bulunmadığını öğrendim.
Ahmet Zeki Üçok'un da bunu kasıtlı olarak yazdığını ya da söylediğini sanmıyorum. Çünkü, özellikle darbe girişimin ilk günlerinde ortada alabildiğine bilgi kirliliği vardı. Üçok'un da bu kirlilikten dolayı hata yaptığı anlaşılıyor.