-SENOZ VADİSİ'NİN SİT ALANI İLAN EDİLMEMESİ KARARINA İPTAL İSTANBUL (A.A) - 26.10.2010 - Rize İdare Mahkemesi, Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Kurulu'nun Senoz Vadisi'nin korunması gereken kültür ve tabiat varlığı olarak tespiti ve sit alanı ilan edilmesi için yapılan başvurunun reddi yönündeki kararının iptaline hükmetti. Rize İdare Mahkemesinin kararında, Senoz Yöresi Derneğinin Rize'nin Çayeli ilçesinin Çataldere köyü sınırlarından başlayarak Madenli beldesi sınırlarına kadar uzanan Senoz Vadisi'nin korunması gereken kültür ve tabiat varlığı olarak tespiti ve sit alanı olarak ilan edilmesi için yaptığı başvurunun Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Kurulunca 18 Kasım 2009'da reddedildiği belirtildi. Kararda, bunun üzerine davacılar Senoz Yöresi Derneği ve Nazif Akyıldız'ın avukatı Münir Yazıcı'nın söz konusu vadinin tarihi İpek Yolu'nun geçtiği ve başka birçok tarihi olayın yaşandığı bir güzergah olduğu, korunması gereken su kemerleri ve eski kiliselerin bulunduğu, tarihi ahşap evlerin olduğu, Doğu Karadeniz çevresel ve kültürel özellikleriyle eşsiz peyzaj ve doğal güzelliklerin yer aldığı, korunması gerektiği görüşüyle idarenin kararının iptali konusunda dava açtığı kaydedildi. Davalı tarafın uyuşmazlığa konu olan vadi üzerinde yapılmakta olan hidroelektrik santrali inşaatları ve taş ocakları nedeniyle doğal yapısını yitirdiği, kararın hukuka ve mevzuata uygun olduğunu savunarak davanın reddini istedikleri belirtilen kararda, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'ndaki konuya ilişkin düzenlemelere yer verildi. Kurulun kararında konuya ilişkin tespitlerin yer aldığı uzman raporundan bahsedildiği, rapor incelendiğinde harita mühendisi ve müze araştırmacısı tarafından hazırlandığının görüldüğü belirtilen kararda, şöyle denildi: ''Uyuşmazlığa konu alanın doğal sit özelliklerini taşıyıp taşımadığının farklı bir branşın uzmanı olan müze araştırmacısı tarafından nasıl tespit edildiği tartışmalı olmakla birlikte, doğal sit alanı ilan edilmesi istenilen vadide, alanında yetkinliği saptanmış ve yeterli tecrübeye sahip uzmanlardan yararlanılmadan yapılan ve yeterli alan araştırmasına dayanmayan tespitlerden hareketle alınan dava konusu kararın 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nun, ilgili yönetmelik ve ilke kararları ile belirlenen amaçlara açıkça aykırılık teşkil ettiği anlaşılmaktadır.'' Kararda, Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunca aynı konuda söz sahibi olan diğer kurum ve kuruluşlarla iş birliği sağlanarak, geniş ve detaylı bir alan araştırmasına dayalı, alanında uzman ve yeterli tecrübeye sahip teknik kişiler tarafından araştırma ve inceleme yapılarak hazırlanacak rapora göre karar vermesi gerektiği bildirildi. Bunun yerine bilimsel, nesnel ve teknik bilgi birikimi gerektiren konunun değerlendirilmesinde ilgili diğer kurum ve kuruluşlarla gerekli koordinasyon sağlanmadan, söz konusu doğal sit araştırma ve incelemesini yapabilecek teknik bilgi ve donanıma sahip uzmanlardan yararlanılmadan yapılan araştırma sonucu hazırlanan rapora dayanılarak alınan kararın hukuka ve mevzuata aykırı olduğu belirtilen kararda, dava konusu işlemin iptaline hükmedildiği kaydedildi.