TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üçüncü kez aday olup olamayacağına yönelik tartışmayla ilgili konuştu. "2018 Nisan ayında yürürlüğe giren hüküm herkese iki defa seçilme hakkı tanınmıştır. Önceki dönem cumhurbaşkanlığı yapanlara da tanınmıştır. Yeni sistemle birlikte iki defa seçilme hakkı tanınmıştır” diyen Şentop, “Hukuken tereddüt yoktur, Sayın Cumhurbaşkanımızın bu birinci dönemidir. İkinci kere adaylığı normal prosedürlere göre olur. Meclis’in karar almasına bu anlamda gerek yok" ifadesini kullandı.
Meclis önünde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Şentop’un açıklamaları şöyle:
“Cumhurbaşkanlığı adaylığı süreci masa meselesi konusu değil anayasa konusudur. Böyle izah ettik daha önce de. Çok açık ve net olarak söylüyoruz; iki defa seçilmeyle ilgili iki farklı hüküm var. Birisi 2007'de yürürlüğe girip, 2018 Nisan’ında yürürlükten kalkan bir hüküm. Bir de 2018 Nisan ayında, seçim takviminin başlamasıyla yürürlüğe giren, ve o tarihten itibaren herkese iki defa aday olma ve seçilme imkanı tanıyan bir hüküm. Bu yeni hükümet sistemiyle beraber yeniden herkese bütün vatandaşlara iki defa seçilme imkanı tanınmıştır. Önceki dönem cumhurbaşkanlığı yapmış olanlara da bu imkan tanınmıştır. Sadece cumhurbaşkanımızla ilgili değil daha önce cumhurbaşkanlığı yapanlarla ilgili olarak da bu hüküm var. Yeni sistemle beraber iki defa seçilme imkanı tanınmıştır.
Gözden kaçırdıkları birçok şey var konuşanların, faili meçhul bazı makaleler yazdırıyorlar bize cevap vermek için. Ben kimse ortaya çıkıp görüş olarak açıklasın isterim. 101. madde değiştirildi ve 102. madde ile birleştirilerek tek bir madde olarak yazıldı 2017 anayasa değişikliğiyle beraber. Ve orada çok önemli bir husus, belki şu ana kadar görmedim buna değineni, cumhurbaşkanı aday gösterilmeyle ilgili yeni düzenlemeler yapıldı. Mesela daha önce 2018’deki yeni sistem döneminden önce 2007’de son seçimlerde ayrı olarak veya birlikte olarak yüzde 10 oy alan partilerin de aday gösterileceği vardı, bu yüzde 10, 5’e indirildi 2018’deki düzenleme ile. Bir de daha önce hiç olmayan 100 bin imza ile vatandaşlar tarafından aday gösterilme eklendi sisteme. Dolayısıyla sadece cumhurbaşkanı kavramının içeriği kapsamı yetki alanları değil, cumhurbaşkanlığı seçim süreciyle ilgili de değişiklikler var 2018’de yapılan yeni anayasa çalışmasında.
Bütün bunları dikkate aldığımızda şunu net olarak söyleyeyim, bir mecelle kaidesidir ama eski tabirle onu söylemeyeyim, hukukta itibar kelimelere telaffuzlara değildir; itibar maksatlara ve manayadır. Dolayısıyla hukuk kavramların içeriğinin kapsamını değerlendirir ve ona göre karar verir. Yeni sistemde cumhurbaşkanı, eski sistemdeki cumhurbaşkanı ile aynı değildir. 2018’den itibaren bütün vatandaşlara yeniden iki defa seçilme hakkı tanınmıştır. Burada hukuki bir tartışma yoktur ama şüphesiz siyaseten adaylık konusunda çekindiği adayların engellenmesi konusunda bazı siyasetçilerin kanaatleri olabilir ama bunu hukuki tartışma olarak yansıtmak yanlıştır. Hukuken tereddüt yoktur, sayın cumhurbaşkanımızın bu birinci dönemidir. İkinci kere adaylığı normal prosedürlere göre olur. Meclis’in karar almasına bu anlamda gerek yok.
(Cumhurbaşkanı seçim kararı alırsa Meclis'i fes etme tartışmaları da devam ediyor) Böyle saçma bir tartışma görmedim. Çünkü Meclis’in feshi bizim sistemimizde hiçbir zaman olmamıştır. Meclis seçimlerin yenilenmesi vardır zaten hukuki tabir olarak da öyledir. Ve Meclis, yeni meclis görevine başlayana kadar göreve devam eder. Bizim tarihimizde, parlamento geleneğimizde devamlılık ilkesi vardır. Dolayısıyla Meclis’in feshi söz konusu değil. Seçimlerin yenilenmesi kararı alınır, bu kararı Meclis de nitelikli çoğunlukla alabilir, cumhurbaşkanı da alabilir. Bu anayasa hükmüdür. Böyle bir yetki vardır bunu tartışmak saçma bir şey olarak görüyorum. Meclis feshedilmiş olmuyor, Meclis yeni Meclis görevine başlayana kadar görevine devam eder. Cumhurbaşkanı için de aynısı geçerli."