Hürriyet yazarı Cengiz Semercioğlu, Çatalca Belediyesi tarafından düzenlenen bir konserde belediye başkanı Cem Kara'yı sahneden kovan sanatçı Sertab Erener'i eleştirdi. "Sahnede başkanı kovarak şov yapacağına, keşke bu para karşılığında işini iyi yapsaydı Sertab..." diyen Semercioğlu, sanatçının ekibiyle birlikte canlı bir konser öncesi yapması gerekenin sahneye, mekana, seyirci ile protokolün nerede olduğuna baktırması gerektiğini belirtti.
Cengiz Semercioğlu'nun "Keşke sahneden başkanı kovacağına işini iyi yapsaydın Sertab" başlığıyla yayımlanan (30 Ağustos 2017) yazısının ilgili bölümü şöyle:
Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara’yı sahneden kovduğu için alkışlanan Sertab Erener’i eleştirmiştim dün...
Başkan sahneye çıkmakta ne kadar hatalıysa, Sertab da bir yerel yöneticiye saygısızlık yapmakta o kadar hatalı diyerek... “Aynısını Ak Partili bir başkana yapabilir miydi” diye sorarak... Şimdi işin bir başka boyutunu tartışalım. Sertab, Çatalca’da bir festival katılıyor, hem kendi hem ekibi için bunun karşılığında yüklü bir para alıyor... Helali hoş olsun... Ancak sahnede başkanı kovarak şov yapacağına, keşke bu para karşılığında işini iyi yapsaydı Sertab... Senin etrafında teknik ekibin, asistanların yok mu Sertab? Canlı bir konser öncesi yapman gereken o ekibi bir gün önce gönderip sahneye, mekana, seyircinin nerede duracağına, protokolün nerede olduğuna baktırman gerekmiyor mu... Profesyonel bir müzisyenin yapması gereken budur... Hadi bir gün önceyi geçtim... Aynı gün ‘sound check’ de mi yapmadın, keşke ekibin ve sen sahne ve seyirci düzenini sorup, organizatörlerle konuşup duruma önceden müdahale etseydiniz... “Seyirciyle sahne arasına bu kadar mesafe koymanızı kabul etmiyoruz.. Biz böyle böyle olmasını istiyoruz” deseydiniz... Eğer koskoca Sertab Erener bile, nerede nasıl sahneye çıkacağını bilmeden, hiçbir hazırlık yapmadan gidiyorsa konserlerine, vah benim pop müziğimin haline... Başkanı sahneden kovup, sahneye seyirciyi davet etmek işin en kolay tarafı... Başkaları yiyebilir ama ben bu şovu yemem Sertab...
Nurseli’yi kullanıp bir kenara attılar...
Pazartesi günü Magazin Konseyi’nde Nurseli İdiz’le ilgili yaptığım, “Dostu yok” yorumu üzerine Hıncal Uluç’tan bir mesaj aldım...
“Düşenin dostu olmaz” diyor Hıncal Abi... Bayram izninde köşesi kapalı olduğu için bana yazdığı yorumu buradan aynen aktarıyorum... “Erhan Yazıcıoğlu da, Can Gürzap da dost değildi... İkisi de atasözünü doğruladı sadece. Erhan yıllarca tiyatro yönetti, Nurseli’nin alkol sorununu biliyordu da, rolü oynayacak ikinci bir oyuncuyu neden hazır bulundurmadı. Aynı oyunda rol alan Volkan Severcan desen, İzmir’de tiyatro akademisi yönetiyor üstelik... İsteseler 10 tane bulurlardı... Ama amaç başka, kullan Nurseli’nin adını düşünce de bir tekme sen vur... Bunun adı insanlık mı? Kadın yardıma muhtaç bir büyük sanatçı. Dost ona yardım eder... Ama nerede dost” diyor Hıncal Uluç... Ne dersin Erhan Yazıcıoğlu bu yoruma?
Turkcell’in yurt dışı paketinin bir yıl içinde 9.90’dan 19.90’a çıkmasını eleştirmiştim, “Bir yılda yüzde 100 zam mı olur” diye... Turkcell’den konuyla ilgili bir açıklama aldım; Yurtdışında bu hizmeti sunabilmemiz için ilgili ülkelerdeki operatörle anlaşmalar yapmak gerekiyor. Değişen kur fiyatları ve maliyetlere bağlı olarak uluslararası dolaşım maliyetleri artmakta bu da fiyatlara yansımaktadır” diyorlar...
Zehra Çilingiroğlu, Londra’ya okumaya gitti sonra bırakıp geri dönünce, eğitimi bıraktı falan gibi bir algı oluştu etrafta... Hülya Avşar’ın hayatta en önem verdiği şeyin eğitim olduğunu bildiğim için doğrusunu anlatayım... Zehra üniversite sınavlarına girip Bahçeşehir Üniversitesi İngilizce Mimarlık Bölümü’nü kazanmıştı. Ama hemen ardından Londra’ya gitmek istedi... 8 ay kaldıktan sonra mutsuz olup geri döndü... Bu arada Hülya Avşar ne yaptı... Kızını iyi tanıdığı için, “Belki Londra’da yapamaz” diyerek Bahçeşehir’deki bölümünü dondurmuş. Geçen yıl hazırlık okuyacaktı Zehra, şimdi onu da okumayacak, yani sene kaybı da yok. Bu eylülde Bahçeşehir Üniversitesi İngilizce Mimarlık Bölümü’nü 1. sınıftan okuyacak... Yani Zehra mimar olacak... Allah herkese Hülya Avşar gibi öngörülü bir anne versin...