Sevilay Yılman: Albayrak'a yüklenen güruh neyin peşinde bilmiyorum; ne yapalım ABD'ye savaş mı açalım

Sevilay Yılman: Albayrak'a yüklenen güruh neyin peşinde bilmiyorum; ne yapalım ABD'ye savaş mı açalım

HaberTürk yazarı Sevilay Yılman, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın "ABD ile dünden daha iyi bir noktadayız. İlişkiler hiçbir zaman kopmaz" açıklamasına tepki gösterenlere, "Neyin peşindeler" diye sordu. Yılman, "Bu kafa kafa değil!" diyerek, "Ne yapalım ABD’ye savaş mı açalım" ifadesini kullandı.

Yılman'ın "Adam kazandı deyince iyi, kaybetti deyince neden kötü?" başlığıyla (8 Ağustos 2018) yayımlanan yazısının  ilgili bölümü şöyle:

Rahip Brunson sebebi ile ABD ile yaşanan gerginlik, sonrasında Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile ilgili yaşananlar üzerine Ekonomi ve Hazine Bakanı Berat Albayrak, bu gerginliğin azaltılması niyetiyle şöyle bir açıklama yaptı; “ABD ile dünden daha iyi bir noktadayız. İlişkiler hiçbir zaman kopmaz. Yapıcı bir iletişimin devam etmesi için güçlü bir irade ortaya konmuş. 40 yıllık karı koca eşler bile her konuda anlaşamıyor. Kavga ediyor, tartışıyorlar. "

Ve bu sözler üzerine yaylım ateşine tutuldu Albayrak.

Çoğunluğu muhaliflerden gelen eleştirenlerin içinde AK Partililer de vardı.

Amerika’nın iki bakanımız ile ilgili aldığı yaptırım kararını sanki onaylar, sanki olumlar gibi Albayrak’a haksızca yüklenen güruh neyin peşinde bilmiyorum ama şunu söyleyeyim; “Bu kafa kafa değil!”

Daha önce de birçok kez kriz yaşadık bazı ülkelerle. Bunlardan biri de Rusya idi. Hava sahamızı 20 saniyeliğine ihlal etti diye uçağını düşürdüğümüz Rusya ile o dönem yaşanan gerginliklerde de bu yangına körükle giden tayfa iş başındaydı yine.

Ellerinden gelse iktidarı gazlayıp, Rusya’yla savaşa sokacak kadar şuurunu kaybetmiş bu insanlara; “Allah size akıl fikir versin!” demekten başka bir şey gelmiyor aklıma.

O zamanda; “Sakin olun! Durun! Yapmayın!” diyerek insanları sukünete davet etmiştim. Allah'tan sağduyu galip geldi ve Rusya ile ilişkilerimiz normale döndü bir şekilde.

Demiyorum, ABD’nin küstahlığını, şımarıklığını top yekün görmezden duymazdan gelip salağa yatalım. Elbette karşı bir tavır alınmalıdır ama bu karşılıkta aşırıya gidilmemesi bence bizim daha hayrımıza olur. “Dişe diş, kana kan” diyerek hiçbir şey elde edemeyeceğimiz gibi daha fazla kayıp vermemize yol açacak bu anlayıştan biran evvel kurtulmamız gerekiyor.

Temennim tıpkı Rusya ile ilişkilerimizi normale döndüren arka kapı diplomasisi ile ABD ile de gerilen ilişkilerimizin bir an evvel yumuşatılması ve normale döndürülmesi.

Diplomasi, dış politika çok farklı uzmanlık isteyen konular fazla söz söylemem doğru değil, ama ülkenin geçmiş tarihinde yaşadıklarından hareketle bu konuda diyebileceğim tek şey; “Siyasilerimiz, bakanlarımız, bu konunun sorumluluğunu üzerinde taşıyanlara; 'Vatan, millet, Sakarya' deyip gaz vermekten vazgeçsin herkes."

Bizim yapmamız gereken tek şey bu konuda işin uzmanlarına güvenip sadece olanı biteni izlemek olmalı.

Haksız mıyım?