Sezgin Tanrıkulu, uçakta yaşanan "Boğma telli" tweet olayını anlattı

 

Mustafa ÖZDABAK-Özgür EREN/İSTANBUL,(DHA) CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Ankara’dan İstanbul’a gelmek için bindiği uçakta, arkasında oturan yolcunun tehdit içeren tweet atması ile ilgili yaptığı açıklamada, “Toplumun geldiği duruma işaret etmesi bakımından, yaşanan olay çok önemli. Hepimizin, başta da Türkiye’yi yönetenlerin, iktidar partisinin oturup düşünmesi lazım”dedi.

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Cumartesi Anneleri tarafından Galatasaray’da düzenlenen oturma eylemine katıldı. Oturma eylemi sonrası yaşadığı olayı anlatan Sezgin Sezgin Tanrıkulu; “Dün saat 13.05’te Ankara’dan İstanbul’a gelmek üzere uçağa bindim. 1-C numaralı koltuğa oturdum. Uçak hareket ettikten sonra da telefonlarımızı kapattık. Uçak Atatürk Havalimanı’na indikten sonra telefon ve ipad açtım. Benle ilgili mesajı gördüm. Aynen şu paylaşılmıştı. “Uçakta Sezgin Tanrıkulu’nun arkasında oturuyorum. Onu boğma teli ile öldürsem, işini bitirsem cezaevinde bana bakar mısınız.fav”diye bir mesaj gördüm. Şaşırdım. Mesaj saat 13.02’de atılmıştı. Uçaktan atıldığı kesin” dedi.

 

Sezgin Tanrıkulu, “ Arkama döndüm, baktım. Paylaşımdaki profil resmi ile 2-A’da oturan şahsın çok benzediğini gördüm. Görüntüyü gösterdim. Bu adres size mi ait? Mesajı siz mi? paylaştınız ? dedim. Bana, “Hayır, adres bana ait değil, mesajı ben paylaşmadım” dedi. Uçak körüğe doğru giderken, bir daha kendisine mesajın uçaktan atıldığını, Siz atmamışsanız, şikayette bulunacağımı, eğer özür dileyecekseniz ve hangi saikle bunu attığınızı benle konuşacaksanız şikayet etmem”  dedim.

BEN ATMIŞSAM NE OLMUŞ

“Yolcu hafifçe  ayağa kalktı.”Evet ben atmışsam ne olmuş? Ben sizle ne konuşacağım ve sizi sevmiyorum” dedi. Yanımda bulunan milletvekili Barış Yarkadaş da, kendi yerinde doğrularak, “Siz her sevmediğinizi telle boğuyor musunuz” dedi. Şahıs özür dilemedi. Bunun üzerine ben de polis çağırmalarını istedim. Polis merkezine şahsı teslim ettik. Şikayette bulundum. Polis merkezinde kimliğini öğrenmek istedim. Polis memurlarına, kimdir, gerçekten özür dileyecekse şikayetten vazgeçeceğini söyledim. Polis memurları kendisi ile konuştular. Tekrar bize geldiler. “Evet özür dileyecek” dediler. Ne  iş yapıyormuş diye sordum. Hukuk fakültesi mezunu olduğunu, Ankara’da bir üniversitenin hukuk fakültesinde, ceza hukuku bölümünde öğretim üyesi olduğunu söylediler. Şaşırdım. Gerçekten şok oldum. “Eğer bunu bir öğretim üyesi yapmışsa şikayetimden vazgeçmem” dedim.”

 

SEZGİN TANRIKULU, “ŞİKAYETTE BULUNDUM”

Sezgin Tanrukulu, “Şikayette bulundum. Benim için şok edici olan, bunu yapan sokakta, herhangi bir insan değil. Sosyal medyada gördüğümüz, klasik trol tipi değil, belki sosyal medyada görsem, silip atardım. Dikkate de almazdım. Ama arkamda oturan şahıs öğretim üyesi. Hukuk fakültesi mezunu. Milletvekiline, sevmediğinden dolayı boğma teli ile boğup, işini bitirebilmek gibi şey yazabiliyor”dedi.

 

Yolcunun ifade sonrası serbest bırakıldığını öğrendiğini söyleyen Sezgin Tanrıkulu,“Daha sonra hesap bana ait değil”demiş. Ben ona ait olduğundan eminim. Toplumun geldiği duruma işaret etmesi bakımından, bu çok önemli. Gerçekten siyasetin dili maalesef toplumu kutuplaştırıyor. Bu nefret dili, sıradan insanları bir güruh haline dönüştürüyor. En son Aysel Tuğluk’un annesinin mezarına yapılan saldırıda bu ortaya çıktı. Ama düzeyin bu kadar yükselmiş olması gerçekten korkutucu. Hepimizin, başta da Türkiye’yi yönetenlerin iktidar partisinin oturup düşünmesi lazım” dedi.

(FOTOĞRAF)