SGK, nöroblastom hastası olan, ilaç almasının hayati olduğuna karar verilen 10 yaşındaki Öykünaz Çalğı’nın ailesinin ilaç başvurusuna olumsuz yanıt verdi. Ailenin avukatının başvurusu üzerine, mahkeme, ilaç bedelinin ödenmesine hükmetti. Ancak SGK, bu kez de 675 bin liralık ilacın önce aile tarafından alınmasını istedi. SGK, ödeme için ilacın faturasını, boş kutusunu istedi. Aile, mahkeme kararına rağmen hemen alınması gereken ilacın bedelini ödemeyen SGK’yı mahkemeye vermeye hazırlanıyor ancak acil biçimde ilaç alması gereken çocuklarının durumu için de büyük endişe taşıyor.
Öykünaz Çalğı, henüz 10 yaşında. 2017’de son evre, metastatik (diğer organlara yayılmış) nöroblastom hastalığı teşhisi konulan Çalğı, o günden bu yana, sadece kötü huylu ve ölümcül olarak tanımlanan tümörle değil, SGK ile de mücadele ediyor.
Çalğı’ya, Acıbadem Maslak Hastanesi'nde çalışan Çocuk Onkolojisi ve Tıbbı Onkoloji Uzmanları tarafından verilen “Sağlık Kurulu Raporu”nda, ''dinutuksimab beta ilacının hastanın tedavisinde kullanımının acilen gerekli olduğu'' belirtildi. Farklı uzmanlar da daha sonra aynı yönde rapor verdi. Raporlarda, muadili olmayan ilacın uygulanmaması halinde, hastanın sağlığında geri dönüşü olmayan bozulmalar yaşanacağı vurgulandı. Yaşam beklentisinde azalmaya neden olabileceğinin altı çizildi. Bu raporların ardından Sağlık Bakanlığı'na bağlı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, ‘’Dinutuximab beta’’ etken maddeli ilacın kullanımını ve Türk Eczacıları Birliği aracılığı ile yurtdışından ithalini uygun gören bir yazı hazırladı.
Ancak bir sorun vardı. İlacın bir kutusunun bedelinin, 9.650,23 euro olması nedeniyle aile ilacı alamadı. Heyet raporu ve reçeteye göre, her 35 günde bir kere, 7 kutu kullanılması gereken ilacın, aylık maliyeti 67 bin 551,61 euro, güncel kura göre 608 bin lira olarak hesaplandı.
Şimdilik 6 ay kullanılması gereken ilacın mutlaka ve acilen kullanılması gerektiğinin belirtilmesine rağmen üç aydır, aile ilacı alıp, tedavi sürecini başlatamadı. Zira SGK, ilacın bedelinin ödenmesi başvurusuna, olumsuz yanıt verdi. Bunun üzerine Avukat Ali Samsum, Ankara 12. İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Mahkeme, hukuka açıkça aykırı görerek, SGK işleminin yürütmesinin durdurulmasına ve bedelinin gecikmeksizin ödenerek ilacın hastaya ulaştırılmasına karar verdi.
Avukat Samsum, yargı kararını hemen SGK’ya iletti. Ancak SGK, ilaç bedelinin Türk Eczacılar Birliği’ne hemen ödenmesi talebini, aciliyete ve mahkeme kararına rağmen reddetti. Yanıt yazısında, “...fatura asılları ve kullanılan ilaca ait boş ilaç kutularının merkezine gönderilmesiyle ödeme belgeleriniz değerlendirmeye alınacaktır" denildi.
SGK, özetle, aileye, önce ilacı kendilerinin almasını, fatura ve boş kutular kendilerine gönderildikten sonra ödeme yapılıp yapılmayacağının değerlendirileceğini bildirdi.
SGK’nın tutumu nedeniyle Öykünaz, ilacını hala alamadı. Aile, ne kadar uğraşsa da 608 bin liralık ilk ay ilaç bedelini hala denkleştiremedi. SGK, ilacın kutusunu geldikten sonra “belki” ödeyeceği meblağı, şu aşamada ödemek istemediğinden, Öykünaz, çaresiz biçimde bekliyor. SGK ise mahkeme kararını uygulamamış olmasına rağmen rahat bir biçimde başvuruları reddediyor.
Anayasa Mahkemesi’ne acil notuyla başvuru yapan Samsum, buradan henüz yanıt alabilmiş değil. Hayati önemdeki dosya neredeyse 1 aydır bekletiliyor. Yüksek Mahkeme, daha önce avukatın, Öykünaz ile ilgili yaptığı 7 başvuruyu da henüz sonuçlandırmadı. Oysa AYM, önceki yıllarda, SGK’nın benzer tutumuna karşı açılan davalarda, ilaç bedelinin derhal ödenmesine karar verdi. Önünde emsal kararlar var. Buna rağmen Öykünaz ile ilgili kararını hala açıklamadı. SGK ise istikrarlı biçimde yargının, “hemen öde” kararlarına rağmen, büyük mağduriyet yaratan, “Kutuyu getir, sonra ödeyeyim” tutumunu sürdürüyor.