Sibel Can: O gece iki yıl süren dans hayatımın sonu oldu

Sibel Can: O gece iki yıl süren dans hayatımın sonu oldu

Sahneye 14 yaşında çıkan ve bir dönem dansözlük ve vokallik yapan Sibel Can, dans hayatının sonu olan günü anlattı. 15. yaş doğum gününde Seyfi Dursunoğlu'nun kendisine sahnede şarkı söylettiğini, alkış kıyamet koptuğunu söyleyen Sibel Can, "O gece iki yıl süren dans hayatımın sonu oldu. Büyük övgüler aldım. O dans ettiğim son gecenin mihenk taşı Seyfi Dursunoğlu’dur" dedi.

◊ Maksim’de yaşanmış, en unutamadığınız anınız neydi?

Fahrettin Aslan Beyefendi’nin Maksim Gazinosu dışında Livingroom isimli bir mekânı vardı. Rahmetle, sevgi ve hürmetle anıyorum; sevgili Seyfi Dursunoğlu kuliste hazırlanırken beni yanına oturtup Türk sanat müziği şarkıları söylememi isterdi. 1 Ağustos’ta, doğum günümde, ben sahnedeyken Seyfi Dursunoğlu sahneye çıkıp müzisyenleri durdurdu. Bana takılacak diye korktum. Bir heyecan bir heyecan... O gece dinleyiciler arasında kimler yoktu ki; Sezen Aksu, Onno Tunç, Egemen Bostancı…Seyfi Bey herkese hitaben “Bu gece Sibel Can’ın 15’inci yaş doğum günü. Ama ben ona değil, siz değerli dinleyicilere bir doğum günü hediyesi vermek istiyorum. Sibel Can’ın sesini ilk kez dinleyin” dedi. ‘Şimdi Uzaklardasın’ şarkısını istedi, okudum. Alkışlar, kıyamet koptu.

O gece iki yıl süren dans hayatımın sonu oldu. Büyük övgüler aldım. O dans ettiğim son gecenin mihenk taşı Seyfi Dursunoğlu’dur.

◊ Her albüm döneminde hakkınızda ‘Kilo aldı, kilo verdi’ haberleri çıkar. Bu da bir şiddet değil mi?

İnsan bedeni üzerinden yapılan her yorum incitici. Bu sadece bizde değil, bütün dünyada böyle... Son dönemde her türlü şiddet olayının her platformda tartışılması konusundaki haberleri görünce seviniyorum. Biliyorum ki konuşa konuşa çözeceğiz, susarak değil.

◊ Kadına şiddet konusunda neler diyeceksiniz?

Sadece kadına şiddet değil, her türlü şiddetin karşısındayım. Şiddetin olduğu her yer; kabalığın, cehaletin, vicdansızlık ve insafsızlığın kol gezdiği yerdir. Şiddet sevgiyi, saygıyı, emeği, güzelliği, umudu, hayatı yok eden bir kavram. Sadece kadına değil, kendinden güçsüz olanı hırpalayacak fiziksel, duygusal taciz ve şiddet uygulayan herkesi kınıyorum.

◊ Hiç psikolojik ya da fiziksel şiddete maruz kaldınız mı?

Hayır, fiziksel şiddete maruz kalmadım. Kendime ‘Psikolojik şiddete maruz kaldın mı’ diye sorduğumda, kıyısından köşesinden, herkese olduğu kadar bana da uğramadan geçmedi diyebilirim. Şiddete uğrayanlar kendilerini korumak için etraflarına duvarlar örüyor. Bu duvarlar tüm insanları saraylarındaki kulelerin yalnız kral ve kraliçeleri yapıyor. Uzaklaşıyor insanlar birbirinden, yalnızlaşıyor. Ben inanıyorum ki bir gün sevgi ve saygı tüm duvarları yıkacak ve insanlar birbirine gerçekten daha yakın, daha sevecen, güzel bir dünyayı duvarsız kuracak.