Silivri Cezaevi önünde Can Dündar için 'Basın Özgürlüğü' ödül töreni
Tutuklu gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül'e destek için Silivri Cezaevi önünde başlatılan 'Umut Nöbeti' 38'inci gününde de devam etti. Bugün tutulan nöbet aynı zamanda ödül törenine de sahne oldu. Karşıyaka Belediyesi ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti tarafından bu yıl 4'üncü kez verilen 2015 yılı 'Basın Özgürlüğü' ödülüne layık görülen Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar adına ödülü eşi Dilek Dündar aldı.
Doğan Haber Ajansının haberine göre, törene, Can Dündar'ın eşi Dilek Dündar'ın yanı sıra Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Misket Dikmen, CHP Denizli Milletvekili Kazım Arslan, Berkin Elvan'ın babası Sami Elvan ile Karşıyaka Belediye Meclisi üyeleri katıldı.
Ödülü Can Dündar adına eşi Dilek Dündar aldı
Törende Karşıyaka Belediyesi ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti tarafından bu yıl 4'üncü kez verilen 2015 yılı 'Basın Özgürlüğü' ödülüne layık görülen Can Dündar adına ödülü eşi Dilek Dündar, Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Misket Dikmen'in elinden aldı.
Seçimler ve terör olayları nedeniyle tören bugüne kaldı
Törenin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Hüseyin Mutlu Akpınar, geçtiğimiz yıl Karşıyaka'da düzenelecek törenle ödülü Can Dündar'a vermeyi planladıklarını ancak üst üste gelen genel seçimlerin ve yaşanan terör olayları sebebiyle yapılamayan törenin bugüne kaldığını açıkladı.
“Bu bir demokrasi ayıbıdır”
İlk olarak 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı'nda yapılması planlanan törenin seçimler nedeniyle iptal olduğunu kaydeden Akpınar, "En son Can Dündar'a ödülünü 10 Ekim'de vermeyi planladık. Ancak Ankara'da gerçekleşen katliam nedeniyle ödül törenini tekrar iptal ettik. 1 Kasım seçimlerinin ardından törenin yapılması için karar verdik. Ne yazık ki Can Dündar bu kez tutuklanarak Silivri zindanlarında.. özgürlüğü elinde alındı" diye konuştu.
Basın özgürlüğü ödülünün dünyada ilk kez bir cezaevi önünde verildiğini kaydeden Akpınar, şöyle devam etti:
"Bu bir demokrasi ayıbıdır. İnsanların özgürlüklerinin kısıtlanarak ileri demokrasiye gidilemeyeceğini herkesin bilmesi gerekir. Bu insanların bugün özgürlükleri kısıtlanıyorsa bu özgürce düşündükleri, dürüst oldukları doğru bir şekilde halkı bilgilendirdikleri içindir. Biz Karşıyakalılar olarak her zaman özgürlükten, demokrasiden ve barıştan yanayız. Erdem Gül'ün ve Can Dündar'ın özgürlüklerine kavuşacaklarına olan inancımızı hiçbir zaman yitirmedik. Onlara İzmirliler'in, Karşıyakalılar'ın yürek dolusu selamını getirdik."
“Daha önceki ödüller yolu Silivri'den geçen gazetecilere verildi”
Misket Dikmen ise basın özgürlüğü ödülünü bu yıl özgürlüğü elinden almış tutuklu bir gazeteciye verdiklerini belirterek, "Daha önceki ödüller yolu Silivri'den geçen gazetecilere verilmişti. Bugün itibariyle 32 gazeteci cezaevlerinde tutuluyor. Umarız hiçbir gazeteci görevini yaptığı için özgürlükleri ellerinden alınmaz" diye konuştu.
Dilek Dündar: Umudum hiç eksik olmuyor bu ülkeden
Eşi adına ödülü alan Dilek Dündar da yaptığı konuşmada Türkiye'de yıllardır gazetecilerin halka haber verme uğraşının cezalandırıldığını ifade etti.
"Gazetecilere bedeller ödetiliyor, ölüm ve hapishaneler arasına sıkıştırılmış hayatlar reva görülüyor" diyen Dündar, eşine verilen ödülle ilgili olarak "Sevgili Can...Seninle Türkiye derdik, sorunlar derdik, hapishane ziyaretlerine giderdik. Mahkeme salonlarında hakimleri dinlerdik. Düzelecek mutlaka derdik, sonra hiçbir başarı cezasız kalmaz derdik. İşte sen cezaevindesin.İçin ferah olsun. Ödüllerin hiç eksik olmuyor. Karşıyaka Belediyesi'nin 2015 Basın Özgürlüğü ödülünü senin adına alıyorum. Ve umudum hiç eksik olmuyor bu ülkeden" ifadelerini kullandı.
Cezavinden 'ödül' mesajı yolladı
Ödüle layık görülen Can Dündar'ın cezaevinden gönderdiği mesaj da Dilek Dündar tarafından okundu.
Dündar'ın mesajı şöyle: "Karşıyaka Belediyesi'nin Basın Özgürlüğü ödülünü cezaevinden almak durumumuzu yeterince anlatıyor sanırım. Kara mizah değil acı gerçek bu...Ama bizi yıldıramadıklarının ve susturamadıklarının göstergesi. Ödülü tutsak edilmiş bütün gazeteciler adına alırken sadece medyaya değil tüm Türkiye'ye özgürlük diliyorum. Aramızdaki cezaevi birgün gerçek suçluları ağırlayacak. Buna yürekten inanıyorum."
Ödül törenin ardından grup toplu olarak umut nöbeti tuttu.
Sami Elvan umut nöbeti'nde
Öte yandan Umut Nöbeti'ni saat 10.00 - 12.00 arasında Berkin Elvan'ın babası Sami Elvan, milletvekili Kazım Arslan birlikte tuttu. Burada basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Sami Elvan, Can Dündar ve Erdem Gül'ün yaptıkları haberlerle kamuoyunu aydınlattıklarını belirterek, "Bu haberlerin kamu yararına olduğunu düşünüyorum. Onların şu an cezaevinde yatmasının art niyetli bir karar olduğuna inanıyorum. Ülkemize bugünlerde bir umut olması açısından başta onlar olmak üzere düşüncesinden dolayı içerde olan tutsakların da özgür kalmasını diliyorum" dedi.
CHP Milletvekili Kazım Arslan ise sabah saatlerinde Can Dündar ve Erdem Gül'ü ziyaret ettikten sonra nöbete katıldı. Arslan, umut nöbetinin kamuoyuna verilecek basın özgürlüğü anlamında bir mesaj niteliğinde olduğunu söyleyerek, "Bugün Türkiye'de basın özgürlüğü yoktur. Basın özgürlüğü yoksa orada demokrasinin olması da mümkün değildir. Biz CHP olarak basın özgürlüğünü çok önemsiyoruz. Bu nedenle bu nöbeti tutarak hem kamuoyuna hem de dünyaya bir mesaj vermek istiyoruz" diye konuştu.