Silopi'de çatışmaların ardından son durum ne?

Silopi'de çatışmaların ardından son durum ne?

Şırnak Silopi'de  7 Ağustos’ta biri polis dört kişinin hayatını kaybettiği çatışmalar ve 10 Ağustos'ta ise bir zırhlı aracın mayına çarpması sonucu 4 polisin şehit olduğu saldırının ardından durum sakinleşse de çatışma izleri tazeliğini koruyor. 

Bölgeye giden Radikal muhabiri İdris Emen izlenimlerini yazdı:

Şırnak’ın Silopi ilçesinde, ağustos ayının başında yaşanan çatışmaların izleri hala taze. Güvenlik güçleriyle silahlı göstericiler arasında yaşanan çatışmalar ve ardından düzenlenen mayınlı bir saldırı sonucu 3 sivil ile 4 polisin hayatını kaybettiği olayların ardından ilçedeki bazı mahallelerde adeta bir savaş sonrası görüntüsü var.

Silopi'nin Başak Mahallesi'nde 7 Ağustos'ta çıkan çatışmalarda hayatını kaybeden 60 yaşındaki Hamdi Ulaş'ın oğlu Şahin Ulaş, “Çatışma sırasında bir akrabamızın evinde yangın çıktı. babam yangını söndürmeye giderken polis tarafından vuruldu. Yüreğimiz yandı. Yetim kaldık. Başka insanlar yetim kalmasın” diyor. Hamdi Ulaş hayatını kaybederken yanında bulunan Celal Kanat olay sırasında kendisinin de yaralandığını anlatıyor: “Hamdi yaralanınca onu hastaneye götürdük. Hastanenin girişinde bir zırhlı araç yolumuzu keserek üzerimize ateş açtı. Hamdi orada öldü. Ben de yaralandım…”

7 Ağustos'ta Silopi'nin Başak Mahallesi’nde polisle YDG-H arasında çatışmalar çıkmış, olaylarda üç sivil hayatını kaybetmişti. 10 Ağustos'ta ise bir zırhlı aracın mayına çarpması sonucu 4 polis şehit olmuştu. Olayların ardından çatışmaların yaşandığı Başak Mahallesi'ne gidiyoruz. Çatışmanın yaşandığı bölgede halen duran yanmış bir kepçe ile duvarlarına kurşun isabet eden bir ev, mahallede yaşananların boyutunu gösteriyor. Çatışmanın yaşandığı 40'ıncı sokağın bir tarafına hendek kazılmış diğer tarafı ise kamyonla kapatılmış.

‘Evime 48 kurşun isabet etti’

İlk olarak 48 kurşun isabet eden evi yanarak kullanılamaz hale gelen Hüseyin Aşula'nın evine gidiyoruz. Çıkan yangın sonucunda ev harap olmuş. Ancak Aşula, gidecek başka bir yerleri olmadığı için, ailesiyle beraber aynı evde kalıyor. Bizi evin içerisinde gezdiren Hüseyin Aşula kurşunların duvarda açtığı delikleri göstererek, “Evime tam 48 kurşun isabet etti. Canımızı zor kurtardık” diyor. Çatışmaların olduğu saate evde uyuduklarını söyleyen Aşula o anları, “Çatışma çıktığında çocuklarım damda uyuyordu. Olay kapımızın önünde olduğu için evden çıkamadık. Yardımımıza duvardan atlayan komşular yetişti. Çocuklarımızı pencereden dışarı çıkarttık. Evimiz ve eşyalarımız yandı. Mağdur olduk” sözleriyle anlatıyor.

‘Hastane girişinde aracımız tarandı’

Olay anında yanan evleri söndürmek için Hamdi Ulaş'la beraber komşularının yardımına gittiklerini söyleyen Celal Kanat yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Silah sesini doyunca sesin geldiği yöne gittik. Yanımda Hamdi ve bir kişi daha vardı. Bir evin yandığını ve içerden çığlıkların geldiğini fark edince üçümüz oraya yöneldik. Hamdi evin kapısında arkasından vurulup düştü. Onu hastaneye götürmek için yola çıktık. Hastanenin girişinde bir zırhlı araç önümüzü kesti. Beş altı kişi dışarı çıkıp aracımızı taradı. Hamdi tekrar vuruldu ve hayatını kaybetti. Benim de sırtıma bir mermi isabet etti. Yaralandım. Savcılığa şikayette bulundum.”

‘Başka çocuklar yetim kalmasın’

Babasının ölümünün aydınlatılmasını isteyen Hasan Ulaş, “Babam hayvan alım satımı yaparak ailesine bakıyordu. Siyasetle ilgili biri değildi. O gün komşularına yardım etmek isterken yaralandı. Sonrasında şüpheli bir şekilde öldü. Babamı vuranları Allah'a havale ediyorum. Yüreğimiz yandı. Yetim kaldık. Başka insanlar yetim kalmasın. Kimsenin ölmesini istemiyoruz” diyor.

‘Bu ölümlere son verilsin’

Son dönemlerde nispeten sakin ve huzurlu geçen Silopi'de konuştuğumuz bölge halkı yaşanan ölümlere bir çözüm bulunmasını istiyor. Ölümlerin halkı tedirgin ettiğini söyleyen bir esnaf, “Silopi bir sınır şehri. Burada Habur Gümrük Kapısı bulunuyor. Bölgede bir çok insan buraya göç ederek ekmeğini kazanmak ve huzurlu yaşamak istiyor. Artık bu ölümlerin durmasını, silahların susmasını istiyoruz” diyor.