Şirketler Facebook'u keşfetti

Şirketler Facebook'u keşfetti

Günlük iletişimin bir parçası haline gelen facebook, onuncu yaşını kutluyor. 2004 Şubatında Amerikan elit üniversitesi Harvard’da öğrenciler arası iletişim için kurulan “thefacebook.com” artık sadece dünya çapında bir iletişim ağı olmakla kalmayıp aynı zamanda dev bir pazarlama makinesi haline geldi. Sosyal paylaşım ağı, şirketlerin reklam ve pazarlama faaliyetlerinde giderek vazgeçilmez bir rol oynuyor.

Dünyanın en büyük sosyal paylaşım platformu Facebook, sadece özel kişiler değil, şirketler için de vazgeçilmez bir iletişim aracı haline geldi. Reklam analiz ajansı Socialbakers’dan Egon Wilcsek, “Hiçbir televizyon kanalı Facebook ile boy ölçüşemez” diyor.

Beş kıtada bir milyar 200 milyon kullanıcısıyla Facebook günümüzde en önemli interaktif internet platformu. Üyelerin üçte ikisi her gün düzenli olarak profiline giriyor. Alman lojistik şirketi DHL’in sosyal medya faaliyetlerini koordine eden Christian Maybaum şunları söylüyor:

“Şirket olarak bizim için önemli olan, hedef kitlemiz neredeyse orada olmak. Facebook 1 milyar 200 milyon kullanıcısıyla erişim alanı en büyük platform. Bugün yine bir yerde okudum. Her gün 750 milyonun üzerinde kişi Facebook'u kullanıyor. Erişim alanı açısından bizim için çok önemli bir araç.”

Müşteriyle birebir iletişim

Deutsche Post firması son dört yılda sosyal medyada dünya çapında 40’ın üzerinde girişim başlattı. Christian Maybaum, sosyal medyanın getirdiği avantajların sayılamayacak kadar çok olduğunu belirtiyor:

“İnternet pazarlaması ile klasik reklam arasındaki en önemli fark, internet ve sosyal medyada müşteriyle aynı göz hizasında olmanız ve doğrudan iletişim kurabilmeniz. Eskiden pazar yerinde pazarcıyla müşteri arasındaki diyaloğu andıran bu birebir iletişim şimdi internette yeniden yaşanıyor. Bu şirketler açısından hem çok zorlu bir iş, ama aynı zamanda büyük fırsatları beraberinde getiriyor.”

Maybaum, sosyal medya yoluyla hedef kitleye doğrudan ulaşmanın yanı sıra, müşteri hizmetlerinin iyileştiğini vurguluyor. Reklam analisti Egon Wilcsek de sosyal medyanın marka imajı açısından çifte avantaj sağladığına dikkat çekiyor. Wilcsek, “Daha on yıl öncesinde sorunlar olduğunda müşteri hizmetleri aranıyordu ve müşteri ve müşteri hizmetleri çalışanı dışında sorundan kimsenin haberi olmuyordu” diyor.

Facebook'un strateji değişikliği

Dijital ortamda faaliyet şirketler için artık kaçınılmaz hale geldi. Facebook’un müşteri stratejisini değiştirip, şirketlerden gönderileri için para istemesi ise işleri değiştirdi. Bunun baskısını en çok da küçük işletmeler hissediyor. Jakob Assmann üç yıl önce iki arkadaşıyla birlikte ekolojik elektrik sevkiyatı alanında çalışan küçük bir şirket kurmuş. Facebook'u öncelikle yaptıkları karmaşık işi anlatmakta bir fırsat olarak gördüklerini, ancak facebook’un strateji değişikliğiyle işlerin zorlaştığını belirtiyor:

“Başlangıçtan beri insanları yenilenebilir enerjilere teşvik için, mesajımızı iletmek için Facebook’u yoğun bir şekilde kullandık. Başlangıçta oldukça kolaydı. Facebook üzerinden gönderdiğimiz her mesaj hayranlarımıza da ulaşıyordu. Bu durum son 2-3 yılda değişti. Çünkü Facebook iş modelinde değişikliğe gitti. Yani şirketler özel kişilerden tamamen farklı muamele görmeye başladı. Şirketler bir mesaj gönderdiğinde hayranlarının yaklaşık yüzde 10-15’ine ulaşabiliyorlar. Halbuki özel kişi olarak attığım mesajlar arkadaşlarımın hemen hepsine ulaşıyor.”

Assmann her müşterinin duvarında günde azami dört reklam gördüğünü, bu yerler uğruna verilen yarışta daha fazla para verenin kazandığını belirtiyor.

Ergenler sırt mı çeviriyor?

Onuncu yılını dolduran Facebook’un bu konumunu ne kadar sürdürebileceği tartışmalı. Piyasa araştırmaları şirketi iStrategyLabs’in araştırması, son üç yılda yaklaşık üç milyon ergenin Facebook kaydını sildiğini ortaya koyuyor. Amerikan Princeton Üniversitesi’nin istatistikleri de genç kullanıcıların giderek facebook’tan ayrıldığını gösteriyor. Reklam analiz ajansı Socialbakers ise bu yöndeki sonuçlara kuşkuyla bakıyor. Kendi araştırmalarına göre geçen yıl içinde 18-24 yaş grubundaki kullanıcıların sayısı 350 binden 550 bine yükseldi. Bu da bir yılda yüzde 40’lık artış anlamına geliyor.

Ancak istatistikler ve sayılar arasındaki fark şirketleri fazla ilgilendirmiyor. Deutsche Post’tan Christian Maybaum şimdiye kadar Facebook’un her halükarda en önemli platform olduğunu belirtiyor “Beş yıl sonra bu durum devam eder mi, etmez mi şimdiden söyleyemem. Ama facebook’un getirdiği iletişim tarzı kalıcı olcaktır” diye konuşuyor.