Sırrı Süreyya Önder: 7 Haziran havası var, 'Hayır' çıkacak

Sırrı Süreyya Önder: 7 Haziran havası var, 'Hayır' çıkacak

HDP Ankara Milletvekili ve İmralı Heyeti Sözcüsü Sırrı Süreyya Önder, 16 Nisan'da yapılacak anayasa değişikliği referandumu için "Ben AKP’nin aldığı oyun çok gerisinde bir ‘Evet’ çıkacağını görüyorum, yüzde 40-42 bandının üzerine çıkamayacaklarını düşünüyorum" tahmininde bulundu.

Kürtler dahil bütün muhaliflerin şimdiye kadar uygulanan politikalarla referandumda hesaplaşacağını belirten Önder, "'Hayır' çıkacak. Biz birçok alanda 7 Haziran havasını teneffüs ediyoruz. 17 Nisan’dan itibaren barışı örgütlemeye başlayacağız" ifadesini kullandı. 

"'Hayır' diyenlerin bin tane gerekçesi, ‘Evet’ diyenlerin bir tane mazereti var "

Sırrı Süreyya Önder'in dihaber'den Kenan Kırkaya ve Salman Gozelyuz'ün sorularını yanıtlayan Önderin açıklamaları şöyle:

* Parti olarak tutumunuz net değilmiş gibi bir tartışma yürütülüyor... 

Parti olarak, resmi olarak tutumumuzu ve kararımızı açıkladık. Mümkün olan en geniş çerçevede bütün bileşenlerimizle bu ‘Hayır’ı örgütlemek üzere seferber olacağız. Bu konudaki tutumumuz nettir.  * Tıpkı 7 Haziran öncesinde olduğu gibi Öcalan adına konuşanlar oluyor. Öcalan başkanlık sistemi için ne diyor?  Başkanlık meselesine Sayın Öcalan’ın bakışı bir demokratikleşme seçeneği olarak nettir. AKP’nin başkanlık önermesinde bulunduğu sır değildi. Öcalan’da buna ilişkin başkanlık sistemi olursa nasıl olması gerektiğine yönelik değerlendirmeler yaptı. Birinci görüşmede yapılmış bir değerlendirmeydi. Barışa dönük irade koyan tarafın böyle bir önermesi var... Bana yapılmıştı o değerlendirme. Çünkü partimiz adına yeni anayasa yapım komisyonun üyesiydim. Ona dönük bir anlatım ve sunum yapmıştım. Orada dedi ki: “ABD’deki gibi bir başkanlık sistemi, çift meclis ve yetkinin yerellere dağıtılması. Böyle bir şey olursa biz bunu tartışabiliriz, eğer buraya evrilirse destek de veririz.”  * Yani bu destek anlamına mı geliyor?  Tabi ki hayır. Getirilen şeye baktığımızda bırakın çift meclisi var olan meclis tamamen hükümsüz, yetkinin yerele dağıtılması hepten ortadan kaldırılmış durumda. Sayın Öcalan o zaman bir değerlendirmede yapmıştı. (AKP) Bunu kendi hegomonik alanının genişlemesi ya da kurumsallaştırması için yapıyorsa, buna destek vermemiz bunun içinde olmamız mümkün değil demişti. Süreç içinde biz 2,5 yıl daha gidip geldik, bu süre sonunda bunların niyetine dönük çok eleştiren çok karşıdan bakan bir yığın değerlendirme yaptı.  * İktidar neden “Evet” diyemiyor, halen kampanyasını “Hayır diyenlerin teröristliği” üzerine kuruyor?  Binali Yıldırım bir ‘Evet’ tanımı yaptı. Uzay mekiği kullanma kılavuzu gibi bir şey. Karmaşık, anlaşılmıyor. ‘Hayır’ diyenlerden yola çıkarsak Kürdün buna ‘Evet’ demesi için bir sebep var mı? Ayaklarımızın altına aldık dediği milliyetçiliği baş tacı eden ve başat söylem haline getiren bir yeni anayasal önermede Kürt kendisini nerede bulacak? 3-5 kenti haritadan silinmiş, cenazesi günlerce sokakta kalmış, bütün tarihi değerleri ve ulusal kimlik değerleri tarumar edilmiş, seçilmiş iradesi gasp edilmiş, bir yerel seçim yapılmış, yüze yakın belediyede AKP’nin rüyasında göremeyeceği bir çoğunlukla Kürt halkı seçimleri kazanmış ve bunların tamamı yok sayılmış yerine devlet memurları getirilmiş. Kürt baktığı zaman bunların yaptıkları yapacaklarının teminatıdır. Kürt niye ‘Evet’ desin? Aleviler: Kendi inancını küfür yerine kullanan bir zihniyete yaşam biçimlerine alabildiğine müdahaleci, tek inanç tek mezhep bir yaklaşım pratik... Alevi bunun içinde bir rahmet bekleyebilir mi? Kadın, gençlik niye ‘Evet’ desin? Dolasıyla hayır diyenlerin bin tane gerekçesi, ‘Evet’ diyenlerin bir tane mazereti var.