Sistit kadın sağlığını tehdit ediyor

İdrar yollarının iltihaplanmasıyla oluşan ve üreme sisteminde en sık görülen hastalıklardan birisi olan “sistit” erkeklere oranla kadınlarda daha sık görülüyor. SistitÖzel bir hastanenin Üroloji Uzmanı Opr. Dr. Yılmaz Salatan, tedavide geç kalındığı takdirde böbrekleri de etkileyecek biçimde yayılabilen ciddi bir hastalık haline gelen sistitin, idrar kesesi (mesane) ve böbreklerde kalıcı hasarlar bırakabildiğini belirtti. Sistiti harekete geçiren risk faktörleri arasında, çok eşlilik, idrar sondası kullanımı, hamilelik, şeker hastalığı, genital hijyene dikkat edilmemesi, önceden geçirilmiş felç gibi mesane boşalmasını engelleyebilecek durumlar ile yaşlılık ve idrar yolunda çeşitli nedenlerle oluşan daralma veya tıkanmaların yer aldığını ifade eden Salatan, şöyle konuştu: “Normalde üreme organlarının girişinde yaşayan bakteriler, bazen alt idrar yollarını aşarak mesaneye (idrar kesesi) ulaşır. Mesaneye ulaşan bakteriler idrar yoluyla dışarı atılır. Ancak mesaneye gelen bakteri sayısı atılandan fazlaysa, mesanede ve daha sonraki aşamada böbreklerde iltihaplanmaya yol açar.” Belirtiler İdrar yaparken yanma ve sızı, sık idrara çıkma, bazen idrardan kan gelme, ağrının kasıklara ve makat kısmına yayılması, ateş, terleme, yorgunluk, kusma ve bulantı, idrarın kötü kokulu olması, ilişki esnasında hissedilen ağrıların, hastalığın en önemli belirtileri arasında sayılabileceğine işaret eden Salatan, şunları söyledi: “Sistit hızlı ve uygun biçimde tedavi edilirse önemli bir hastalık değildir. Ancak tedavi edilmediğinde kronik ve insan bünyesini zayıf düşüren bir hastalığa dönüşebilir. Sistit, öncelikle kadınların daha sonra da erkeklerin ve çocukların korkulu rüyası halini alan bir hastalıktır. Kadınların yüzde 20’si yaşamları boyunca en az bir kez sistite yakalanıyor. Yeni doğan dönemi hariç idrar yolu enfeksiyonları, kız çocuklarında daha fazla görülüyor. Yeni doğan dönemini hariç tutarsak, 11 yaş altı kız çocuklarda yüzde 3-5, aynı yaş grubundaki erkek çocuklarda yüzde 1 enfeksiyon riski vardır. Yaş ilerledikçe enfeksiyon oranları daha da düşerken, kız çocuklarında erkek çocuklarına göre daha yüksek oranda enfeksiyon riski bulunuyor.” Hastalığın uygun antibiyotik tedavisiyle ortadan kaldırıldığını dile getiren Salatan, kronik enfeksiyonlarda tedavi süresinin uzadığını ancak uygun tedavi ile sistitin belirtilerinin 24 saat içinde kaybolacağını ifade etti. Sistitten korunmanın yolları Hastalığın gidişatının, mikrobun cinsi ve risk faktörlerinin giderilmesine bağlı olduğuna dikkati çeken Salatan, sistitten korunmanın yollarını şöyle sıraladı: “İdrar uzun süre tutulmamalı, böylece mesanedeki bakteriler sık sık dışarı atılmalı. Cinsel ilişkiden sonraki on dakika içerisinde idrar yapılmaya çalışılmalı, bol su içilmeli (günde 8 bardak gibi), kahve, çay, alkol gibi içecekler mümkün olduğu kadar az tüketilmeli. Genital bölgenin uzun süre nemli kalmasına izin verilmemeli, naylonlu, sıkı iç çamaşırlar giyilmemeli, her gün mutlaka iç çamaşırı değiştirilmeli ve pamuklu iç çamaşırları tercih edilmeli.” Hastalığın, çok sık olmamakla birlikte erkeklerde de görülebildiğini anlatan Salatan, sistitin erkeklerde kendini, sık veya acil idrar yapma ihtiyacı, idrar yaparken yanma ve sızı, bulanık, kötü kokulu, bazen kanlı idrar bazen de hafif ateş gibi şikayetlerle belli ettiğini sözlerine ekledi. (AA)