Uykunun en tatlı yerinde kulak yanında pike yaparak insanı çıldırtmanın yanı sıra pek çok tehlikeli hastalık da taşıyabiliyorlar. İşte sivrisinekler yoluyla bulaşan en tehlikeli hastalıklar...
Layşmanyaz hastalığını bulaştıran dişi tatarcık sineğini çıplak gözle görebilmek oldukça zor. Akdeniz ülkelerinde ve tropik ülkelerde yaşayan bu sinek, ülkemizde de büyük bir sorun oluşturuyor. Sadece dişi tatarcık sineği kan emiyor. Erkek veya yumurtlama döneminde olmayan dişi sivrisinekler ise tehlike teşkil etmiyor. Layşmanyaz hastalığının 10’u insanları etkileyen 30 farklı türü var. Köpekler başta olmak üzere pek çok hayvan türü de bu hastalıktan etkileniyor. Belirtiler: yüksek ateş, baş ağrısı, lenf bezlerinde şişme, bitkinlik ve bazı hastalarda kilo kaybı. İlk belirtilerin görülmesi haftalar, hatta aylar alabiliyor.
Hastalık deride, mukozada veya iç organlarda görülebiliyor. Halk arasında en bilini “şark çıbanı” adı verilen ve deride görülen tipi. Deride oluşan yaralar tedavi edilmediğinde bağ doku ve kıkırdak dokuya yayılabiliyor. İç organlarda görülen tipi karaciğer ve dalak gibi organlara saldırabiliyor.
Her yıl dünya çağında yaklaşık 12 milyon kişiyi etkiliyor. Tedavisi mümkün, ancak tedaviye geciktirmeden başlamak gerekiyor. Tedavi edilmediği takdirde ölümle sonuçlanabiliyor. Aşısı bulunmuyor.
Viral kanamalı ve ateşli hastalıklardan biri olan Sindbis, Culex türü sivrisinekler yoluyla bulaşıyor. Genelde Afrika ülkelerinde görülen virüs, geçmişte Avrupa ülkelerinde de gerek insan, gerekse sivrisineklerde tespit edildi.
Belirtiler: grip benzeri semptomlar, kimi zaman 40 dereceyi aşan yüksek ateş
Virüs, hastalığın ilerleyen evrelerinde eklem iltihabına ve deride döküntüye neden oluyor. Hastalarda beyin intihabı (ensefalit) de görülebiliyor. Tedavi edilmediğinde kronikleşebiliyor ya da belirtiler birkaç hafta sonra kaybolabiliyor. Aşısı bulunmuyor.
Sarıhumma virüsü Asya kaplan sivrisineği ve Sarıhumma sivrisineğinin aralarında bulunduğu Aedes türü sivrisinekler aracılığıyla bulaşıyor. Afrika kıtasında 34 ülkede, Orta ve Güney Amerika'da ise 13 ülkede bu hastalığa yakalanmak mümkün.
Bilim insanlarının bulgularına göre hastalık üç farklı şekilde yayılıyor. Sivrisinekler balta girmemiş ormanlarda virüsü bir maymundan diğerine bulaştırıyor. İnsanlarsa burada genelde "yanlışlıkla" sivrisineklerin kurbanı oluyor ve hastalık bu şekilde kentlere taşınıyor. Kentlerde sivrisinekler virüsü bu kez insandan insana bulaştırmaya başlıyor. Gerek maymun, gerekse insanların yaşadığı çayırlık ve ormanlık alanlarda ise virüsün sivrisinekler tarafından maymunlar ve insanlar arasında taşındığı gözlemlenmiş.
Belirtiler: grip benzeri semptomlar, ateş, mide bulantısı, kusma
Hastalık tedavi edilmediği takdirde menenjite, iç organ hastalıklarına ve hatta organ yetmezliğine neden olabiliyor. Aşısı var. Tek doz olarak uygulanan aşı, ömür boyu hastalıktan koruyucu özelliğe sahip.
Dang humması da Asya kaplan sivrisineği ve Sarıhumma sivrisineğinin aralarında bulunduğu Aedes türü sivrisinekler aracılığıyla bulaşıyor. Tayland Asya kaplan sivrisineğinin anavatanı. Hastalık Güneydoğu Asya ülkelerinin büyük bölümünde, Avustralya'nın kuzeyinde, Sahraaltı Afrika ülkelerinde, Orta ve Güney Amerika ile ABD'nin bazı güney eyaletlerinde görülüyor.
Belirtiler: Kas ve eklem ağrıları, baş ağrısı, ateş
Hastalığa birden fazla kez yakalanmak mümkün. İkinci enfeksiyon ilkinden çok daha ağır seyrediyor. Her yıl dünya çapında 96 milyon kişiyi etkileyen Dang humması, sivrisinekler yoluyla en sık bulaşan hastalık. Virüse karşı bir aşı mevcut, ancak aşı kimi zaman ölümle sonuçlanabilen reaksiyonlara yol açabiliyor. Bu nedenle aşının sadece hastalığın sık görüldüğü bölgelerde ve hastalığı bir kez geçirmiş 9 yaşından büyük çocuklara uygulanması öngörülüyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) aşıyı sadece nüfusunun yüzde 70'inden fazlası Dang humması antikoruna sahip ülkelerde kullanılmasını öneriyor.
Zika virüsü de yine Sarıhumma sivrisineği (Aedes aegypti) ve Asya kaplan sivrisineği (Aedes albopictus) ve yoluyla bulaşıyor. Afrika kıtasındaki tropik bölgelerde, Orta ve Güney Amerika'da, ABD'nin Florida ve Teksas eyaletlerinde, ayrıca Tayland, Vietnam ve Filipinlerin aralarında olduğu Güneydoğu Asya'nın bazı bölgelerinde görülüyor. Zika virüsü 2015'te Brezilya'da pek çok çocuğun mikrosefali (baş çevresinin standart ölçülerden küçük olması) denilen bir gelişim bozukluğu ile dünyaya gelmesiyle adını duyurmuştu. Hamileliğinin ilk üç ayındaki kadınlar bu nedenle özellikle tehdit altında bulunuyor. Virüs bulaştığı her beş kişiden sadece birinde çeşitli semptomlara neden oluyor.
Belirtiler: Deride döküntü, bağdoku iltihabı, kas ağrısı ve ateş. Semptomlar genellikle kendiliğinden kayboluyor. Bilim insanları bir aşı üzerinde çalışıyor.
Bu virüs yaşlılar veya bağışıklık sistemi zayıf düşmüş kişiler için tehlikeli olma potansiyeline sahip. Bu kişilerde menenjit veya kalp kası iltihabına (miyokardit) yol açabiliyor. Virüs normalde Afrika ve Asya ülkelerinde görülüyor. Ancak Bilim insanları virüsü Güney Fransa, ABD ve Kanada'da da tespit etti. Son dönemde İtalya, Yunanistan ve diğer bazı Güneydoğu Avrupa ülkelerinde de rastlanan ölümcül virüs şimdiden burada da can aldı.
Belirtiler: titreme, yüksek ateş, baş ağrısı, baş dönmesi, ilerleyen evrelerde deride döküntü
Belirtiler virüsün bulaştığı beş kişiden sadece birinde görülüyor. Aşısı bulunmuyor.
Chikungunya virüsü Afrika'nın güneyi ve doğusu, Hint alt kıtası, Hint Okyanusu'ndaki adalar ve Güneydoğu Asya'da görülüyor.
Belirtiler: ateş (yaklaşık 3 gün sürüyor), eklem ağrısı (1-2 hafta sürüyor), bazı hastalarda deri altında kaşıntıya neden olan ve toplu iğne başı büyüklüğünde kanamalar, burun kanaması gibi mukoza kanamaları
Kalıcı hasara neden olmuyor. Hastalığı bir kez geçirmek ömür boyu bağışıklık sağlıyor.
Sıtma, tropikal hastalıkların belki de en çok bilineni. Her yıl dünya çapında yaklaşık 1 milyon kişi sıtma nedeniyle hayatını kaybediyor. Anofel türü sivrisinekler yoluyla bulaşan hastalığa, plasmodium adı verilen tek hücreli bir parazit neden oluyor. Dünya üzerinde yaşayan insanların yüzde 40'ı sıtma hastalığının görüldüğü bölgelerde yaşıyor.
Belirtiler: tekrarlayan ateş, baş ve eklem ağrısı, terleme, titreme, ishal
Sıtma sinir sisteminde ağır hasara neden olabiliyor. Halen güvenilir bir aşısı olmasa da sıtmayı önlemek için bazı ilaç uygulamaları mevcut.
Bu hastalıklardan korunmak için:
Sivrisinek kovucu sprey ve cibinlik kullanın, tüm vücudu örten açık renkli giysiler giyin ve güvenli bir aşısı olanlara karşı aşılanın.
Gudrun Heise
© Deutsche Welle Türkçe