T24 Dış Haberler
Türkiye'de gündem durmadan değişse de, Suriye iç savaşının başladığı 2011 tarihinden beri ülkenin alışılan konu başlıklarından biri 'sığınmacılar'. Siyasetçiler, yaşanan olaylar, geleneksel veya sosyal medya zaman zaman sığınmacılar gündemini bu yoğun ajandanın tepesine taşıyabiliyor.
Türkiye hızla bir seçim yılına doğru giderken, 'sığınmacılar' başlığının partiler için de ayrı bir önemi var; birçok ankete göre partilerin sığınmacı politikaları, önümüzdeki seçimlerde seçmen davranışını direkt olarak etkileyecek.
Türkiye'yle ilgili olarak haftalık İngilizce haber bültenleri hazırlayan Turkey Recap'ten Gonca Tokyol, siyasi partilere sığınmacı politikalarını sordu. Yanıt veren partilerin temsilcileri şunları söyledi...
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun geçen ay Maltepe mitinginde "Sığınmacıları geri göndereceğiz" söylemi büyük alkış almıştı. CHP Genel Başkan Başdanışmanı ve İstanbul Milletvekili eski büyükelçi Ünal Çeviköz'e göre ise geri gönderme sürecinin tamamen gönüllü olarak yapılması gerekiyor.
Turkey Recap'e yaptığı açıklamalarda Çeviköz, CHP'nin sığınmacıları geri gönderme planının Suriye'de yaşanabilir hayat şartları sağlamaktan geçtiğini ifade etti.
"Altyapı yatırımları yapılacak, eğitim; sağlık ve iş imkanları yaratacağız" diyen Çeviköz, "Suriye'de iş imkanları yaratacak Türk iş insanları için teşvikler olacak" ifadelerini kullandı.
Çeviköz, geri gönderme sürecinde uluslararası kamuoyu ile de yakından çalışılması gerektiğini belirtti; Avrupa Birliği ile yeni bir anlaşma yapılabileceğini ve Şam'la bir diyalog kanalı açılabileceğini vurguladı.
Eski diplomat, "İktidar değiştiğinde Suriyeli sığınmacıların planlı, organize ve onurlu şekilde dönmesi için gerekli adımlar özenle atılacaktır" diye konuştu.
DEVA Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı eski büyükelçi Abdürrahman Bilgiç, "Sığınmacılar geri gönderilmeli mi?" sorusuna direkt bir cevap verdi: "Evet".
Bilgiç, "Yükü tüm tarafların paylaşacağından emin olacağız. Ana hedefimiz Suriye'yi güvenli bir ülke haline getirip geçici koruma gerektiren şartları oradan kaldırmak; böylece Suriyelilerin geri dönmesini sağlamak" dedi.
Sığınmacılara sağlanan mali yardım konusunda da Bilgiç, "Eğer sığınmacılar üçüncü bir ülkeye gidene veya kendi ülkelerine dönene kadar yükü ve sorumluluğu paylaşabilirsek yardım devam edebilir. Ancak bu insanların sadece yardımla yaşadığı bir sistem kabul edilemez" diye konuştu.
Bilgiç, insan kaçakçılığı ve yasa dışı sınır geçişlerinin de durdurulması gerektiğini vurguladı.
Saadet Partisi, sığınmacıların ülkede kalmasına en sıcak yaklaşan partilerden.
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Fatih Aydın, "Sığınmacıların burada olmasının bir nedeni var ve bu insanlar güvenlikleri için endişeli" dedi.
Saadet'in de Suriyelilerin ülkelerine dönebilmesi için gerekli şartları sağlamayı ve geri dönüşleri gerçekleştirmeyi hedeflediğini vurgulayan Aydın, "Bizim hedefimiz sığınmacıların gidişini maksimize etmek ve kalanların entegrasyonunu sağlamak" diye konuştu.
Öte yandan Aydın, Türkiye'de doğan sığınmacı çocukları bulunduğuna ve bazı Suriyelilerin Türk vatandaşlarıyla evlendiğine dikkat çekerek, "Kimse bunları geri gönderemez" dedi.
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Başçı da hem Suriyeli, hem de diğer sığınmacıların ülkelerine geri gönderilmesi gerektiğini ifade etti.
Başçı, iktidar olması durumunda partisinin sınır güvenliğini sağlayacağını ve gönüllü sınır dışı uygulamasına başlayacağını ifade etti.
Başçı, "Bazı illerde Türkten çok sığınmacı var" dedi ve sığınmacıların kamplarda yaşaması gerektiğini belirtti: "Bu insanlar gözetim altında tutulmadan şehirlerde takılamamalı. Esenyurt gibi bölgelerde her gün sorunlar meydana geliyor".
Bu hafta görevinden istifa eden eski Memleket Partisi genel başkan yardımcısı Gaye Usluer de sığınmacıların geri gönderilmesini desteklediklerini ifade etti.
Usluer, "Türkiye'nin Suriye İç Savaşı'nda taraf olması iki ülke arasında diyalog formasyonuna zarar veriyor. Önceliğimiz Şam'daki büyükelçiliği açmak ve sığınmacı sorununu iki ülke arasında konuşmak" dedi.
Sığınmacıların yasa dışı seviyede düşük ücretlerle çalıştırıldığına dikkat çeken Usluer, bu sorunun hızlıca çözülmesi gerektiğini çünkü işsizliğin zaten yüksek olduğu bir ülkede haksız rekabet yarattığını dile getirdi.
Yardımın uluslararası anlaşmalara uygun şekilde sürmesi gerektiğini vurgulayan Usluer, Memleket Partisi'nin zorunlu geri göndermelere karşı olduğunu dile getirdi.
EMEP'e göre savaşın devam ettiği Suriye'ye veya Taliban'ın iktidarda olduğu Afganistan'a sığınmacıların geri gönderilmesi kabul edilemez. EMEP'in göç ve göçmenler ofisinden Aysel Ebru Ökten, sığınmacıların sadece "ciddi bir suç işledikleri taktirde" ülkelerine geri gönderilebilmesi gerektiğini belirtti.
Ökten, "Suriyelilerin geçici statüsü 11 yıldır yürürlükte; buna son verilmeli. Geçici koruma statüsü kaldırılmalı ve isteyenlere vatandaşlık verilmeli" dedi. Öte yandan Ökten, sınır geçişleri için uluslararası denetimin bulunduğu bir gözlem mekanizması gerektiği görüşünü sundu.
Sol Parti Başkanlar Kurulu Üyesi Önder İşleyen, Türkiye’deki sığınmacıların geri gönderilip gönderilmemesi gerektiğine ilişkin soru karşısında Turkey Recap’e “Bu soru problemin kaynağını ve çözümünü kapsıyor” yanıtını verdi.Sol Parti için odaklanılması gereken noktanın sığınmacıların geleceğini dış ve iç politikada pazarlık aracı hâline getirmek yerine “Suriye’nin yok edilişini sonlandırmak” olduğunu söyleyen İşleyen, “Sığınmacılar bugün yaşadığımız ekonomik krizden ve bunun sonucu olan yüksek fiyatlar ve yoksulluktan sorumlu değil. Geri dönüşler ancak uluslararası kurumların himayesi altında barış ve insani koridorlar oluşturulduğunda mümkün olabilir” dedi.Türkiye’de ciddi bir sayıda savaş suçlusu da bulunduğunu belirten İşleyen, “Herkesin statüsünün sınıflandırılması gerekiyor. Savaş suçluları, IŞİD, El Nusra mensupları ve cihatçı çeteler belirlenmeli ve sınır dışı edilmelidir” dedi.İşleyen, Sol Parti için sorunun çözümlerinden birinin de Avrupa Birliği ile Geri Kabul Anlaşması’nın sonlandırılması olduğunu söyledi.
Vatan Partisi Genel Sekreteri Özgür Bursalı, Turkey Recap’e yaptığı açıklamalarda mevcut durumun tek sorumlusunun “ABD emperyalizmi” olduğunu söyledi. Zafer Partisi’nin Suriye’deki duruma ilişkin değerlendirmesini paylaşan Bursalı, “Türkiye derhal Suriye ile çalışmaya başlamalıdır. PKK/YPG ve diğer ABD liderliğindeki terörist örgütlerin Suriye’nin kuzeyinde bir yeri olmamalıdır” dedi.
Bursalı, Zafer Partisi’nin kendi hesaplamalarına göre iktidara gelmeleri ve Suriye’yle diyalog kurmaları durumunda Suriyelilerin üç ay içinde ülkelerine dönecek koşullara sahip olacağını öngördüğünü söyledi.Bursalı, “Liderimiz Doğu Perinçek, 2015’te Beşar Esad’la görüştü. Hâlâ Suriye devletiyle çok yakın ilişkilerimiz var” dedi.