ABD'nin gizli internet gözetlemelerini ortaya çıkartan Edward Snowden, Amerikan istihbaratının Washington ile New York’ta görevli Avrupa Birliği diplomatik temsilciliklerine böcek denilen cihazlar yerleştirip dinlediğini iddia etti. Snowden dinlenen ülkeler arasında Türkiye'nin de olduğunu söyledi.
Edward Snowden, kaçak olarak bulunduğu Moskova Havalimanı terminalinde Alman Spiegel dergisi muhabirleriyle görüştü.
ABD Ulusal Güvenlik Ajansı NSA’nın taşeron bir firmasında çalışırken Hong Kong’a kaçan Edward Snowden’ın sızdırdığı çok gizli belgeler, Amerikan istihbaratının dinleme faaliyetlerinde “dost-düşman ayırmadığını” ortaya çıkardı.
Der Spiegel dergisinin haberine göre Snowden’ın sızdırdıkları arasında bulunan Eylül 2010 tarihli ‘çok gizli’ damgalı bir belge, NSA’nın Washington ve New York’taki Avrupa Birliği temsilciliklerini izlediğini ortaya koydu. Belgeye göre AB temsilcilikleri ‘hedef’ olarak adlandırıldı düzenli olarak takibe alındı.
Der Spiegel’in bugün çıkacak sayısında ayrıntısı yer alacak haberin Hürriyet gazetesinde Murat Tosun imzasıyla yayımlanan satır başları şöyle:
Ajanlar AB’nin New York’taki BM ofisi ve Washington’daki diplomatik temsilciliğine ‘böcek’ denilen dinleme cihazları yerleştirdi.
NSA ayrıca temsilciliklerin kapalı devre kamera ve eternet ağına da sızdı, ofislerin bilgisayar ağlarına casus program yerleştirdi.
NSA’nın dinleme operasyonundan, Almanya’daki binlerce kamu ve özel sektör kuruluşu da nasibini aldı. NSA, her ay Almanya’da en az 500 milyon telefon konuşması, e-posta yazışmaları veya SMS mesajlarını takip etti. NSA’nın en çok aktif olarak casusluk yaptığı AB ülkesi Almanya oldu.
Beş yıl önce Brüksel’deki AB karargâhını karıştıran dinleme skandalının arkasında da NSA vardı. O tarihlerde AB güvenlik uzmanları AB Bakanlar Konseyi ve Avrupa Konseyi’nin bulunduğu Justus Lipsius binasında telefonların dinlendiğini ortaya çıkarmıştı.
Amerikalılar geçen yıl Noel gecesi Almanya’da 13 milyon telefon görüşmesini değerlendirmeye alıp kayıtlara geçirdi.
En çok telekulak olayı ise 7 Ocak 2013’te gerçekleşti. O gün Amerikalılar, Almanya’da yapılan 60 milyona yakın telefon görüşmesini inceledi.
NSA ajanları Aynı dönemde ise Fransa’da günde ortalama 2 milyon görüşme değerlendirdi.
“İddialar karşısında şoke olduğunu” bildiren Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz "İddialar doğruysa, AB ile ABD arasındaki ilişkilere çok yönlü etkisi olacaktır. AP adına ABD yönetiminden eksiksiz açıklama talep ediyorum" açıklaması yaptı. Almanya Adalet Bakanı Sabine Leutheusser ise “Kullanılan yöntem Soğuk Savaş sırasında düşmanlarımızın kullandığı yönteme benziyor” diyerek tepkisini dile getirdi. ABD ise AB’ye diplomatik yollardan cevap verileceğini duyurdu.
Öte yandan, İngiliz The Guardian gazetesi, Snowden’ın sızdırdığı belgeye dayandırdığı özel haberinde, ABD’nin dinlediği ülkeler arasında çok sayıda Ortadoğu ve Avrupalı müttefikin yer aldığını öne sürdü. Bu ülkeler arasında Avrupa’da Fransa, İtalya, Yunanistan; Asya’da Japonya, Güney Kore ve Hindistan; Kuzey Amerika’da Meksika yer alıyor. Listede elçiliği dinlenen bir diğer ülke ise Türkiye olarak göze çarpıyor. Eylül 2010 yılına ait olan listede, İngiltere, Almanya ve diğer Batı Avrupa ülkeleri ise yer almıyor.
The Guardian'ın haberinde, ABD’nin kullandığı dinleme yöntemlerine de değinildi. 2007 yılına ait bir bilgide, NSA’nın Washington'daki AB elçilikleri için ‘şifrelenmiş faks makinalarını içeren' bir yöntem kullandığı belirtildi. ‘Dropmire’ kod adı verilen yöntemde, böcek yerleştirilen faks makinelerinin Avrupa’nın başkentindeki dışişleri temsilciliklerine faks gönderilmesinde kullanıldığına değiniliyor.
The Guardian, ABD’nin AB merkez binasını hedef alan böcek operasyonunun kod adının ‘Perdido’ olduğunu belirtti. Washington’daki 90 kişilik AB heyetini dinlemek için NSA’nın iki böcek ve bir anten kullandığı ifade edildi.
Gazete, Snowden tarafından açıklanan belgelerde ortaya çıkan casusluk eylemlerinin sadece SA’ya özgü olmayabileceğini, FBI ve CIA’i de kapsıyor olabileceğini belirtti.
Haberde casusluk operasyonlarına ait diğer kod isimlerine de yer verildi.
Fransa’nın AB ve Washington elçilikleri için sırasıyla ‘Blackfoot’ ve ‘Wabash’; İtalya’nın Washington elçiliği için ‘Bruneau’ ve ‘Hemlock’; Yunanistan’ın AB ve Washington elçiliği için sırasıyla ‘Powell’ ve ‘Klondyke.’
23 Haziran’dan beri Rusya başkenti Moskova’nın Şeremetyevo havalimanı “E” terminalinde sıkışıp kalan Edward Snowden’ın akıbeti belirsizliğini koruyor. Kaçak teknisyene siyasi sığınma sözü veren Latin Amerika ülkesi Ekvador da geri adım attı. ABD Başkanı Joe Biden’ın telefonla arayıp Snowden’a kucak açmamasını istediği Ekvador Devlet Başkanı Rafael Correa, “Biz bundan böyle bu kişinin akıbeti hakkında hiçbir açıklama yapmayacağız. Ülkemize bir şekilde giriş yaparsa ancak o zaman sığınma talebini ele alabiliriz. Bu arada İngiltere’deki Londra büyükelçiliğimizin Snowden adına çıkardı seyahat belgesinin de geçersiz olduğunu ilan ediyoruz. Londra’daki elçimiz başına buyruk davranarak bu hususta yönetmeliklere uymadığı için de cezalandırılacaktır. Kaçak kişinin kaderi şu anda Rusya’nın elinde” dedi.
Ekvador’un açıklaması üzerine Rusya Devlet Başkanı Sözcüsü Dmitriy Peskov de şunları söyledi:
"Snowden akıbet bizim problemimiz değil. Onu nasıl bir gelecek beklediğini biz belirlemiyoruz. Çünkü meseleyle ilgilenmiyoruz. Başkan Putin’in söylediği gibi bu kişi Rusya sınırından ülkemize girmiş değil. Yani Rusya Federasyonu hukuk alanı içinde bulunmuyor. Bay Snowden bir an önce nereye gitmek istediğini kararlaştırırsa hem kendisi, hem bizim için çok daha iyi olur."