Dr. Chris van Tulleken "İlaçları Bırakan Doktor" programının yapımcısı
Hayatta olduğumu en çok kış vakti, soğuk suya daldığımda hissederim. Soğuk suyla temasın yarattığı şok, kontrol edilemez bir nefes alma ihtiyacını beraberinde getirir, o an hızla suya girerim.
Suyun altında ise yoğun bir yanma hissinin yanında, onca senedir bu sporu yapmama rağmen, az da olsa bir panik hissine kapılırım. Ama zihnimdeki huzursuz ve olumsuz diyaloglar da tamamiyle o anda kesiliverir.
İki dakika sonra, bedenimle suyun sıcaklığı eşitlendiğinde, rahatlamaya başlarım, nefes alış verişlerim de yavaşlar. Kısacık bile yüzsem, saatlerce mutlu hatta günlerce sakin kalabilirim.
Düzenli olarak bunu yapan pek çok kişi gibi soğuk suda yüzmeyi çok seviyorum ama aynı zamanda ruh sağlığına faydası olduğuna inanıyorum.
İngiliz tıp dergisi British Medical Journal da kısa süre önce soğuk suda yüzmenin depresyon tedavisinde etkili olabileceği yönünde bir makaleye yer verdi.
2016'da BBC'de yayınlanan "İlaçları Bırakan Doktor" dizisinde 17 yaşından beri antidepresan kullanan 24 yaşındaki Sarah'nın öyküsünü paylaşmıştım.
Ergenliğe girer girmez depresyon semptomlarını yaşamaya başlayan Sarah, tanıştığımızda zihnini "kimyasal bir sis bulutuna" çevirdiğini söylediğini antidepresanları bırakmaya uğraşıyordu.
Yüzmeyi seviyordu. Kendi deneyimimden hareketle bu konuyu Portsmouth Üniversitesi'nden bilimadamları Prof. Mike Tipton ve Dr. Heather Massey'e açtım.
Ayrıca anestezi uzmanı Dr. Mark Harper'a da Sarah'ın tedavi amaçlı soğuk suda yüzmeyi denemesinin bilimsel bir temeli olup olamayacağını danıştım.
Açık havada egzersiz yapmak ve grup halinde yüzmek depresyon ve anksiyetenin semptomlarını azaltabilir. Ama Portsmouth'daki uzmanlar, soğuk suyla temas etmenin de ayrı bir etkisi olduğu inancında. Üstelik bunu hayli akla yatkın bir teoriyle açıklamak mümkün.
Soğuk suya girmek, stres tepkisini tetikliyor: Bu, bir dizi potansiyel tehditle başetmek için insan vücudunun ürettiği ve milyonlarca yılda evrimleşmiş bir dizi fizyolojik ve hormonal reaksiyon demek.
Örneğin bir hayvanın saldırısı, soğuk suya atlamak ya da sınava girmek insan bedeninde benzer tepkileri açığa çıkarıyor. Kalp atışları, kan basıncı ve nefes alma oranı artıyor ve vücut, stres hormonu üretmeye başlıyor.
Ama 15 santigrat derece ya da daha az sıcaklıkta suya bir kaç kez dalarsanız, stres tepkisi azalıyor. Bununla beraber, azalan tek şey soğuk suya gösterdiğiniz stres tepkisi değil.
Prof. Tipton ve Dr. Massey soğuk suda yüzmenin ayrıca, belli bir yükseklikte egzersiz yapmanın yarattığı strese vücudun verdiği tepkiyi de ortadan kaldırdığını ortaya koydu.
"Çapraz adaptasyon" denen bu durumda, bir stres türü, vücudun başka bir stres türüne adapte olmasını sağlıyor.
Depresyon ve anskiyeteyle modern yaşamın getirdiği, fiziksel ve fizyolojik sorunlara karşı gelişen kronik strese eşlik eden inflamasyon (yangı, iltihap) arasında ilişki olduğuna dair kanıtlar, her geçen gün artıyor.
Çapraz adaptasyon sayesinde, soğuk suda yüzmek belki de hem kronik stres tepkisini hem de inflamasyonu ve pek çoğumuzu etkileyen ruh sağlığı sorunlarını azaltmamıza yardımcı olabilir.
Teori sağlam olsa da kanıtlar şimdilik sadece kişisel deneyimlere dayanıyor.
Soğuk suda yüzenler, bu deneyimin faydalarını saymakla bitiremiyor, asla hastalanmadıklarını ve kışın kalorifer kullanmadıklarını söylüyorlar. Pek çoğu, büyük bir üzüntü yaşadıklarında ya da yakınlarını kaybettiklerinde dahi, suya girince huzur bulduklarını hatta mutlu olduklarını anlatıyor.
2006 yılından bu yana, dağıtılan antidepresan reçetelerinin sayısı ikiye katlandı. Pek çok kişi yıllarca kullansa da bu ilaçların etkisi tartışmalı.Depresyonun farklı sebepleri üzerine yeni çalışmalara ihtiyaç olduğu bir gerçek.
Sarah yüzmeye başlayalı iki yılı geçti ve hala hiçbir ilaç kullanmıyor. "Hayat güzel. Terapiye devam ediyorum ama yüzmeyi asla bırakmayacağım" diyen Sarah, en zor anlarında yüzerek çözüm bulduğunu da ekliyor.
UYARI: Doktorunuza danışmadan lütfen antidepresanlarınızı ya da ilaçlarınızı kullanmayı bırakmayın.