T24 - Hacettepe Üniversitesi, 2001 ylında yapılan araştırmayı geçen sene yeniledi ve durum daha da kötü çıktı. Ankara sokaklarında satılan sütlerde 100 binden fazla bakteri tespit edildi; normal sınır ise 500. Hacettepe Üniversitesi, gıda işleme ve paketleme çözümleri şirketi Tetra Pak'ın desteği ile Ankara'da açıkta satılan sütlerle ilgili bir araştırma yaptı. 2001 yılındaki araştırmanın yenilendiği çalışmada, 10 yıllık dönemde bir iyileşme kaydedilmezken, kötüye gidiş olduğu saptandı. Açıkta satılan sütün 1 mililitresinde, tifo, dizanteri ve brusella gibi bulaşıcı hastalıklara neden olan 100 binden fazla bakteri tespit edilirken, kabul edilebilir oranın 500 bakteri olduğu belirtildi. Ayrıca, mikroptan arındırmak için yapılan kaynatmanın da, sütün besin değerleri yüzde 50 ile 90 oranında azalttığı vurgulandı. Hacettepe Üniversitesi'nin araştırması, "Ankara Piyasası'nda Satılan Sütlerin (UHT, Pastörize, Sokak Sütü) Mikrobiyolojik ve Besin Değeri Açısından Değerlendirilmesi'' başlığı taşıyor. 21 Mayıs Dünya Süt Günü öncesi açıklanan araştırmayı, kamuoyuna HÜ Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı, İnfeksiyon Hastalıkları Ünitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal ve HÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tanju Besler duyurdu. BESİN DEĞERİ DÜŞÜK Açıklamaya göre, yüksek oranda su ve nişasta karıştırılan sokak sütlerinin besin değerleri olması gereken değerlerin oldukça altında belirlenirken, UHT ve pastörize sütlerde zararlı bakterilere rastlanmadı. Açık sütün vitamin değerlerinin, uluslararası kabul edilmiş besin kompozisyon cetveline ve ısıl işlem geçirmiş süte göre çok düşük olduğu da belirlendi. 150 ÖRNEK İNCELENDİ Açıklamada yer alan bilgiye göre, Ankara piyasasında satılan, işlem görmüş UHT ve pastörize sütler ile sokakta satılan sütlerin besin değeri ve mikrobiyolojik açıdan değerlendirildiği araştırmada 150 örnek incelendi. KABL EDİLEBİLİR RAKAM 500 AMA... Uluslararası standartlarda 1 mililitre sütte kabul edilebilir bakteri miktarı 500 iken, araştırma kapsamında incelenen açık süt örneklerinde bu sayının 100 bine kadar yükseldiği belirlendi. EK BAKTERİLER GÖZLENDİ 2001 yılındaki araştırmayla kıyaslandığında 2010 araştırma sonuçlarına göre açık sütlerdeki mikrobiyolojik tablonun daha kötü olduğunu belirten Prof. Dr. Serhat Ünal, şu değerlendirmede bulundu: ''2001 ve 2010 yıllarında topladığımız tüm sokak sütü örneklerinde kabul edilemeyecek miktarlarda bakteri (E. coli, Klebsiella spp., Enterobacter spp., Citrobacter spp., Proteus spp., Serratia spp.) tespit edildi. Hatta 2001 yılında rastlanmayan ek bakteriler de gözlendi. Koliform bakterilerin çiğ sütlerin yapısında bulunması o sütün bağırsak orijinli bir kaynakla temas ettiğini ve bu süt içerisinde her türlü hastalığa neden olabilecek mikroorganizmaların bulunabileceğini gösteriyor. Bu sütler kesinlikle tüketilmemeli, insan sağlığı için çok büyük tehdit oluşturuyor. Alınan tüm önlemlere ve uyarılara rağmen 10 yıllık süreçte sokakta satılan sütlerde hijyen koşullarında hiçbir düzelmenin olmadığını gördük.''
KUTU SÜT TÜKETİN Prof. Dr. Ünal, besin değeri ve sağlık açısından uygunluğu bilimsel olarak da ispatlanan, ısıl işlemden geçirilmiş pastörize ve UHT (kutu) sütlerin tüketimini önerdi.
''KAYNATILMASI BESİN DEĞERİNİ DÜŞÜRÜYOR'' HÜ Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tanju Besler de araştırma sonuçlarına göre incelenen 108 sokak sütünden 34'ünde istenmeyen maddelerin bulunduğunu belirterek, 2001 ile 2010 yılları kıyaslandığında katkı maddeleri nedeniyle besin değerindeki düşüşün yüzde 55 oranında daha sık görüldüğüne dikkati çekti.
Besler, sokaktan alınan sütü mikroplardan arındırmak için 90 ile 95 derecede 10-15 dakika kaynatmanın mikropların tamamını öldürebileceğini ancak sütün kaynatılınca içindeki vitaminler başta olmak üzere besin değerlerinin yüzde 50 ile 90 oranında azaldığını vurguladı.