Soma faciasının gölgesinde 19 Mayıs

Atatürk ’ün Samsun’da bağımsızlık ateşini yaktığı 19 Mayıs 1919’un 95’inci yıldönümüne Soma’daki kayıplar damgasını vurdu. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı, anma törenleriyle sınırlı olacak. Soma’da yitirilen madencilerin anısına saygı gereği kutlama törenleri yapılmayacak. Başbakanlığın geçen hafta yayınladığı genelge doğrultusunda sadece illerde Atatürk anıtlarına çelenk konulacak. Gençlik Haftası kapsamında daha önce planlanan şenlik, konser, eğlence ve kutlamalar yapılmayacak.

Soma acısı devlet zirvesinin 19 Mayıs mesajlarına da yansıdı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve siyasi liderler mesajlarında öncelikle Soma kayıplarını andı.

Araştırın üretin sorgulayın

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül: “Bir taraftan milli bayramımızın gururunu yaşarken diğer taraftan da Soma’da meydana gelen maden faciasının acısını yüreğimizde hissediyoruz. Büyük Atatürk’ün Samsun’a çıkışı, vatanın kurtarılması ve milletimizin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşaması amacıyla atılan tarihi bir adımdır. Evrensel değerlerin ışığında; sorunların çözüleceğine, sıkıntıların aşılacağına ve eksikliklerin giderileceğine olan inancımı belirtmek isterim. Türkiye’yi ileri götürecek, bugünkünden çok daha yüksek seviyelere taşıyacak güç, genç nüfusumuzdur. Onların yüksek ideallere sahip, özgür düşünceli, milli ve manevi değerlerine bağlı, yenilikçiliğin peşinde koşan, sadece tüketen değil, araştıran, üreten, teknolojiyi iyi kullanan ve yeni buluşlar geliştiren nesiller olmalarını amaçlıyoruz. Gençlerimizin sorunlarının çözümü; onların beklentilerini karşılamayı, ihtiyaçlarını dikkate almayı; onları anlamayı, görüşlerine değer vermeyi gerektirmektedir. Daha çok okuyarak, araştırarak, sorgulayarak, karşılaştırmalar yaparak doğruya ulaşmaya, yeni şeyler öğrenmeye gayret göstermelisiniz.”

Enerjimizi eğitim ve kalkınmaya harcamalıyız

Meclis Başkanı Cemil Çiçek: “Soma’da kaybettiğimiz madenci kardeşlerimiz yüreğimizi kanatmış, bütün yurdumuzu yasa boğmuştur. Bundan dolayı sonsuz keder içindeyiz. Bütün milletimizi yasa boğan bu faciadan, devlet ve millet olarak gerekli dersleri çıkartacağımıza inanıyorum. Bu topraklarda hasretlerimiz, özlemlerimiz, gözyaşlarımız ve dualarımız vardır. Güzel yurdumuzu sevgi çiçekleri ile donatıp, gençlerimizin eğitim seviyesini yükseltir ve meslek sahibi yapabilirsek, ülkemizin ve insanımızın geleceğine ilişkin ümidimiz daha da artacaktır. Bunun için enerjimizi kavga, çekişme ve terör gibi sorunlar yerine eğitim ve kalkınmaya harcamalıyız.”

‘İstikbal mücadelemiz sürüyor’

Başbakan Erdoğan: 19 Mayıs 1919’da canlanan milli ruh, yolumuzu aydınlatmaya devam etmektedir. O gün nasıl ki istiklalimiz için büyük bedeller ödenmiş ise, bugün de istikbalimiz için büyük bedeller ödenmekte; istikbal mücadelemiz, şehitlerimizden aldığımız güç ve ilhamla tıpkı istiklal mücadelemiz gibi azim ve kararlılıkla sürdürülmektedir. Gençlerimizin kendilerini her türlü istismardan korumaları, her geçen gün büyük bir hızla değişen ve dönüşen dünyayı takip etmeleri, milli değerlerimize bağlı, şuurlu ve özgür düşünceli nesiller olarak yetişmeleri, istiklalimiz, istikbalimiz ve istikrarımız bakımından hayati bir öneme sahiptir. Geleceğimizin mimarı olan gençlerimiz, inanıyorum ki Türkiye’yi eşitlik, adalet, insan hakları, demokrasi ve hukuk devleti temelinde inşa edecek, daha müreffeh bir ülke için gayret göstereceklerdir.

‘Bu halk karanlığı yener’

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: “Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkışının 95’inci yılını, adına yakışır şekilde coşkuyla, şölen havası içinde şarkılarla, türkülerle, gençlerimizin heyecan, sevinç, mutluluk dolu hareketleri ve sevinç çığlıklarıyla kutlayamıyoruz. Çünkü, yüreğimiz yanık. Kömür karasından daha kara ihmallerin, sorumsuzlukların neden olduğu kapkara günler yaşadık, yaşıyoruz. Ama, tarihimiz tanıktır ki, her karanlığı aydınlık takip eder ve kapkara karanlığın en yoğun olduğu an, aydınlığa en çok yaklaşılan andır. Çünkü Mustafa Kemal Samsun’a çıkarken dosta düşmana, yedi düvele ve onların içimizdeki uzantılarına gösterdi ki, el ele, kol kola, omuz omuza veren, yılgınlığa kapılmayan, ırk, din, dil, inanç ve cinsiyet farkı gözetmeksizin ayağa kalkan halk yenilmez.”