Daha önce özel televizyon kuruluşlarının olağanüstü dönem yayınları ile ilgili geniş yasak kararları alan hükümet, şimdi de özel radyo kanallarına el attı. Yayımlanan son KHK ile özel radyolar artık kendi vericilerini kuramayacak. Sermayesinin en az yarısı devlete ait olan bir şirket, tüm özel radyo vericilerini elinde tutacak. Yaklaşık 800 özel radyo kanalı; şirketin daha sonra hazırlanacak olan ana sözleşmesine uygun olarak yayınına devam edecek veya "Kapasite yetersizliği" gibi gerekçelerle kapatılabilecek. Öte yandan daha önce yayımlanan KHK’larla kapatılan özel televizyon ve radyo şirketlerinin devlete geçen lisansları, frekansları, kameralarından, montaj makinelerine tüm malları TMSF’ye ya da kayyım yönetimine aktarılacak. Bu mal varlıklarının TMSF ya da kayyım eliyle başka şirketlere satılmasının önü açılacak.
Cumhuriyet'ten Sinan Tartanoğlu'nun haberine göre, Bakanlar Kurulu’nun çıkardığı son OHAL KHK’sı ile birlikte yapılan düzenleme ile Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Yasa’da kapsamlı değişiklikler yapıldı.
Buna göre, özel televizyon ve radyo yayın kuruluşlarının tek bir anten üzerinden yayın yapmasının koşulları değişti. Daha önce bu amaçla kurulan Anten AŞ işlevsiz hale getirildi. Tek antenden yayın yapma hakkı kamuya devredildi. Kamunun vericilerin tamamını elinde tutması sağlandı. Ancak bu şirketin hisselerinin yarısının veya tamamının devlete, kalan hisselerinin de devletin belirlediği özel kişilere ait olmasının önü açıldı. Özel televizyon kanallarının birçoğu karasal yayın yapmadığından, düzenlemenin özel radyo kanallarına yönelik olduğu ifade edildi.
Anten şirketinin yüzde 50’lik kamu payının veya tamamının PTT’ye ait olacağı ifade edildi. Daha önce kamu hisseleri Türkiye Varlık Fonu’na devredilen PTT’nin, özel radyo kanallarının frekans tahsisini sağlayacağı ve iletim hizmetini sunacağı belirtildi. Düzenleme ile özel radyo kanalları kendi vericilerini kuramayacak. Radyo vericileri devletin “tekel”inde toplanacak. Muhalif radyo yayınları, örneğin, “Terör örgütü propagandası yapıldığı” veya “Frekans yetersizliği” gibi gerekçelerle kapatabilecek.
Türkiye genelinde 800’den fazla özel radyo kanalının olduğu öğrenilirken, yeni düzenleme ile bu sayının azaltılmasının amaçlandığı ifade edildi. Sadece İstanbul’da sayısı 110’a varan özel radyo frekansının, Çamlıca tepesindeki tesisten iletildiği, ancak vericide 80 frekanslık yer olduğu, kalan 30 radyo kanalının, KHK düzenlemesine dayanarak kapatılabileceği ifade edildi.
Yapılan düzenleme ile ayrıca, daha önceki KHK’larla kapatılan televizyon ve radyoların devlet tarafından kapatılan şirketlerinin yeniden açılması sağlandı. Ancak şirketlerin; daha önce el konulan yayın lisanları, yayın frekansları; kamera sistemlerinden stüdyo ekipmanlarına kadar tüm mal varlıklarının TMSF ve kayyım yönetimleri tarafından satışa çıkarılması sağlandı.
Edinilen bilgiye göre lisans, frekans ve mal varlıkları, TMSF’nin bildirimi üzerine en geç 1 ay içinde hükümete yakın yayın kuruluşlarına satılabilecek. Bu düzenleme yapılmadan önce; Ülke TV, A Spor, Tvnet ve 24 gibi hükümete yakın yayın kuruluşyarı RTÜK tarafından TRT’ye tahsis edilen bu frekanslar üzerinden, radyo lisanları olmamasına karşın yayına başlamışlardı.
687 sayılı KHK ile dersanelere alternatifi olarak kurulan özel etüt merkezleri için de kapatılma kararı alındı. Kararname ile 1 Temmuz’a kadar kanunla belirlenmiş özel eğitim kurumlarına dönüştürülmeyen etüt merkezleri kapatılacak.