Amerika Birleşik Devletleri, Suriye'de hükümet güçlerinin başkent Şam'ın hemen dışında 21 Ağustos'ta düzenlediğini savunduğu saldırılarda, sarin gazı kullanıldığını iddia ediyor.
Sarin, sinir gazları adı verilen kimyasallardan biri. Diğer sinir gazları VX, kabun ve soman. Sarin çabucak buharlaşan şeffaf, renksiz ve tatsız bir sıvı.Sinir gazları, siyanür gibi güçlü zehirlerden çok daha öldürücü kimyasallar. BBC Türkçe'de yer alan bir habere göre, bir toplu iğne başı kadar miktar, iki dakikanın altında bir sürede öldürücü olabiliyor. Ölümler genellikle ilk 15 dakikada, gazın buharlaşmış haliyle temasla gerçekleşiyor. Sıvı halinin deriye temasıyla da gaza maruz kalınabiliyor.
Sarin gazına maruz kalanlarda, bir dizi belirti görülebiliyor. Bu belirtiler arasında, burun ve salya akıntısı, gözlerde acı veren sulanma ve görüşte bozukluk, mide bulantısı, kusma, ishal ve kasılma bulunuyor.
Bazı aşırı vakalarda, kasılmalar ve nefes alınmamasını ölümler izliyor. Sarine karşı kullanılabilecek atropin ve pralioksim gibi panzehirler var. Ancak bu panzehirlerin temasın hemen ardından verilmesi gerekiyor. Gaza maruz kalanın güvenli bir alana götürülmesi ve daha fazla maruz kalmaması için tüm giysilerinin çıkartılması gerekiyor. Gözlerin suyla yıkanması, derinin ve saçların talk pudrası ya da un gibi emici bir tozla, bunlar yoksa sabunlu suyla temizlenmesi gerekiyor. Gazı daha da yayabileceği için duş alınmaması tavsiye ediliyor. Sağlık görevlilerinin de kendilerini eldiven, maske ve mümkünse gözlük takarak koruması gerekiyor.
Sarin 1930'lu yıllarda Almanya'da keşfedildi, ancak İkinci Dünya Savaşı'ndaki çarpışmalarda hiç kullanılmadı. Savaşın ardından, dünyanın önde gelen güçleri sinir gazları geliştirdi. İngilizler de bir diğer sinir gazı olan VX'i yarattı.
Sarin Irak'ta Saddam Hüseyin rejiminin 1988'de Halepçe'de 5 bin Kürt'ü öldürdüğü kimyasal saldırıda en yoğun kullanılan gazdı. Japon Aum Şinrikyo tarikatının 1995'de Tokyo Metrosu'nda düzenlediği saldırıda da delikli torbalara konulan sarin gazı kullanılmış, saldırıda 12 kişi ölmüştü.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, 21 Ağustos'ta Şam'da düzenlenen saldırıdan etkilenenlerden alınan saç ve kan örnekleri üzerinde yapılan testlerde sarin gazının bulunduğunu belirtti. ABD daha önce de Suriye'deki bazı saldırılarda sarin kullanıldığına dair kanıtlar olduğunu açıklamıştı.
Suriye'nin sarin gazını 1980'lerde üretmeye başladığına inanılıyor. ABD'li yetkililer, Suriye'nin bazı tarım ilacı fabrikalarını 1988'de sarin üretimine göre düzenlediğini iddia ediyor.