Trabzonspor'un Arjantinli orta saha oyuncusu Jose Ernesto Sosa, şu anki performansından mutlu olmadığını belirterek, "Daha iyi olabileceğimi, işimi daha iyi yapabileceğimi düşünürüm. Bunu isteyen biri olarak kendi performansımdan memnun değilim. Kötü olduğumu düşünmüyorum, sadece hep daha iyi olmak istiyorum" dedi.
Jose Ernesto Sosa, kulüp dergisinde yer alan röportajında, Trabzonspor’a transfer olma hikayesi, kulüp ve taraftarlar hakkındaki düşünceleri ve performansıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Trabzonspor’a transfer olma sürecini ankatan Sosa, "Açıkçası en başta Milan’dan ayrılmak gibi bir düşüncem yoktu. Türkiye ve başka ülkelerden çeşitli teklifler aldım. Sonra devreye Olcay Şahan girdi ve bana Türkiye'de çıkan transfer haberlerinden bahsederek, 'Trabzonspor'a gelmelisin. Çok iyi bir takım kuruluyor ve sen de aramızda olmalısın. Burada olmana ihtiyacımız var' dedi. Bu görüşme sonrası menajerimle bağlantı kuruldu. İş ciddiye binince başkanımız devreye girdi ve benimle görüşmek üzere Milano’ya geldi. Başkanımızı görünce benimle ne kadar çok ilgilendiklerini ve ciddiyetlerini anladım. Hızlı, etkili ve olumlu bir süreç oldu" dedi.
'Beşiktaş'ta oynadığım dönemde Trabzonspor maçları hep zorlu geçerdi' diyen orta saha oyuncusu, "Trabzonspor’un büyük bir takım olduğunu ve onlara karşı oynayacağımız hiçbir maçın kolay olmayacağını biliyorduk. Dolaysıyla buraya gelmeden önce kulübün ne kadar büyük olduğunu biliyordum. Buraya gelince takım ve şehir hakkındaki düşüncelerin bambaşka bir hal aldı. İstanbul çok büyük bir şehir. Bu şehirde çok takım var ve bu takımların fanatik taraftarları mevcut. Ancak Trabzon'da sadece Trabzonspor var. Bu da beni çok şaşırtmıştı. Maçları kazandığımız zaman insanların ne kadar mutlu olduğuna şahit oldum. Kaybettiğimizde de tam tersi oluyor. Şehrin takımı olması bana göre çok önemli. Trabzonspor’un stadyumu ve antrenman sahaları harika durumda. Kulübün büyüklüğünü hemen hissediyorsunuz. Ayrıca etrafınızda oyuncuların rahatı için çalışan insanları görüyorsunuz. Yaşadığımız evler ve sokakta insanların bize olan ilgisi çok güzel. Buraya geldikten sonra daha önce tahmin edemediğim şeyleri gördüm. Bu konudaki görüşlerim oldukça olumlu" ifadelerini kullandı.
Taraftarların ilgisi ve desteğinden çok mmnun olduğunu da anlatan Sosa, şöyle devam etti: "Saat ve iklim şartlarından dolayı maçlarımıza gelen taraftar sayısında farklılıklar gözleniyor. Ancak her zaman onların desteğini arkamızda hissediyoruz. Normal olan iç saha maçlarına taraftarlarımızın gelmesi, ama benim için anormal olan taraftarlarımızın tüm deplasmanlara gelip bizi desteklemesi. Arjantin'de iç saha maçlarında taraftar yanınızda olur ancak deplasmanlarda durum değişebilir. Çünkü çok uzak şehirlere gitmek zorunda kalırsınız. Türkiye'de bizim bile çok uzun yolculuklar sonrasında ulaşabildiğimiz şehirlere o kadar çok taraftarımızın gelmesi beni şaşırtıyor ve mutlu ediyor. Bir futbolcu için çok önemli bir durum bu."
Çok iyi oyunculardan kurulu bir takım olduklarını söyleyen Arjantinli futbolcu, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Futbolda yeni kurulan takımların hemen büyük başarılar kazanmasının garantisi yoktur. Oyuncuların birbirine alışması gerekiyor. Saha dışındaki karakterlerinin bile alışması zaman alabiliyor. Biz bu süreci büyük ölçüde atlattığımızı düşünüyorum. Oyuncuları tek tek ele aldığımızda belki de ülkenin en iyileri bizde. Hem gençlerin, hem de tecrübelilerin büyük potansiyele sahip olduklarını ve büyük işler başarabileceklerini görüyoruz. Bu takımın zamana ihtiyacı vardı. Ben de ilk geldiğimde oyunculara, takıma ve şehre alışmakta zorluk çektim. Bu normal bir geçiş sürecidir. Bu süreci tamamladığımızı düşünüyorum. Artık saha içindeki oyunumuz ve aldığımız sonuçlarla birlikte bunun fark edildiğini düşünüyorum. Genelde bu kadar yetenekli ve büyük oyuncuyu buluşturduğunuzda bazı sorunların ortaya çıkması muhtemeldir. Çünkü futbolun içinde gelişen, kişilik çatışmaları ve birçok şey olabilir. Bizim takımımızda bu yok. Bu durum beni çok mutlu ediyor."
Sezon öncesi kampını kaçırmanın eksikliğini yaşadığını vurgulayan Sosa, bu konuda şunları söyledi: "Benim transferim sezon öncesi kampına denk geldi. Oyuncular için sezon öncesi kampını kaçırmak büyük bir kayıptır. Çünkü bütün bir sezonun hazırlığını sezon öncesi kampında yaparsınız, özellikle fiziksel olarak. Ben bu sene maalesef o süreci yaşayamadım. Bunun eksikliğini sezon başında hissettim. İyi ve kötü oynadığım maçlar oldu ama tüm maçlarda elimden geleni yaptım. Bu bir süreç. Geçen sene Milano’da yaşıyordum, ondan önce İstanbul'da, şimdi de Trabzon'dayım. Her şehrin kendi adına zorlukları ve güzellikleri var. Alışma ve adaptasyon sürecine ihtiyacınız oluyor. Yer değiştirmek kolay değil. İki ay ailem buraya gelemedi. Çünkü evin hazırlanması gerekiyordu. Şimdi çok rahatım, ailem de yanımda. Bunlar hep geçiş süreciydi. Ligin ikinci yarısında bunu biraz daha tamamladığımı düşüyorum."
Şu anki performansından mutlu olmadığına dikkati çeken Sosa, şunları söyledi: "Bunu söylerken yanlış anlaşılmak istemem. Kötü olduğum veya takım olarak kötü olduğumuz anlamına gelmesin. Ben kişisel olarak her zaman bir adım fazlasını isteyen biriyim. Futbolda ne kazanmış olursanız olun hep bir adım sonrası vardır. Daha iyisini yapmanız gerekebilir. Kazandığımız ve çok iyi oynadığım maçlardan sonra bile hep kendimi eleştiririm ve daha iyi olabileceğimi, işimi daha iyi yapabileceğimi düşünürüm. Bunu isteyen biri olarak kendi performansımdan memnun değilim. Ancak elimden geleni yapmaya çalışıyorum, kötü olduğumu düşünmüyorum, sadece hep daha iyi olmak istiyorum."
Takımdaki genç oyuncuları da değerlendiren Arjantinli orta saha oyuncusu, "Takımda Yusuf ve Abdülkadir’in yanı sıra çok iyi genç oyuncular var. Yusuf ve Abdülkadir Türkiye ve Avrupa çapında konuşulan, yetenekli futbolcular. Önemli bir gelecekleri var. Yusuf, Evkur Yeni Malatyaspor maçında iki gol attı. Bu önemli bir durum. Abdülkadir milli takıma davet edildi. Çok büyük potansiyelleri var. Onlar da bu durumun farkındalar. Yapmaları gereken bu sakinlikle yollarına devam etmeleri. Üzerlerinde büyük bir baskı var. Herkes onların peşinde. Kolay bir durum değil. Aynı şekilde Trabzonspor'un geleceği açısından da önemli bir durum. Çünkü altyapıdaki oyunculara Yusuf ve Abdülkadir örnek olacak. Genç oyuncularımızla elimden geldiğince ilgilenmeye çalışıyorum. Neleri yapmaları, neleri yapmamaları gerektiğini anlatıyorum. Bazılarını dinliyorlar, bazılarını ise dinlemiyorlar. Bu normal, ben de bunu yaşadım. Tecrübeli isimlerin uyarılarını dikkatle dinlemek gerekiyor" diye konuştu.
Milli takımla ilgili beklentilerini de dile getiren Sosa, "Tüm oyuncular kendi milli takımlarında oynamak isterler. Benim de böyle bir hedefim var. Şu an için bunun zor olduğunu biliyorum. Dünya kupası için kadro neredeyse hazır durumda. Bunun çok fazla değişemeyeceğini biliyorum. Ancak öncelikle benim Trabzonspor’da başarılı olabilmem gerekiyor" diyerek açıklamalarını tamamladı.