İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na düzenlenen linç girişimine ilişkin Ankara'da konuştu. Soylu, "Provokasyon olduğuna dair kişi veya kişilere rastlamadığımızı belirtmek isterim" dedi.
Soylu, törendeki hareketlenme başlar başlamaz, Akkuzulu Mahallesi'ne 1 jandarma komando bölüğü, 15 jandarma asayiş timi, 2 jandarma özel harekat timi, 1 TOMA, bir kobra aracı, Jandarma İstihbarat Komutanlığından 20 personel ve ayrıca Ankara İl Emniyet Müdürlüğü tarafından 300 çevik kuvvet, 9 özel harekat timi, 3 polis asayiş ve 1 polis trafik ekibi, ejder zırhlı araç da dahil takviye gerçekleştirildiğini söyledi.
Soylu'nun açıklamalarından başlıklar şöyle:
"İlave güvenlik önlemlerimiz mevcuttur. Köylü kadınların kısmi bir protestosu söz konusu olmuştur. Daha sonra Kılıçdaroğlu'na yoğun sözlü protesto olmuştur. Şehidimizin cenazesi, cenaze aracına konmuştur.
Cenazeye gelen araçlarla yol kapalı olduğu için yolun açılması bekleniyor. Evin çevresini dağıtmak için yatıştırıcı konuşma yapıyorlar. Yol açılınca CHP Genel Başkanı zırhlı bir araçla evden çıkarılıyor.
Temel üzüntümüz şudur; şehit cenazeleri huşu içinde gerçekleşir. Özellikle slogan atılmaması konusunda imamlar uyarılarda bulunurlar. Siyasiler bir grup tarafından tepki ile karşılaşabilir. Adli ve idari soruşturma başlatıldı. 4 kişi ifade alınmak üzere Jandarma İl Komutanlığı'na getirildi. Fiziki müdahalede bulunan bir kişi şehir dışından getirilmiştir. Hepsi Akkuzulu köyündendir.
CHP tarafından dışarıdan insanların getirildiği iddia edildi. Provokasyon olduğuna dair kişi veya kişilere rastlamadığımızı belirtmek isterim. Yumruk atanın da şehidin yakını olduğu tespit edilmiştir. Şehit cenazelerine Anadolu'nun her yerinden insan gelir. Akkuzulu dışından da gelenler olmuştur. Organizasyon olmadığı görülmüştür. Buradan siyasal rant çıkarmak tehlikelidir. İnsanları, toplumu, devlet birimlerini zor durumda bırakacak adımlardan kaçınmak herkesin temel prensibi olmalıdır. Muhakkaktır ki her seçim arkasında tortu bırakır. Böyle hassas bir dönemde bir genel başkan cenazeye gelecekse güvenlik birimi ile paylaşmalıdır. Seçimdeki pozisyonları açık ve nettir. PKK'nın terörist saldırısı ile evladımızı şehit ettiği cenazede bu hesap edilmeliydi. Güvenlik birimlerine herhangi bir bildirimde bulunmamıştır.
Bir gün önce Ekrem İmamoğlu, Pervin Buldan ve Selahattin Demirtaş arasındaki güzellemeler kamuoyu tarafından takip edilmiştir. . Biz tedbirleri alırken CHP - HDP yakınlaşmasını, bu psikolojik ortamı da göz önüne alırız.
Herkes güven içinde seçim kampanyasını yürüttü. Memleketimizin her alanı dahildir. Kimse kusura bakmasın, CHP'nin bakışı yapıcı ve birleştirici değildir. Genel Başkanlarının beni hedef göstermesi, siyasal rant olarak kullanmaları, şahsıma küfür etmeleri hangi anlayışta olduklarını göstermiştir. Mevcut grup başkanvekili bizi yok edici bir şekilde konuşuyor.
Bu olayın nedenini ortaklarına sormalıdır. Siyasi ortaklıklar da milletin gözü önünde gerçekleşmiştir. Çıkan olayları İçişleri Bakanı'na yıkmak tamamen hafıza kaybıdır. Seçimler yapılmıştır, bitmiştir.
Türkiye'nin terörle mücadelesi devam edecektir. Geri adım atmamız mümkün değildir. Herkes PKK karşısında safını belli etmelidir. HDP, PKK ile arasına herhangi bir duvar örmemiştir. Bilinmelidir ki terörle mücadelemiz aynı anlayış ile devam edecektir.
Genel başkan yardımcılarının açıklaması yangına körükle gitmektir. Sayın Cumhurbaşkanımızın kabinesinde görevliyim. Sorumluluk sahibi bir insanım. Ülkemin menfaatlerinde sorumluluk hissederim. Ülkeme hizmetin bedelini ödemeye hazırım. Bunu tayin edecek Cumhurbaşkanımızdır. Geçmiş olsun dileklerimizi söylüyorum."