Sözcü yazarı Çölaşan: Bakanımız görevden alındığı, ya da istifa ettiği zaman boşta kalıyor ama milletvekili maaşını almaya devam ediyor!

Sözcü yazarı Çölaşan: Bakanımız görevden alındığı, ya da istifa ettiği zaman boşta kalıyor ama milletvekili maaşını almaya devam ediyor!

Sözcü gazetesi yazarı Emin Çölaşan, görevden alınan ya da istifa eden bakanların milletvekili maaşı almaya devam ettiğini öne sürdü.

Çölaşan yazısında, "Eski zamanlarda bir bakan görevinden şu veya bu nedenle ayrılırsa milletvekilliği devam eder ve Meclis'e dönerdi. Şimdi tam tersi oluyor. Bakanımız görevden alındığı, ya da istifa ettiği zaman boşta kalıyor ama milletvekili maaşını almaya devam ediyor! Hatta yolsuzluktan alınsa bile!.. Sadece boşta kalsalar yine iyi ama bir de Recep Bey'e kamuoyu önünde teşekkür etmek zorundalar. Sadece onlar değil, görevden alınan Merkez Bankası Başkanı bile teşekkür görevini yerine getirmek zorunda kalmadı mı! Ancak bu durumun bazı istisnaları da var… Eğer zorunlu bir ayrılış olmuşsa eski bakan (ya da milletvekili) rektör yapılıyor, büyükelçi yapılıyor veya yönetim kurulu üyeliklerine getiriliyor! Yeni sistem böyle…" ifadesini kullandı. 

Çölaşan şunları kaydetti: 

"Kimse “Ben bu işi anlamadım” demesin! Vallahi hiç kimse anlamıyor!

Uzun lâfın kısası, kabine toplantılarında bir tek bakanın bile ağzını açıp itiraz etmesi, eleştirmesi asla söz konusu değil. Hepsi suskun, hiçbirinden ses yok, farklı bir öneri, farklı bir fikir yok. Belki çok kibarca sorulan birkaç soru, hepsi o kadar.

Çok değerli kabinemiz dün akşam yine toplandı… Bu kez salgınla ilgili önemli kararlar alınacaktı. Dün bu yazıyı yazdığım saatlerde, alınan kararlar henüz belli olmamıştı. Aslında bunun doğrusu belki de şu olmalı: Recep Bey'in tek başına aldırdığı karar! Kabine falan işin hikayesidir, önemli olan tek adamın ne karar aldığı veya alacağıdır. Yeni rejimin en büyük özelliklerinden biri işte budur. Geçmişteki Bakanlar Kurulu toplantılarında çeşitli ülke sorunları enine boyuna tartışılırdı. Şimdiki kabine toplantılarında ise Recep Bey neyi isterse, neyi emrederse, sadece o oluyor… “Çatlak ses” çıkmasına asla izin verilmiyor."