Sözcü yazarı Öztürk: Yine yaklaşan bir seçime doğru terör azıyorsa tarihten hiç ders almamışız demektir

Sözcü yazarı Öztürk: Yine yaklaşan bir seçime doğru terör azıyorsa tarihten hiç ders almamışız demektir

Sözcü yazarı Saygı Öztürk, İstiklal Caddesi’ndeki bombalı terör eylemiyle ilgili emniyetten görüştüğü kişilerin görüşlerine yer verdiği bugünkü yazısında, “Bu olaydan, Emniyet'in çıkaracağı önemli dersler var. Yaşananlar, 2015 yılında azan terörü hatırlatıyor. Çünkü seçim vardı. Yine yaklaşan bir seçime doğru terör azıyorsa tarihten hiç ders almamışız demektir" dedi.

Öztürk, Taksim'deki patlamaya ilişkin bir yazı kaleme aldı. “Suriyeli terörist 23 yaşındaki Ahlam Albashır, sınırımızdan kaçak olarak giriş yapıyor, aradan 4 ay geçmesine rağmen yakalanmıyor. Kim bilir ülkemize bu yolla kaç bin kişi geldi? Bunların yakalanmaması başlı başına bir güvenlik zafiyetidir. Eylem olduktan sonra yakalarsın yakalamasına ama önemli olan eylem yapılmadan önce önlenmesidir” diyerek tepki gösteren Öztürk,  “Teröristin eylemden kısa süre sonra yakalanması tabii ki başarıdır. Ama, sınırımızdan kaçak girişi, İstanbul'a gelişi, aradan 4 ay geçmesine rağmen yakalanmaması için de söylenecek sözler vardır. Yani bu ‘Zafer’ değildir” dedi.

Öztürk, patlamayla ilgili olarak konuştuğu bir Emniyet Müdürünün, şu açıklamalarını aktardı:

“Tavşan karda yürüdü, çok iz bıraktı. Çantayı bıraktıktan sonra koşarak olay yerinden ayrılmasıyla daha ilk andan itibaren kendisini ele verdi. Kamera kayıtları, plaka tanıma sistemiyle peşine düşülüp Suriyeli Ahlam Albashır'a ulaşıldı.”

“İstanbul'da tüm ilçeler, Emniyet Müdürlüğü Mobil Elektronik Sistem Entegrasyonu (MOBESE) sistemine bağlı. Ankara merkezi ise isterse Türkiye'nin hangi ilini, ilçesini izlemek istiyorsa izleyebiliyor. Emniyet, önemli olaylarda olay bölgesindeki işyerlerine ait kameraları da inceleyebiliyor” diyen Öztürk, konuyu yakından bilen bir Emniyet Müdürünün, “Bin 200 kamera nasıl izlendi, nasıl şüpheliye ulaşıldı?” sorusuna verdiği şu yanıtı aktardı:

“Eğer, patlamayı önceden önleyememişseniz, patlama noktasından itibaren araştırma başlar. Oraya gelenleri, gidenleri, kim çantayla geldi, kim çantasız oradan ayrıldı, ona bakıldı. Çantayı bırakan kadının, patlamadan önce oradan koşarak ayrılması bizim için önemli bir işaretti. Artık, kameralarda hep onun peşinden gidildi. Arkadaşlarımızın bir bölümü teröristin nereden geldiğini, çantayı nerede, kimden aldığı, hangi araçtan indiğini araştırırken, bir yandan da adım adım kameralarda peşine düştük. Yalnız MOBESE değil, çevredeki işyerlerinin kameraları da izlendi. Kaçtığı yöndeki kameralar izlendi. Taksiye binişi görülünce, plaka takip sistemi de devreye girdi.

Kamera sistemi izlenerek taksiden  indiği yer görülür. Görmüyorsa bile araştırma oralarda başlar. Nerede, kimin oturduğu konusunda kayıtlar var. Toplanan bilgiler üzerinden hareket edilir. Bu arada telefonu tespit edildiyse, izlemeye alınır. Derlenen tüm bilgiler değerlendirmeye alındıkça çember giderek daralıyor demektir. Evet, zor ve çok dikkat isteyen bir araştırma. Arkadaşlarımız kamera araştırmalarında pratik kazanıyor. Bu sistemle, kişinin ifadesinde anlatılanlarını da teyit etme imkanı oluyor. Dedikodu değil, her şey fotoğrafla, görüntülerle elde ediliyor. Amacı doğrultusunda kullanıldığında kamerayla inanılmaz bilgiler elde etmek mümkün.”

Yazının tamamını okumak için tıklayın.