Sözleşmeli işçileri gönderen Arçelik, İŞKUR'dan günlüğü 13,5 liraya işçi alıyor

Sözleşmeli işçileri gönderen Arçelik, İŞKUR'dan günlüğü 13,5 liraya işçi alıyor

Sözleşmeli olarak aldığı işçileri işten çıkaran Arçelik, İŞKUR’dan eleman aldığı ortaya çıktı. İş öğretme adı altında alınan işçilerin ücreti ve sağlık sigortası İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanıyor. Bu yolla alınan işçilerin Arçelik’e maliyeti günlük sadece 13.5 liraya geliyor..

Evrensel’den Erkan Sarıoğlu’nun haberine göre, sektörünün en büyük firması olan Arçelik, ucuz işçilik için işçi çıkarmaya başladı. Sözleşmeli olarak aldığı işçileri işten çıkaran Arçelik, İŞKUR’dan eleman alıyor. Kiralık işçilik yasasının da çıkması nedeniyle sadece sözleşmeli işçiler değil kadrolu işçiler de işten atılma kaygısı yaşıyor. Fabrikada örgütlü Türk Metal’den ise işçilere yapılan bir açıklama yok.

 

Önce işçi çıkarma ardından İŞKUR

 

Son dönemde 40’a yakın kişinin işten atıldığını anlatan işçiler, atılanların yerine hemen bir gün sonra İŞKUR üzerinden fabrikaya işçi alındığını anlattı. Bu işçilerin işverene maliyeti ise sadece 13.5 lira. “Arçelik Elektronik AŞ Beylikdüzü fabrikasında üretimde İŞKUR iş başı eğitim programında yetiştirmek üzere kursiyer aranıyor” ilanlarının telefonlarına atıldığını anlatan işçiler, “Günlük 50 lira ve sağlık sigortasını İŞKUR karşılıyor. Arçelik AŞ hiçbir masrafa karışmadan günlük sadece 13.5 lira vererek işçi çalıştırmaya devam ediyor” dedi. 60. yılına giren ve yoğun üretim yapan firmanın bu yola başvurma nedenini “kâr hırsı” olarak değerlendiren işçiler, yaşananlara tepkili. Özellikle işten atılma tehlikesiyle yüz yüze kalan sözleşmeli işçiler, yasayı bilmediklerini ama yaşayarak öğrendiklerini dile getirerek “Bununla ilgili eylem yapılırsa katılırız” dediler.

 

AKP’li işçiler de tepkili

 

Kadrolu çalışan işçiler de yaşananlardan tedirgin. “İşçi olarak geçimini sağlamak artır imkansız” diyen işçiler, kiralık işçiliğin de uygulanmasıyla birlikte “üç gün bir yerde iki gün başka yerde” çalışacaklarını söylediler. İşçiler kiralık işçilik uygulamasını işçilerin amele pazarlarında alınıp satılan bir kölelik uygulaması olduğunu düşünüyor. Kiralık işçilikle artık işçilerin hiçbir geleceğinin olmayacağını emekliliğin ise imkansız hale geleceğini söylüyor. “İşçilik bitti” diyen işçiler, “İşçilik bundan 10 yıl 20 yıl önce işçilikti. Özelliklede Arçelik gibi kurumsal büyük fabrikalarda çalışmak önemli bir statüydü. Daha önce Beko çalışanıydık sonra Arçelik fabrikayı devraldı. Bir işçi Beko’da çalışıyorum diye söylediğinde ‘Vay be’ derlerdi. Bundan 10 yıl önce Beko’da çalışan işçi asgari ücretin 3 katı maaş alırdı. Şimdi sosyal hakların bir bir kırpılması ve TİS’lerin enflasyon oranında imzalanmasıyla asgari ücretle aynı seviyeye geldi. Sözleşmeli geçici işçilik aldı başını gitti. İş güvencesi süreli, sözleşmeli işçilikle zaten ortadan kalkmıştı şimdi kiralık işçilikle tamamen ortadan kalkıyor” dediler.

Bir gece kiralık işçi yasasının geçtiğini, aynı şekilde bir sabah da kıdem tazminatının kaldırılmış olarak bulacaklarını anlatan işçiler şunları söyledi: “AKP Hükümeti sürekli işçilerin elindeki hakları teker teker alıyor. Güvenceli çalışma koşullarını kaldırdılar. İşyerinde AKP’ye oy veren işçiler de tepki gösteriyor. AKP’li işçiler ‘Biz oy verirken kiralık işçi yasallaşsın diye oy vermedik. Kıdem tazminatı kaldırılsın diye oy vermedik. Başkanlık sistemi için referanduma gidilirse tepkimizi hayır oyu kullanarak vereceğiz’ diyorlar.”

 

Sendika göstermelik işler yapıyor

 

Sendikaları Türk Metal’in kiralık işçilik ve kıdem tazminatının fona devredilmesine ilişkin yasa çıkmadan önce “izin vermeyeceğiz, eylemler yapacağız” yönlü açıklamalar yaptığını hatırlatan işçiler, “Sendika kiralık işçilik meselesine ilişkin başlattığı imza kampanyasını işçilere bile anlatmadan üretim bandlarına dağıtarak imzalamak isteyen imzalasın gibi bir tavır takındı. İşçileri mücadeleden uzak tutmak için ellerinden geleni yaptılar sonrada işte hükümet böyle, elimizden bir şey gelmiyor demeye başladılar” dedi. Sendikacıların katıldığı birkaç göstermelik eylem dışında bir şey yapılmadığını, fabrikalardaki uygulamalara ise ses bile çıkarılmadığını vurgulayan işçiler, şunları ifade ettiler: “İşçilerin sendikaya da sendikacılara zerre güveni yok. Söylenen sözler de yapılan icraatlar da ortada. Tüm işçiler sendikanın işverenin güdümünde olduğunu biliyor ve yaşayarak görüyor.”