Erman Toroğlu: Havaya girmişler Eskişehirsporlu oyuncuların dün güzel futbol oynamadıklarını, futbolcuların maça vitrin olarak baktığını ifade ediyor ve ekliyor: “Bu Eskişehirspor, bu Fenerbahçe’ye yeniliyorsa hiç ağlamasın. Galatasaray’ı yenince herhalde havaya girdiler. Topla daha fazla oynayan takım Eskişehirspordu, fakat topla fazla oynamak galibiyeti getirmiyor” Rıdvan Dilmen: Bu orta saha ile çok zor Fenerbahçe’nin dün şansının seyircisi olduğunu. İlk yarı boyunca uyuyan oyuncuları kendilerine getirdiklerini söylüyor ve ekliyor: “Özellikle Selçuk ve Josico’dan oluşan orta saha takımın üretkenlik sağlamasını engelledi. Aslında Alex’ten çok Emre arandı. Çünkü orta sahanın bir ismi mutlaka ileriye katedebilen, hücum yönü zengin bir isim olmalı. Bu kadro ile ancak iki bekiniz oyuna katkı verdiğinde verim sağlayabilirsiniz. Nitekim Fenerbahçe’nin etkili hücumları hep Gökhan veya Roberto Carlos’un bindirmeleri sonrasında yaşandı.” Gürcan Bilgiç: 14 dakikalık diriliş Fenerbahçe’nin golleri atmadan önce de attıktan sonrada savunmaya dayalı oyun anlayışına döndüğünü ifade ediyor ve ekliyor: “Fenerbahçe'yi sahasından çıkartmayan, ‘ne yaptığını bilemezler’ grubu haline getiren Eskişehirspor, bir anda oyunu savunmak için değil, 'kazanmak' için oynayanları karşısında gördü. 14 dakikalık bu motivasyon ilk kalabalık hücumda istenen golü getirdi. Ve kadrodaki kalite eksikliği, Fenerbahçe'yi tekrar skoru koruyan, 'sıradan' görüntüsüne geri getirdi.” Altan Tanrıkulu: Carlos, Acun, Cem, ve Güiza’nın hızlı yükselişte olduğunu fizik olarak kendini toparladığını, moralinin düzeldiğin ifade ediyor ve ekliyor: “Gol kaçırsa da, pas alamasa da oyundan düşmemeye başlamış..” Hakkı Yalçın: Kötü futbolla büyük ikramiye FB’nin şans eseri aldığı maçlardan bir tane daha kazandığını, Aragones’in yanlış tercihi olan Josico’nun takıma oturmadığını fakat monte edildiğini ifade ediyor ve ekliyor: “İlk yarıda Fenerbahçe takımında zincirleme bir reaksiyon. Ruhsuzluk takımı esir almış sanki. Aragones bir pundunu bulmuş, Josico'yu takıma monte etmiş. Adamın maç boyu yaptığı şey, sadece faul. Bülent Yıldırım hakem olsa, ilk yarıda Josico'yu iki sarıdan sahadan atması gerekir. Ama bazı hakemlerin yüreğine gözlük gerekiyor. Ya da onların ağzındaki düdüğü alıp, yoldan geçen birilerine vermek gerekiyor.” Selçuk Yula: Son dakika sendromu Maçlarda Fenerbahçe’nin sahadan galip çıkması için en az iki gol atması gerektiğini ve işini garantiye alması gerektiğini söylüyor ve ekliyor: “Şu anlaşıldı ki Fenerbahçe, taraftarlarına ve sevenlerine rahat maç izleme şansı vermeyecek. Her hafta olduğu gibi dün akşam da son dakika sendromları yaşandı.” Zeki Çol: F.Bahçe cephesinde değişen fazla şey yok FB’nin Alex’siz bir akıl tutulması yaşadığını, oyuna zevk yada heyecan katan başka bir oyuncunun olmadığını ifade ediyor ve ekliyor: “Şu bir gerçek; Alex olmayınca, F.Bahçe akıl tutulmasına uğruyor. Oyuna ne zevk, ne heyecan, ne de kalite katabiliyor. Şefsiz bir orkestraya dönüşüyor. Dahası özgüvenini de yitiriyor. Kazanmasına karşın, Fenerbahçe cephesinde sıralamadaki üçüncülük dışında değişen bir şey yok! Yine iştahsız, yine temposuz, yine yetersiz ve keyifsiz Fenerbahçe. ” Sergen Yalçın: Dede bu kez maçı çevirdi Aragones ikinci yarıda hatalarından dönünce maçı dönderdiği, F.Bahçe’de Deniz ve Gökhan Emreciksin’in girişiyle ağırlığını koydu skora... Daha çok skora oynadığını belirterek ekliyor: “Böyle kötü oynarken kazanmak bazen ilaç gibi gelir takımlara. F.Bahçe de bu ilaçtan aldı. ‘Dönüp dolaşıp aynı noktaya geliyoruz ama maalesef gerçek bu. Kaliteli futbol kaliteli futbolcularla oynanıyor. Transferler bir takımın en önemli kırılma noktası. Sahaya Josico gibi komik futbolcularla çıkmayacaksınız. Hele takımınızda Alex-Emre gibi futbolcular yoksa, eksikse planlarınızı daha iyi yapacaksınız. Her şeye rağmen F.Bahçe kazandı. Nasıl? Roberto Carlos’un bir anlık zekâsı ve yeteneğiyle... Roberto Carlos kim? Dünya yıldızı, çok önemli bir futbolcu. Roberto Carlos’u alanlar, Josico’yu nasıl alıyorlar ben onu anlamıyorum...” Kemal Belgin: Sıkıntılı gece Fenerbahçe’nin şampiyonluk yolunda önemli bir dönemeci kadro eksiğine rağmen atlattığını belirtiyor. Rıza Çalımbay’ın da elindeki Youla ve Batuhan’ı maçın sonlarına doğru sakladığını bunun FB’nin işine yaradığını ifade ederek ekliyor: “F.Bahçe’nin şampiyonluğa giden yoldaki kadro açısından belki de en sıkıntılı maçlarından biri olacaktı, bu Eskişehir oyunu. Kümede kalma savaşı veren konuk için bu sıkıntı, çokça puana çevrilebilir miydi? Orada da mesele bu idi.” Erdoğan Şenay: Carlos ciddiyeti Fenerbahçe’nin ilk yarısı kötü oyununda 2. yarıda carlos’un görev üstlenerek kendi çabalarıyla üç puanı zorla aldığını ifade ediyor ve ekliyor: “Oyunun ikinci yarısındaki Fenerbahçe’yi farklı yorumlamamız kaçınılmaz. Çünkü Carlos’un ciddiyeti tüm takıma yansıyan gelişmeler göstermekte; Deivid, Semih ve Güiza oyuna daha fazla sahip çıkan bir yenilenmenin görüntü kıvılcımlarını yakmaktaydı.” Alaattin Metin: Kötü oynayıp kazandıkları ilk maç Fenerbahçe’nin Eskişehir maçında eksik çıktığı kadrodaki futbolcularını aradığını, takımı peşinden sürükleyecek liderin oyunda olmaması sebebi ile takımın dağınık oynadığını ifade ediyor ve ekliyor: “Aragones, Josico'yu defans yönü Deniz'den daha iyi olduğu için tercih etmiş olabilir. Nedeni de, Emre ve Alex gibi iki güçlü oyun kurucusu olmadığı için Selçuk'u ileriye çıkarma düşüncesi ağır basabilir” Ali Sami Alkış: Felakete giderken geri döndüler Bazılarının 13 rakamını görünce, bir uğursuzluğa inandığı gibi kendisinin de F.Bahçe’de Josico-Selçuk ikilisini görünce, aynı duyguya kapıldığını ifade ediyor ve ekliyor: “Bütün bunlardan dolayı, gol F.Bahçe’den beklenen bir şey değildi, ama geldi... Roberto Carlos’un klas ortası, Deivid’in uzanan ayağı, yalnız skoru değil; maçın havasını da değiştirdi. O ana kadar dağınık olan F.Bahçe; gol sonrasındaki istekli, dikkatli ve canlı oyunuyla 1-0’ın avantadan gelmediğini ispata çalıştı. Skoru da 2’ledi” Ziya Şengül: Kötü futbolla gelen galibiyet Fener ilk yarı itibariyle çok kötü bir futbol sergilediğini, bunun yerine rakibi bunaltan bir Fenerbahçe beklediğini belirtiyor. Eskişehir’in çok adamla iyi oynadığını söylüyor ve ekliyor: “Topu ayağa hızlı ve isabetli oynuyordu. İyi oynamayan Fenerbahçe ise Deivid ve Güiza’nın golleriyle umduğundan fazla bulan taraf oldu. Batuhan’ın golü son dakikalarda sıkıntı yarattı. Ama kısacası Fenerbahçe, maçı kötü oynarken iyi bir galibiyet aldı.” Onur Belge: Alex bağımlılığı Fenerbahçe şifresinin çözülmüş olduğunu. Yıllarca Alex'e bağımlı olarak takım kurmanın, sonunda Sarı-Lacivertliler'i bu duruma getirdiğini ifade ediyor ve ekliyor: “Yani adeta uyuşturucu, bir bağımlı için neyse Alex de F.Bahçe için aynı şey oldu. Dün gece Brezilyalı yıldız, yine bitmez tükenmez sakatlıklarından birini yaşadığı için sahada yoktu. Böylece Kadıköy'de ‘Bağımlılık krizi’ geçirildi. Doğrusu koskoca Fenerbahçe için böyle bir duruma inanmak güç.”