Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesi Kanun Teklifi'ne CHP şerh düştü. Teklifin 31 Mart seçimleri sonrası statlardaki 'İmamoğlu'na mazbatayı ver' tezahüratlarının ardından getirildiğine dikkat çeken CHP şerhinde, "Teklifin taraftarların siyaset eliyle ehlileştirilmesi için yapıldığı görülmektedir” denildi.
Meclis Genel Kurulu'nda bu hafta görüşülecek teklife göre, müsabaka öncesinde, esnasında veya sonrasında taraftarların sürekli veya geçici olarak gruplar halinde toplandıkları yerler, müsabakanın yapılacağı yere gidiş ve geliş güzergahları, takım veya taraftarların toplu olarak seyahat ettikleri araçlar ya da takımların kamp yaptığı yerler, 'spor alanı' tanımı içerisine alındı. Böylece müsabaka alanı dışındaki yerlerde de tedbir ve yaptırımlar uygulanabilecek.
Cezaları artıran teklife göre seyircilerin müsabaka alanlarına girişinde biyometrik yöntemlerle kimlik doğrulaması yapılacak. Türkiye Futbol Federasyonu Süper Lig ve 1. Lig dışındaki ligler ile futbol dışındaki branşlarda da elektronik kart ve elektronik bilet uygulamasına geçilecek.
CHP 20 maddelik teklife muhalefet şerhi düştü. Şerhte, AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 31 Mart seçimleri sonrası bazı maçlarda 'Mazbatayı ver' tezahüratı atılmasına yönelik, "Bunlara asla geçit vermeyeceğiz. Bunların hepsi kayda giriyor, gereğini biz de yapacağız" sözleri hatırlatıldı.
Sunulan teklifin de 'gereğinin yapılacağı' sözlerinin kanıtı olduğu ifade edilen şerhte şöyle denildi:
"Teklifin sporda şiddet ve düzensizliği önlemekten ziyade sporseverleri müsabakalardan uzak tutacak, güvenlikçi önlemlerle özgürlük alanlarını kısıtlayan, taraftarların siyaset eliyle ehlileştirilmesi için yapıldığı görülmektedir. Teklifin acele bir şekilde görüşülmesi artan siyasi tepkilerin spor alanlarına yansımasının engellenmesi olduğu gerçeği ile birlikte sporseverleri ilgilendiren bir kanunla ilgili İçişleri, Adalet, Spor ve Gençlik Bakanlıkları ile kulüpler, federasyonlardan bilgi ve görüş alınmasına rağmen taraftar gruplarından ve sporseverlerin oluşturdukları sivil toplum kuruluşlarından bilgi alınmamış olması teklifin toplumsal yararından çok siyasi yararının gözetildiğini göstermektedir."
Biyometrik yöntemle taramanın, Anayasa ile güvence altına alınan özel hayatın gizliliği ve kişisel verilerin korunması hakkı ihlali olduğu savunuldu.
Ayrıca kanun teklifindeki düzenleme için, 'Spor müsabakalarına giriş esnasında kimlik doğrulaması amacıyla, kişisel biyometrik verilerin depolanma ve kullanılma imkânını, keyfîliğe ve kötüye kullanımlara bütünüyle açık şekilde ve üstelik bu yönde herhangi bir zorunluluk da bulunmazken düzenlediği görülmektedir' denildi.