Acımasız bir hayatta kalma yarışmasını, toplumdaki eşitsizliklerle harmanlayarak anlatan Netflix'teki Kore dizisi Squid Game rekora koşuyor. Ancak dizinin Korece'den İngilizce'ye yapılan altyazı çevirisi, dizideki bazı vurguların kaybolmasına neden olduğu yönünde eleştiriliyor.
İki hafta önce gösterime giren aşırı şiddet içerikli macera dizisi büyük bir izleyici kitlesi çekti. Koreli bazı izleyiciler ise İngilizce altyazıyla ilgili sorunlara dikkat çekiyor.
Dizide, borca batmış ve çaresizlik içindeki 456 insanın, 39 milyon dolarlık ödül için hayatlarını riske attıkları ölümcül bir oyuna girmeleri anlatılıyor.
TikTok'tan yayın yapan Youngmi Mayer adlı kullanıcıya göre, İngilizce çeviri o kadar hatalı ki, senaryoda verilmek istenen mesajlar tamamen kayboluyor.
Mayer, "Diyaloglar harika yazılmış ancak çeviride bunun zerresi bile korunmamış" yorumunu yaptı.
9 milyon kişinin izlediği TikTok videosunda, çevirideki bazı hatalara örnekler de verildi.
Örneğin, bir sahnede oyunculardan birisi, diğerlerini kendisiyle birlikte oynamaları için ikna etmeye çalışırken, İngilizce çeviriye göre "Dahi değilim ama yine de elimden çok iş gelir" diyor.
Türkçe dublajda da karakter, "Çalışmaktan sıkılmam, elimden her iş gelir" diyor.
Korece orijinali ise bambaşka bir vurguya sahip. Orijinal metinde oyuncunun, "Çok zekiyimdir, sadece okumaya fırsatım olmadı" dediği belirtiliyor.
Orijinal metinde, toplumdaki eğitim eşitsizliği vurgulanırken, İngilizce çeviride aynı mesaj hissedilmiyor.
https://twitter.com/ymmayer/status/1443671264091152396?s=20
Bir diğer örnek ise Türkçe'ye "Kanka" olarak çevrilmiş bölüme ait.
Bu bölümde dizinin baş karakterleri olan Oh Il Nam ve Seong Gi Hun arasında bir tür dostluk anlaşması yapılıyor ve oyuncular "bundan böyle Gganbu olduklarını" ilan ediyor. İngilizce çeviride Gganbu olmak, her şeyi paylaşmak olarak çevrilmiş. Ancak Youngmi Mayer'e göre metnin orijinalinde, iki kişinin arasında mülkiyet ve aidiyet ilişkisinin olmaması vurgulanıyor.
Youngmi Mayer adlı kullanıcı, dizinin yazarlarının vermek istediği mesajların ideolojisiyle, tercüme altyazılar arasında hiçbir ilişkinin olmadığını savunuyor.
Sorunun kaynağında "çeviri işine saygı gösterilmemesi" ve çevirmenlere az ücret verilmesi olduğunu söyleyen Mayer, suçun sanatı değersiz gören yapımcılarda olduğunu savunuyor.
Maddie Block adlı Twitter kullanıcısı ise, "Sevgilim ve ben yarı Koreliyiz. O benden daha iyi anlıyor. Diziyi izlerken her beş dakikada bir 'Asıl söylediği şey bu değildi' diyerek altyazıyı düzeltti. Bir şeyleri kaçırdığımı hissediyorum" mesajını paylaştı.
Netflix, sosyal medyada yer alan eleştirilerle ilgili BBC'nin görüş alma talebine henüz yanıt vermedi. Öte yandan bazı kullanıcılar, birden çok İngilizce altyazı çevirisinin dolaşımda olduğunu, bir versiyonda bu hataların düzeltildiğini dile getirdi.
İki hafta önce gösterime giren Squid Game, Netflix'in şimdiye kadar en çok izlenen yapımı olan romantik tarih dizisi Bridgerton'un rekoruna yaklaştı.
Formatının yeni olmamasına karşın, çarpıcı görüntüleri, gerçekçi karakterleri ve insan doğasına dair düşündürdükleriyle Squid Game bütün dünyada seyirci buldu.
Squid Game, borca batmış ve çaresizlik içindeki 456 insanın, peş peşe altı oyun kazanırlarsa 39 milyon dolarlık ödülü alıp gidebilecekleri umuduyla, kanlı bir hayatta kalma yarışmasının cazibesine kapılmasının hikayesi.
Tek bir sorun var: Elenirlerse, bunu yaşamlarıyla ödüyorlar.
Squid Game'in yönetmeni Hwang Dong-hyuk "İnsanlar çaresiz yetişkinlerin bir çocuk oyununu kazanmak için hayatlarını tehlikeye atmasındaki ironiye vuruluyor" diyor.
"Oyunlar basit ve kolay. O yüzden izleyiciler karmaşık bazı oyun kurallarına değil daha çok her bir yarışmacının karakterine odaklanabiliyor."
Uzmanlar dizinin başarısının, canlandırılan karakterlerle de ilgili olduğunu söylüyor.
Bunlar genellikle toplumun "kaybetmiş" bireyleri. Tümünün büyük mali sorunları olsa da, tek tek çok farklı hayatlardan gelmiş kişiler.
Diğer Doğu Asya ülkeleri gibi Güney Kore'de de, toplumun yarışa dayalı karakteri çok sayıda insanı yabancılaştırıyor. Ne kadar çok çalışsa da, herkesin iyi okullara girmesi ya da iyi işlere alınması mümkün değil.
Dizideki oyunlar da her ne kadar ölümcül de olsa, kazanan ve kaybedenin, kurallara uygun ve adil bir şekilde belirlendiği bir toplumsal alternatifi temsil ediyor.
Dizide yarışma yöneticilerinden biri bunu şöyle ifade ediyor: "Yarışmaya katılan herkes eşit. Dışardaki dünyada adaletsizliğe ve ayrımcılığa maruz kalan her kişiye adil bir yarışı kazanması için son bir fırsat veriyoruz."