Stara yazarı Özay Şendir, Türkiye’de Yüksek Seçim Kurulu dahil bir yayının tarafsız olup olmadığına süreyle karar verildiğini söyleyerek, bunun saçmalık olduğunu öne sürdü.
İnsanların TRT’den en fazla tarafsız yayıncılık yapmasını beklediğini söyleyen Şendir, “Önce süreye değil haberin içeriğine bakmayı öğrenmemiz gerek. Yoksa TRT tarafsız yayın yapsın demek sadece elde kronometre süreyle yayın yapmak demek değildir” dedi.
Özay Şendir’in Star’da “TRT’ye dair karar verelim artık” başlığıyla yayımlanan (22 Ekim 2015) yazısı şöyle:
Sokağa çıkıp insanlara “TRT’den ne bekliyorsunuz?” diye sorsak acaba ne cevap alırız? Mesela TRT’nin kar etmesi kaçıncı sırada çıkar? Ya da reyting meselesinden çıkalım yola.
TRT, Salı günü ilk 100’e tam 25 program sokmuş. İçinde TRT 1’de var, TRT Haber, TRT Spor, TRT Çocuk da... Yani geçmişe göre çok daha fazla seyredilen bir TRT var ama Sayıştay Raporu tüm bunların önünde...
***
Önce bir noktada karar vermemiz lazım. TRT kar etmesini değil kamu yayıncılığı yapmasını beklediğimiz kurum olmalı. Bu ne demek sorularını duyar gibiyim. TRT, sahip olduğu kaynaklarla, karlılık gözetmeden bazı yayınları yapabilmeli. Üstelik burada da reyting baskısı olmamalı...
Mesela klasik müzikseverlerin oranı pop ya da arabesk dinleyenlerin yanında yok denecek kadar azdır. Ancak TRT yayınlarında klasik müziği de yer vermeli ve en azından her yılbaşı günü yaptığı gibi Viyana’da verilen Yeni Yıl Konserini canlı yayınlamalı. Başka bir örnek daha vereyim...
Dünya Kupası maçlarını yayınlamanın bedeli yaklaşık 20 milyon dolar bir para. TRT’den başka bu parayı verebilecek kurum sayısı sınırlıdır Türkiye’de... Hadi bu reklamda karşılığı olan bir yatırım Dünya Atletizm Şampiyonası da yayınlamalı TRT.
***
TRT çeşitli dillerde yayın yapıyor. Son olarak global ve İngilizce yayın yapan TRT World kuruldu.
Dünya genelinde yayın yapmanın maliyetini, uydu kirasından açılan ofislere kadar hiç hesap edeniniz çıktı mı? Almanya’da DW’yi, Amerika’da VOA’yı kurulu bulundukları ülkelerde ki dışişleri bakanlıkları fonlar. Türkiye’de ne böyle bir sistem var ne de ayrı bir bütçe.
Diğer dillerde yapılan yayınlarda karlılığa bakılmaz maliyet/fayda analizi yapılır. Radyoları hiç saymayıp TRT Belgesel’e geçeyim...
BBC bazen bir belgeseli 3 yılda çeker, aynı yereye 4 mevsim, 4 ayrı ekip yollar. Maliyeti yüksektir işin, tüm dünyada gösterilse bile iş zarar yazar. Belgeselin sonunda atılan imza var ya, o imza BBC’nin tüm yayınlarını değerli kılar, siyasi olarak da yayınlarının etkini arttırır.
Dolayısıyla TRT’yi kar-zarar hesabı üzerinden tartışmak doğru değil. İlla bir tartışma yapacaksak bu maliyetle daha iyisi yapılabilir mi ya da nasıl yaparız diye tartışmamız lazım...
***
Başa dönüp insanlara “TRT’den ne bekliyorsunuz?”diye sorsak? En fazla alacağımız cevap TRT’nin tarafsız yayıncılık yapması olacaktır. Peki Türkiye’de Yüksek Seçim Kurulu dahil bir yayının tarafsız olup olmadığına süreyle karar veriliyor.
Saçmalığı örnekle anlatayım size: TRT sabahtan akşama kadar CHP haberi yapsa ama haberlerin içeriği “CHP’de iç tartışma, Baykal geri mi dönecek?” olsa bizim değerlendirme kriterimize göre TRT, CHP’ye çok süre ayırdığı için CHP yanlısı bir yayın yapmış olacak.
Önce süreye değil haberin içeriğine bakmayı öğrenmemiz gerek. Yoksa TRT tarafsız yayın yapsın demek sadece elde kronometre süreyle yayın yapmak demek değildir...
Not: Raporu ve eleştirileri konuşmaya devam edeceğiz...