Stelyo Berberakis ‘Türkiye’de Yunan, Yunanistan’da Türk gazeteci’ olmayı anlatıyor: Bir taraf casus, öteki taraf satılmış olarak görüyor!

Stelyo Berberakis ‘Türkiye’de Yunan, Yunanistan’da Türk gazeteci’ olmayı anlatıyor: Bir taraf casus, öteki taraf satılmış olarak görüyor!

T24 ve Podbee Media ortak yapımı ‘Yayınlanması Kaydıyla’ podcast serisinin yeni bölümünün konuğu 1980’lerden beri Atina muhabirliği yapan Stelyo Berberakis’ti.  

Atina Üniversitesi’nde okurken, Tercüman ve Milliyet gazetelerinin Atina muhabirlerine asistanlık yaparak gazetecilik mesleğine adım atan Berberakis ile Cumhuriyet, Hürriyet ve Sabah gazetelerine çalıştığı dönemi; Kardak Krizi’nde medyanın rolünü; Abdullah Öcalan’ın yakalanma sürecini; 1999’daki depremler sonrasında Türkiye ve Yunanistan yakınlaşmasını; 40 yıllık kariyeri boyunca çalıştığı çeşitli medya kuruluşlarının beklentilerini; “Rum kökenli Türk vatandaşı” olarak Türkiye basınına çalışırken Yunanistan’da yaşadığı güçlükleri; habercilikte kendine ilke edindiklerini ve özellikle kriz dönemlerinde Türkiye ve Yunanistan medyalarının tutumlarını konuştuk. 

Türkiye medyasının çeşitli kesimlerinden kişilerle meslek hayatlarındaki inişler, çıkışlar, önemli olaylar, bildiklerimiz ama özellikle de bilmediklerimize dair derinlemesine söyleşilerin yer aldığı ‘Yayınlanması Kaydıyla’, tüm podcast platformlarında

Stelyo Berberakis kimdir?

Ankara doğumlu olan Stelyo Berberakis, gençlik yıllarını İstanbul’da geçirdikten sonra üniversite eğitimi için Atina’ya gitti. Atina Üniversitesi’nde Gemi İnşaat Mühendisliği okurken, Özdemir Kalpakçıoğlu ve Özgen Acar’a asistanlık yaparak gazeteciliğe başladı. 

Atina muhabirlerine asistanlık yapmasının ardından Cumhuriyet gazetesinin Atina muhabiri olan Berberakis, bu yılları “Cumhuriyet bir ekoldü” diyerek özetliyor ve ekliyor: “Ancak 80’li yıllarda Atina’dan Türk basınına Stelyo ismi ile çalışmak bayağı zordu.” 

90’lı yılların başında Hürriyet gazetesi için çalışmaya başlayan Berberakis’i yine bu dönemde Kanal D’nin Atina muhabiri olarak televizyonlarda da görmeye başlıyoruz. 

1996 yılında Figen Akat isimli Türk bandıralı kargo gemisinin Ege sularındaki Kardak kayalıklarına oturması ve akabinde yaşananlar nedeniyle Türkiye ve Yunanistan savaşın eşiğine geldi. Tırmanan gerginlikte medyanın rolünü sorduğumuz Berberakis, Kardak Krizi’nin mimarının “başlı başına basın” olduğunu söylüyor. Stelyo Berberakis’e göre, “Gazeteci olarak görevin, bayrak indirmek ya da dikmek değildir.

1999 yılının başında PKK lideri Abdullah Öcalan’ın yakalanması sürecinde gerilen Türkiye ve Yunanistan arasındaki ilişkiler, aynı yıl iki ülkede de yaşanan deprem felaketleri ile bir yakınlaşma dönemine giriyor. Stelyo Berberakis, yakınlaşma yıllarında iki ülke ilişkilerindeki olumlu gelişmeleri, siyasetçilerin çabalarına ek olarak, medyanın halkı değil, halkın medyayı yönlendirmesine bağlıyor. 

40 yıllık kariyeri boyunca, olan biteni mümkün olduğunda tarafsız ve net bir biçimde haberleştirmeye çalıştığını belirten Berberakis, “Sipariş haberler canımı sıkıyordu” diyor. İki ülke medyasındaki genel eğilimin “tek taraflılık” olduğuna dikkat çeken Berberakis, kendisine gelen kimi talepleri “Biz haber peşinde miyiz, haber yaratma peşinde miyiz?” diye sorguladığını söylüyor. 

Cumhuriyet’in ardından uzun yıllar Sabah gazetesi ve NTV için Atina muhabirliği yapan Stelyo Berberakis’in hem Türkiye hem de Yunanistan basını tarafından hedef gösterildiği oluyor. “Bir taraf seni casus olarak, öteki taraf da satılmış olarak görüyor” diyen Berberakis, bu durumu “çok rahatsız edici” ve “itici” olarak nitelendiriyor. 

Türkiye ile Yunanistan arasında Doğu Akdeniz’de petrol arama çalışmalarıyla yeniden başlayan gerginlik, Ayasofya’nın ibadete açılması ve Türkiye’nin mültecilerin geçişi için Yunanistan’a olan kendi sınır kapılarını açması ile tırmanışa geçiyor. Bu olaylar zincirini BBC Türkçe için haberleştiren Berberakis, uluslararası yayın kuruluşlarında çalışmanın ulusal basına göre daha özgür ve rahat olduğunu söylüyor.   

Güncel olarak çeşitli yayın kuruluşları için Atina’dan bildiren ve Yunanistan ve Türkiye ilişkileri üzerine analiz yazıları yazan Berberakis ile iki ülke ilişkilerinde ulusal ve uluslararası medyanın rolünü ve bir haberci olarak duruşunu konuştuk.