Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü, su kıtlığının nedenlerinden su israfının önlenmesi için seferberlik başlattı. Bu kapsamda ev kadınlarından öğrencilere, çiftçilerden sanayicilere kadar toplumun her kesimini kapsayacak şekilde eğitim ve farkındalık faaliyetleri gerçekleştirilecek. Ayrıca kullanılmış atık sular yeniden değerlendirilecek. Türkiye’de toplam 7,2 milyar metreküp arıtılmış atık su potansiyeli olduğu ve bunun yüzde 44 kadarının yeniden kullanılabileceği tespit edildi.
Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü, su kıtlığının nedenlerinden biri olan su israfının önlenmesine ilişkin çeşitli projeler geliştiriyor. Kentsel su kullanımları kapsamında; belediyeler tarafından beyan edilen verilere göre, Türkiye'de 2021 yılı için içme suyu temin ve dağıtım sistemlerindeki ortalama su kayıp oranı yüzde 33,5 olarak hesaplandı. 2014 yılında yayımlanan 'İçme Suyu Temin ve Dağıtım Sistemlerindeki Su Kayıplarının Kontrolü Yönetmeliği' ile bu kayıpların yüzde 25’e varan oranlara düşürülmesi hedefleniyor. Belediyeler ve su idareleri tarafından yıllık olarak kentsel su kullanımlarına ve kayıplarına ilişkin bilgiler Su Yönetimi Genel Müdürlüğü’ne gönderilip, kayıt altına alınarak belediye bazında su kayıpları takip ediliyor.
Bireysel su kullanımlarında bilinçsiz kullanımlar sebebiyle günlük kişi başı 93 litreye kadar su israfı yapılıyor. Genel müdürlükçe hazırlanan kamu spotları, sosyal medya filmleri ile kullanıcılara suyun verimli kullanılmasına ilişkin farkındalık çalışmaları yürütülüyor. Su verimliliği seferberliği kapsamında suyu en çok kullanan grup olan kadın ve çocuklar için birebir etkinlikler yürütülerek, bütün su kullanıcı gruplarında suyun verimli kullanımı için farkındalık oluşturulması hedefleniyor. Ülkede su verimliliği ve su tasarrufu farkındalığının artırılması ve tüm sektörlerin aksiyon almasının hızlandırılması için 'Suda sıfır israf' sloganıyla 'Su Verimliliği Seferberliği' etkinlikleri başlatılacak. Bu kapsamda tarımda su kullanımı öncelikler arasına alınarak, havzalar özelinde, bilinçli sulama ve gelişen teknoloji uygulamalarını da içerecek şekilde çiftçilerin ihtiyaçları dikkate alınarak, 2023 eğitim seferberliği başlatılacak. Ev kadınlarından öğrencilere, çiftçilerden sanayicilere kadar toplumun her kesimini kapsayacak şekilde eğitim, farkındalık, çalıştay, toplantı, saha etkinlikleri, ödüllendirme sistemine kadar topyekun çalışma ile suyun daha verimli kullanılması için planlanan ulusal kampanyanın vatandaşlarca benimsenmesi ve hayata geçirilmesi hedefleniyor.
Nihai hedef ise suyu verimli kullanarak tüketimleri en aza indirgeyerek vatandaşın sanayide, tarımda, evlerinde, ticarethanelerinde ihtiyaçlarını karşılarken hiçbir su ihtiyaçlarından feragat etmeden müreffeh şekilde hayatlarını su stresi baskısı olmadan idame ettirmeleri. Tüm bunların yanı sıra, suyun kaynaktan kullanıcıya kadar ulaşması ve kullanıldıktan sonra arıtılarak tekrar doğaya verilmesine kadar olan sürecin maliyetinin ve zorluklarının tüketiciler tarafından doğru şekilde anlaşılması amaçlanıyor. Bu konuda farkındalık oluşturulması ve bu maliyetin kullanıcılara uygun şekilde yansıtılması su kaynaklarının daha verimli kullanılmasını teşvik edecek. Yine bu süreçte tarifeler belirlenirken, abonelerin ödeme gücü ve ödeme istekliliğinin dikkate alınması da önem taşıyor. Tarifelerin hacim esaslı kademeli fiyatlandırma yoluyla tasarlanması su tasarrufuna teşvik edecek. Verimli kullanımı teşvik eden fiyatlandırma yöntemleri kapsamında çalışmalar ise yürütülüyor.
Su Yönetimi Genel Müdürlüğü'nce yürütülen 'Kullanılmış Suların Yeniden Kullanım Alternatiflerinin Değerlendirilmesi Projesi" kapsamında ülkede kullanılmış su potansiyeli de belirlenerek, su potansiyeline göre kullanım alanları tespit edildi. Tüm kullanılmış su kaynaklarının değerlendirilmesi ile yılda 3,3 milyar metreküp suyun tarımsal sulamada, 49 milyon metreküp suyun peyzaj sulamada, 378 milyon metreküp suyun sanayide, 2 milyar metreküp suyun çevresel kullanımda, 57 milyon metreküp suyun yeraltı su kaynaklarının beslenmesinde ve 34 milyon metreküp suyun ise içme suyu olarak dolaylı kullanımda değerlendirilmesi önerildi. Türkiye’de toplam 7,2 milyar metreküp arıtılmış atık su potansiyeli olduğu ve bunun yüzde 44 kadarının yeniden kullanılabileceği tespit edildi. Yeniden kullanılabilecek olan 3,2 milyar metreküp suyun yüzde 65’inin tarımsal sulamada, yüzde 22’sinin çevresel kullanımda, yüzde 10’unun sanayide, yüzde 2’sinin yeraltı suyu beslemesinde, yüzde 1’inin peyzaj sulamasında, yüzde 0,1’inin ise içme suyu kaynaklarının beslenmesinde kullanılabileceği değerlendirildi. Türkiye’de tarımsal sulamadan dönen suların 3,2 milyar metreküp olduğu ve söz konusu potansiyelin yüzde 66 kadarının yeniden kullanılabileceği tespit edildi. Yeniden kullanılabilecek olan 2,1 milyar metreküp suyun yüzde 64’ünün tarımsal sulamada, yüzde 36’sının ise çevresel kullanımda değerlendirilebileceği belirlendi.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, 'Su medeniyettir' düsturuyla ülkenin sahip olduğu kaynakların bir damlasını bile ziyan etmeden, suyu milletle en verimli şekilde buluşturmak için yoğun çaba içinde olduklarını belirterek, "Bakanlığımıza bağlı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü ve Devlet Su İşleri'nin yanı sıra üniversite iş birliği ile geliştirilen ve çiftçilerimizin web üzerinden ne zaman, ne kadar sulama yapabileceğini raporlayabildikleri 'Sulama Yönetimi ve Bitki Su Tüketimi Sistemi' en yenilikçi projelerimizden birisidir. Aynı şekilde Türkiye’miz genelinde bireysel sulama sistemleri hibe desteklemelerinin başladığı 2007 yılından bugüne 42 bin 531 proje ile 3 milyon 951 bin 280 dekarlık alanın modern sulama sistemleri ile sulanması sağlanmıştır. Yine TAGEM bünyesinde faaliyet gösteren bir mükemmeliyet merkezi olan Kuraklık Test Merkezi’nde de çiftçilerimizin kuraklıktan kaynaklı ürün kaybı yaşamaması için araştırmalar yürütülmektedir" dedi.
Bakan Kirişci, hiçbir şehri içme suyu sıkıntısı ile baş başa bırakmayacaklarını vurgulayarak, "Çok yakında açılışını gerçekleştireceğimiz Yusufeli Barajı, kendi alanında dünyada 5’inci sırada yer alan ve Türk mühendisliğinin geldiği noktayı en iyi anlatan bir şaheser olacaktır. Biz böylesi büyük projeleri, suyumuzun, yani geleceğimizin parmaklarımızın arasından akıp gitmesine izin vermemek için hayata geçiriyoruz. Hazırladığımız ve zaman içinde değişen şartlara göre güncellediğimiz, içme suyu eylem planları ile illerimizin 20 yıllık, 30 yıllık ve hatta 50 yıllık içme suyu ihtiyaçlarını planladık. Hiçbir şehrimizi içme suyu sıkıntısı ile baş başa bırakmadık, bırakmayacağız" diye ekledi. (DHA)