Karslı iş adamı Sezgin Baran Korkmaz, 4 yıl önce çocuğunun sünnet düğününde davetlilerden topladığı takılarla kente okul yaptırdı. Adının taşıyan vakfın yönetim kurulu başkanlığını yapan, bu okulun dışında başka okullar da yaptırıp, çok sayıda öğrenciye burs ve kıyafet yardımında bulunan Korkmaz, "Lüks otellerde yüz binlerce dolarlık kıyafeti giyerek 50'şer bin dolarlık çanta takarak dolaşma hikayesi değil benim hikayem. Bu davranışla örnek alsın istedim herkesin. Almışlardır kesin. Şimdi o okulda çocuklar kaloriferli sınıflarda akıllı malzemelerle öğretim görüyor" dedi.
SBK Holding ve SBK Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı olan Sezgin Baran Korkmaz, 4 yıl önce oğlunun sünnet düğününde davetlilere torba dağıtıp, "Bu torbalara takınızı atın ve içine adınızı soyadınızı adresinizi yazın" dedi. Bu sırada davetliler arasında homurdanmalar oldu. Bunun üzerine Korkmaz, "Kars valimizle görüştüğümüzde öğrenci yurdu ve lise ihtiyacı olduğunu söyledi. Bunun için buradan toplanacak paraların hepsini Kars Valiliği’ne bağışlayacağız" dedi. Bu konuşmanın ardından davetlilerden kimi kolundaki saati, kimisi ise çantasındaki mücevherleri torbaya attı. Toplanan para ve takılarla, Kars’a ilkokul yapıldı. Sünnet düğünde yaşananların görüntüleri ise sosyal medyada halen izleniyor, çok sayıda beğeni alıyor.
Bu okulun dışında, çok sayıda okul yaptırıp, öğrencilere burs ve kıyafet yardımında bulunan iş adamı Sezgin Baran Korkmaz, DHA’ya konuştu. Korkmaz, "Düğün olayı buraya kadar nasıl geldi, açıkçası ben de bilmiyorum. Ama benim yaptığım şey aslında elimden geldiğince herkesin yapması gereken bir şey" dedi. Düğün öncesi yaşananları anlatan Korkmaz, "Oğlumuza sünnet düğünü yapmak istedik. Hep çeşitli bahanelerle kaldı. Baktık çocuk büyüyor, karar verdik. Eşim bana düğünü iyi bir yerde yapalım ve buradan gelecek takıyı da bağışlayalım dedi. Onun öncesinde de dönemin Kars valisi yurt ve okul ihtiyacı olduğunu söylemişti. Ben de eşime o zaman valimizi de davet edelim dedim ve valimiz de düğüne katıldı" ifadelerini kullandı.
Düğünde takılarını atması için davetlilere birer torba dağıttığını ifade eden Sezgin Baran Korkmaz, şöyle konuştu:
"Ben hep düğünlerde duyardım. İşte bilezik takıldı, sahte çıktı. Kutu için boş çıktı gibilerinden. Ben de herkese küçük torba dağıttım. Takınızı buraya atın ve adınızı soyadınızı ve adresinizi yazın dedim. Davetlilerden homurdanma yükseldi. Beni yanlış anladılar. Zannettiler ki ben kimin attığını bilmek istiyorum. Yalan yok onu da merak ediyordum. Ama yanlış anlaşılma devam edince sahneye çıktım ve olayı anlattım. Burada toplanacak takının tamamını, Kars’ta ihtiyaç olan öğrenci yurdu ve lise için bağışlayacağım dedim. Kız öğrenciler okusun diye oraya da ulaştıracağız yardımları. Yoksa o kızlarımız çocuk gelin olacaklar dedim. Adresleri ve isimleri istemem de orda okuyacak öğrencilerin teşekkür mektubu yazmasını sağlamaktı. Bu böyle de oldu zaten. O gün çok duygulanan oldu. Bir gün sonra çek yazanlar bile oldu. Kars'ta çok güzel bir okul inşa ettik, bir ağabeyim de katkıda bulundu. En azından lüks otelde sünnet yaparken insanlar kötü düşünmedi. Ben israfın haram olduğunu düşünen biriyim. Bu nedenle de düğünde açıklama yaptım ve eğitime harcadık bu takıları. Hiç unutmuyorum o gün Baran çocuğa bunu atacaktım ama yarın ben de ekstra katkıda bulunacağım diyen bile çıktı. Benim konuşmamdan sonra herkes yardımlar yaptı. Herkesin beklediği buydu. Bir dokunuş bekliyorlardı."
Yapılan okulda, öğrencilerin kaloriferli sınıflarda eğitim gördüğünü belirten Korkmaz, "Lüks otellerde yüz binlerce dolarlık kıyafeti giyerek 50'şer bin dolarlık çanta takarak dolaşma hikayesi değil benim hikayem. Bu davranışla örnek alsın istedim herkesin. Almışlardır kesin. Şimdi o okulda çocuklar kaloriferli sınıflarda akıllı malzemelerle öğretim görüyor. Geçtiğimiz yıllarda okula ziyarete gittiğimde çocuklardan bazıları ağabey ben seni tanıyorum demişti. Aslında okulda adım soyadım veya ailemden birinin isimleri de geçmiyor" ifadelerini kullandı.
Korkmaz, "Ben Kars'ın en ücra köşesinde küçük bir evde otururken annem bize diyordu ki, valinin çocuklarının okuduğu okula vereceğim ki orada en iyi öğretmenler vardır. Nitekim de öyle yaptı. Ben ve kız kardeşim, her sabah 05.30’da kalkar, karda kışta ayağımızda kara lastik hikayesini, buz tutma hikayesini benden başka o yolu yürüyen Baran’dan başkası bilemez. O yolu yürüyen çocuklar yürümesin diyerek yaptım. Ve yapmaya da devam edeceğim. Keyif alıyorum. Aslında o sünnet düğünü olayı 9 yaşındaki Baran’ın sabah 05.30’ta kalkıp, Kars'ta eksi 15 derecede kız kardeşinin elinden tutup 10 kilometre yolu yürüyerek şehrin en iyi okuluna gitme hikayesidir" dedi.
Bu yıl Ardahan ve Elazığ’a da birer okul yaptırdığını belirten Korkmaz, "Önümüzdeki Eylül ayında eğitim öğretime açacağız okulları. Bu yıl 50 bin öğrenciye kıyafet yardımı yaptık, biz kimseye kapımızı kapatmıyoruz. Buradan da söylüyorum. Bizim vakfımıza hangi okul başvuru yaparsa yapsın, mutlaka dönüyoruz. Herke açığız. Hayır demiyoruz biz bu yardımları yapacak kadar batmayacak bir şirketiz, Biz dağıtıyoruz, Allah bize veriyor. Ben 40 yaşındayım bine yakın öğrenciye burs veriyorum, keyif alıyorum. Biz vakıf olarak Türkiye'de mülteciler ile ilgili en büyük çalışma yapan vakıfız. Bizim vakfımız en büyük vakıfları yönetiyor. Ben mülteci kelimesine çok karşıyım. Mecburiyetten dolayı yer değiştiren insanlardır bunlar. Mesela ben doğduğum köye okul yaptırdım. Adını da Aylin Bebek İlköğretim Okulu koyduk. Neden mi? Orda okuyan çocuklarımız Aylin bebeğin hikayesini unutmasınlar diye. Kendi topraklarından çıkıp denizde boğulan bir çocuğun hikayesini öğrensinler diye bu adı koyduk. Şimdi Sudan’da hastane yapıyoruz. Geçtiğimiz yıllarda da klinik yaptım. Geçen sene İran'da deprem olduğunda güvenli su taşımacılığı yaptım bunun organizasyonu yaptım. Suriye'deki mültecilere elimden geldiğince yardım yapıyorum" dedi.
Devlete vergilerini de ödediklerini belirten Sezgin Baran Korkmaz, "Biz vakıf olarak harcadığımızı hiçbir zaman KDV’den düşmüyoruz, devletimize vereceğimiz vergiyi ödüyoruz. Kazancımızdan bu ödemeleri yapıyoruz. Bizim vakfımızın amacı şudur devletimizden KDV'den düşmeyecek kazandığımızdan ödemeleri yapacağız. Örneğin 4 yıl oldu sünnet düğünü olalı. İnsanlar halen arıyor tebrik ediyor. İnsanlar iyi şeyler duymak istiyor. Bende mutlu oluyorum. Mesela herkes burs verebilir. Ama herkes demekle beyaz yakalı ve beyaz yakalı alt tabanı diyorum. Lüks restoranlarda yemek yiyorlar. 10 bin TL hesap ödüyorlar. Para kendilerinin ama, eve gittiklerinde aynanın karşısına geçtiklerinde düşünmüyorlarsa şüphe vardır. Bir televizyon kanalında mülteciyi ayakkabısız gördüğünde vicdanı sızlamıyorsa bir şey demiyorum" diye konuştu.