Merkez Bankası Başkanı DurmuşYılmaz, "İster IMF ile olsun ister IMF'siz, Türkiye'ye sermayegirişlerindeki artışın döviz kurlarında bir etkisi olacak, bu inkâredilemez" diyerek ancak IMF ile anlaşmanın da bir sonunun olmasıgerektiğine dikkat çekti.
Yılmaz,Eskişehir Sanayi Odası(ESO) ve Dünya gazetesi işbirliğiyle Eskişehir Anemon Otel'de dündüzenlenen etkinlikte "Para Politikaları" konulu konferans verdi vesoruları yanıtladı. Kriz öncesine dönüş için bir tarih veremeyeceğinisöyleyen Yılmaz, dışarıdan ikinci bir darbe gelmezse 2010'un ortalarınadoğru bugün bulunan noktadan daha iyi olacağını belirtti.
IMF ile ilgili Devlet Bakanı veBaşbakan Yardımcısı Ali Babacan, kendisi ve Hazine Müsteşarı'ndan birşey duyulmadığı sürece diğer söylentilerin spekülasyon olduğunuvurgulayan Yılmaz, "Kriz kararlarını alırken IMF'nin faydası olmadıdiyemem. Ancak sorulması gereken soru şu: Biz toplum olarak kendi içdinamiklerimizle aklımızın söylediği, başkalarının da söylediğidoğruları kendi kendimize yapamaz mıyız? Yapabiliriz ve yapmamızgerekir. Dolayısıyla biz sürekli IMF ile birlikte çalışıp sistemimize,ekonomimize yön vermemeliyiz, veremeyiz" dedi. IMF ile anlaşmanın birsonunun olması gerektiğine işaret eden Yılmaz, "Bir anlaşma yaptınız,bir anlaşma daha, bir anlaşma daha... Bunun sonu nerede bitecek? Biryerde bunun artık bitmesi lazım. Artık kendi kendimize, doğru verasyonel kararlar almayı becerelim" diye konuştu.
Sermaye girişi artarsa kur etkilenir
İster IMF ile olsun ister IMF'siz,Türkiye'ye sermaye girişlerindeki artışın döviz kurlarında bir etkisiolacağına dikkat çeken Yılmaz, bunun yönetilmesi gerektiğini kaydetti.Hazine Müsteşarlığı'yla yakın temas halinde bulunduklarını ve ellerindede birtakım araçlar olduğunu söyleyen Yılmaz, ülkeye giren dövizinkurlar üzerinde değerleme baskısı yapacağını dile getirdi.
Türkiye,Çin ve Hindistan durgunluktan erken çıktı
Merkez Bankası Başkanı DurmuşYılmaz, "Türkiye ekonomisi Çin ve Hindistan gibi durgunluktan erkençıkan ülkeler arasında yer aldı" dedi. Yılmaz, "Mali disiplinle ilgiliolarak yapılanları şu andaki kararlarımızın içine yerleştirmişdurumdayız. Dolayısıyla ortaya konulan orta vadeli program kendi içindetutarlı ve gerçekçi bir program" dedi. Yılmaz, artık 2010 ve ilerisiiçin hükümetin, sadece Türkiye'nin değil tüm dünyadaki hükümetlerinmali disipline tekrar nasıl dönüleceğini göstermeleri gerektiğinisöyledi. Orta Vadeli Programla bir patika çizildiğini ve bundansonrasının bunun nasıl yapılacağı, içinin nasıl doldurulacağıyla ilgiliolduğunu vurgulayan Yılmaz "Söylenenlerin içi doldurulduğu sürece parapolitikasının değişmez, içi doldurulmazsa duruş yeniden gözdengeçirilir" dedi.