Suriye: Türk gazeteciler bizde değil
Suriye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Cihad Makdissi, bu ülkeye girdikten sonra kendilerinden haber alınamayan iki Türk gazetecinin kendilerinde olmadığını söyledi. Daha önce bu gazetecilerin Suriye istihbaratının elinde olduğu iddia edilmişti
Ahaber'e konuşan Makdissi, Adem Özköse ve Hamit Coşkun'un kayıp olduğunu medyadan duyduklarını söyledi. Gazetecileri hala aradıklarını söyleyen Makdissi "Nerede olduklarını tespit edersek onları Türkiye'ye göndereceğiz. Kimseyi özellikle de gazetecileri herhangi bir amaç doğrultusunda kullanmak gibi bir niyetimiz yok" dedi.
'Annan planı bizim için ilk adım'
Birleşmiş Milletler ve Arap Birliği Özel Temsilcisi Kofi Annan'ın planını desteklediklerini kaydeden Makdissi, misyonun başarıya ulaşmasını istediklerini söyledi. Annan planını, "Barış ve siyasi bir çözüm sağlamak için sadece bir başlangıç" olarak nitelendiren Makdissi, ateşkes süresince muhalefet kaynaklı ihlallerle karşı karşıya kaldıklarını anlattı. Makdissi, "Annan'a bir mektup gönderdik ve bu mektupta Suriye hükümetine yönelik silahlı gruplarca gerçekleştirilen 80 ihlale dikkat çektik. Bu ihlaller oldukça iyi belgelendi ve kolayca da doğruluğu tespit edilebilir. Yani kim ne zaman nerede yaptı gibi. Umarım herkes bu sükûnete uyar. Siyasi bir çözüm sağlamak için umduğumuz da budur. Bu sorunda güvenlik boyutu sadece bir tedavi biçimi, ancak çözüm değil. Çözüm diyalog ve siyasi kanallar aracılığı ile olmalı. Bu da ateşkesi sürekli kılmak için gerçekleştirmek istediğimiz şeydir" dedi. Suriye'de ölen 9 bin kişinin hepsinin muhalif olmadığını hatırlatan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, "Ülkemize dökülen her kan damlası için üzüntü duyuyoruz" dedi.
Türkiye'ye mesaj
Türkiye ile ilişkilerini düzeltmek istediklerini anlatan Makdissi, "Ancak ne yazık ki Türk hükümetinin bu günlerde negatif bir rol oynadığını düşünüyoruz. Umuyoruz ki pozisyonlarını Suriye'ye baskı yapmak değil yardım etmek yönünde yapıcı bir şekilde değiştirirler" diye konuştu.
Türkiye'nin Suriyelileri misafir edip militarize etmeye zorlamak yerine masaya oturmaya zorlamasını istediklerini anlatan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Türkiye'ye sorunun değil çözümün parçası olma çağrısı yaptı.