Otomobillerin dayanaklılığını test eden bağımsız kuruluş EURONCAP'in çarpışma testlerinde, 1970'li yıllardan bu yana "Dummy" denilen, üzerinde sensörlerin bulunduğu mankenler kullanılıyor. Gazi Üniversitesi Otomotiv Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yakup İçingür, bugüne kadar bazı araştırma ve projeler kapsamında İngiltere, ABD, Portekiz, Almanya ve İtalya'da çalışmalar yürüttüğünü, otomotiv sektörünü incelediğini söyledi. İçingür, 19'u uluslararası olmak üzere 50'den fazla otomotiv teknolojisi konusunda yayın ve araştırmalarının bulunduğunu dile getirerek, bazı projelerde danışman olarak yer aldığını bildirdi. Otomotiv sektörünün teknoloji sayesinde inanılmaz gelişmeler gösterdiğini, özellikle sürücü ve yolcu güvenliğini sağlamada son yıllarda önemli çalışmalar yapıldığını ifade eden İçingür, bu konuda, otomobillerin olası bir çarpışma sırasında dayanıklılığını test eden bağımsız kuruluş EURONCAP'in önemli bir görev üstlendiğini anlattı. İçingür, bu kuruluşun 1970'li yıllardan bu yana çarpışma testlerinde "Dummy" adı verilen, üzerinde sensörlerin bulunduğu mankenler kullandığına değinerek, şöyle devam etti: "Kuruluş, mankenlerin vücudunda görülen hasara göre puanlama yapıp aracın sağladığı güvenliğe not veriyor. Mankenin vücudunda oluşan hasar da sensörler aracılığıyla belirleniyor. Bu nota göre üretici firma, aracındaki güvenliği artırıyor, yeni özellikler koyabiliyor. 'Dummy'ler sayesinde araçların dayanıklılığı ve sürüş güvenliği giderek artırılıyor. Fren sistemleri, araçların yol tutuşları, ani frenlerde sürücüye manevra kabiliyeti tanıyan özel sistemler, otomobilin savrulmasını sağlayan teknolojiler, hava yastıkları yapılan bu testler sonucu geliştiriliyor ve uygulanıyor." Önceden otomobillerde ön kısmın sağlamlığının dikkate alındığı, ancak son yıllarda "Dummy"lerle yapılan testlerde bu tür araçların ciddi zararlara yol açtığının görüldüğünü dile getiren İçingür, bu yüzden daha esnek araçların üretildiğini bildirdi. İçingür, otomobillerin özellikle ön koltuklarında oturan sürücü ve yolcuların bulunduğu bölümün çelik çubuklarla kafeslendiğini ve yaşam alanı oluşturulduğunu belirten İçingür, şunları kaydetti: "Yapılan testler sonucunda otomobillerin önü eskiye göre daha esnek yapıldı. Artık, araçların ön kısmı çarpışma sırasında ezilsin, çarpmanın şiddetini absorbe etsin isteniyor. Çarpışma sırasında ön kısmın göğüse, yaşam alanına kadar gelmesi, oluşan enerjinin absorbe edilmesi, sürücüye ve yolcuya yansımamasını sağlıyor. Çarpmanın etkisiyle otomobilin önü yavaş yavaş ezilirken, demir çubuklarla kafes içine alınmış sürücü ve yolcu, emniyet kemeri ve hava yastıkları sayesinde korunabiliyor. Bu noktada otomobilde yapılan en küçük hata insan hayatına mal olabiliyor. Bu yüzden 'Dummy'lerin üstlendiği görev çok önemli." Önü istenilen ölçüde esnek olmayan otomobillerle yapılan çarpışmaların ölümle sonuçlanabileceğine işaret eden İçingür, "Bu durumda emniyet kemeri bile korumaz. Çünkü kaza sırasında oluşan yüksek enerjinin etkisiyle emniyet kemeri insanın vücuduna, ete gömülür. İç kanama oluşabilir ve kişi ölebilir. Oysa, esnek araçlarda çarpışmanın kuvveti azalır ve emniyet kemerine az bir görev kalır" dedi. İçingür, araçlarda 1990'lı yıllardan sonraki konseptin güvenlik, yakıt ekonomisi ve çevre olarak belirlendiğini belirterek, özellikle sürücü güvenliği konusunda halen yeni özelliklerin hayata geçirildiğini bildirdi.