“Ne sayıklıyorsun yine Musa?”
“Ne sayıklıyorum Haydar Abi?”
“Şairrrrr köpek... Ölmedin yine dirildin di mi?” “Dirildim Efsun Abla”
“Ablan kurban olsun sana!”
Ablam kurban olur mu bana? Olmuyor. Yüz yaşındaki, bin yaşındaki, dünyanın yaşındaki Efsun Abla’dan hiç bir şey olmuyor. Bacakları kesik Efsun Abla’nın. Sigaradan diyor soranlara ama ben biliyorum kendisi kesmiş. Birkaç yıl önce. Genç kocası artık onu adamlara satmasın diye. Ama bacakları olmayan ve adamlara satılmayan yaşlı bir kadını kocasının sokağa atacak kadar gaddar olacağını hesaplayamamış.“Hesaplayamadım be Musa”.
Hesapla be Efsun Abla. Bir şeyi de hesapla şu hayatta. Mesela sana âşık olabileceğimi hesapla. Evet bacakları olmayan ve yaşı yaşımın iki katı olan zargana gibi zayıf ve yarı kaçık bir kadına aşık olabilirim ben. Hani şair diyor ya entarisi sıyrılmış hafiften... Entarin sıyrılıyor hafiften, içinde bir kötülük yok biliyorum, ama benim var Efsun Abla... Benim içim sana fena...
Haydar Abi aklımdan geçenleri okur gibi bakıyor bir bana bir Efsun Abla’ya. Üzülüyor. Bir bana bir Efsun Abla’ya. Ama ona kim üzülecek? Onun hikayesi hepimizden beter..."
İllüstrasyon: M. K. Perker
Yıllık; internette babil.com ve istanbulkitapcisi.com adreslerinden online olarak da sipariş verilebilir.