Karar gazetesi yazarı Taha Akyol, "Türkiye elbette hukuksuz bir devlet değil ama hukuk devleti ölçülerinde ağır sorunları var. Siyaset görmelidir ki, sorunlar 'daha çok güç'le değil, daha çok hukukla, evrensel düzeyde özgürlüklerle ve yargı bağımsızlığıyla çözülebilir." düşüncesini dile getirdi.
Akyol, "İktidar aldığı kararlara, çıkardığı kanunlara içeride ve dışarıda saygı duyulmasını isterken ‘Türkiye bir hukuk devletidir’ diyor.Diplomatik sorunlarda da sık sık böyle denilmesi, hukuk ve adalet sorunlarının sadece hak ve hürriyetlerimiz için değil, ülkemizin itibarı için de ne kadar önemli olduğunu gösterir. Hele de ülkemize yatırım gelmesi, tamamen hukukun üstünlüğüne bağlıdır. Uzun yılların, hatta asırların sorunu ama CB hükümet sistemiyle daha da ağırlaştı." görüşünü savundu.
Akyol, "Netice, insan hakları ihlallerinin rekor kırmasıdır: 'Bireysel başvuruyu başarıyla uygulayan hiçbir ülkede bizde olduğu kadar başvuru yapılmamaktadır. Mahkememize sadece 2019 yılında 43 bin civarında başvuru yapılmıştır. Bununla birlikte geçen yıl 40 bin kadar başvuru sonuçlandırılmıştır.' Nüfusu bizden kalabalık ülkelerde bile bizdeki ki kadar bireysel başvuru olmuyor!" ifadesini kullandı.
Akyol yazısında şunları kaydetti:
Ve yine Prof. Arslan’a göre, bireysel başvuruların 'yarıdan fazlası' adil yargılanma hakkının ihlali konusundadır! Arslan’ın dediği gibi “bu da adil yargılanmayla ilgili önemli bir mesele olduğunu ve bu meselenin çözülmesi gerektiğini bize söylüyor.”
Saygın ceza hukukçularımızdan Sayın Prof. İzzet Özgenç de şöyle söylüyor:
“Ülkemizde, hukukun dışına çıkılma yönünde hızlı bir süreç yaşanmaktadır...” (19 Nisan 2020)
Böyle değerli birçok hukukçunun aynı nitelikte çok sayıda açıklama ve uyarıları var.
Türkiye elbette hukuksuz bir devlet değil ama hukuk devleti ölçülerinde ağır sorunları var.
Siyaset görmelidir ki, sorunlar “daha çok güç”le değil, daha çok hukukla, evrensel düzeyde özgürlüklerle ve yargı bağımsızlığıyla çözülebilir.Gelişmiş ve itibarlı bir ülke olmanın başka yolu yok.
Yazının devamı için tıklayın