Beşiktaş Kulübü Basın Sözcüsü Metin Albayrak, Anderson Talisca'ya verdikleri değerin karşılığını göremediklerini söyledi. Tecrübeli yönetici, yeni sezona daha umutla baktıklarını ifade etti.
Metin Albayrak, Beşiktaş'ın yeni sezon hedefleri, Negredo ile Love'ın performansı, Oğuzhan ve Larin ile ilgili beklentileri ve Talisca'nın takımdan ayrılışı hakkında Sporlig Dergisi'ne açıklamalarda bulundu.
-Son 2 yılın şampiyonu olarak sezonu 4. sırada tamamladınız, sebebi neydi?
"Baktığınızda son 2 yılda şampiyon olmuş tecrübeli ve geniş bir kadroya rağmen ligi 4. sırada bitirmemiz başarısızlıktır. Bizim hedefimiz her zaman şampiyonluktur. Şampiyonlar liginde devamlı yer almak. Ligi 4.sırada bitirmek bizim için hiç beklemediğimiz bir sonuç ve ayal kırıklığına uğradığımız bir sezon oldu. Tabi ki buradan çıkaracağımız dersler var. Kendi öz eleştirimizi yapacağız ve yapıyoruz da."
-Neye Bağlıyorsunuz?
"Bir çok etken var. Bu etkenlerin hepsini kendi içimizde değerlendiriyoruz. Geçen seneye baktığımızda ilk yarıda 21 puanla en büyük puan kaybını yaşamışız. Bunun sebebi olarak şampiyonlar ligindeki yoğun maç trafiği ve takımdaki sakatlıklar bir etken olabilir. Yani bir çok etken var. Bunların hepsini değerlendiriyoruz. Önümüzde ki seneye daha umutla bakıyoruz. İnşallah Beşiktaş önümüzdeki sezon daha iyi olacak."
-Şahsi fikriniz nedir?
"Bir çok sebebi var. Bunları kamuoyuyla paylaşmayı çok uygun bulmuyorum. Onun için kendi içimizde sadece başarısız olduğumuzu söylüyorum. Yani Beşiktaş’ın yarıştığı her alanda tek bir hedefi vardır, o da şampiyonluktur. Onun haricinde ki şey başarısızlıktır. Beşiktaş ile Fenerbahçearasında oynan yarı final kupa maçında istenmeyen olaylar çıktı. Şenol Güneş’in kafası yarıldı ve maç tatil edildi. Bir gün sonra maçın 56. dakikadan itibaren oynanamsına karar verildi ancak Beşiktaş sahaya çıkmadı ve hükmen yenik sayıldı."
-Neden çıkmadınız?
"O günkü olay, Türk futbolu için ders ve ibret verici bir olaydı. Bence sadece bize ait değil, Türk sporu adına da kara bir lekeydi. Sonuçta spor, sevgi,barış kardeşliktir. Takımlar yarışmacıdır, birisi yenecek, birisi yenilecek. Bunu son noktaymış gibi göstermek bence son derece yanlış. Rekabet tabiki olacak. Beşiktaş ilk kez orada yenimiyor veya yenmiyor. Fenerbahçe de aynı şekilde Çünkü iki kulüpte Türkiye’nin en eski ve en köklü kulüplerinden. Bunları ön görerek sağ duyuylu bakmak lazım.O gün yaşadıklarımız bizim açımızdan hiç hoş şeyler değildi."
"Biz oraya misafir olarak gittik, ama maalesef misafir gibi karşılanmadık. Öyle muamele görmedik. Yapılanlar herkesin gözü önünde oldu. Olay Kamu vicdanını yaralamıştır. Orada adaleti sağlayan hakemdir. Hakem kararı belirledi. Hocamızın başı yarıldıktan sonra Şenol hoca, güvenlik zaafiyetinin olduğunu gösteren bir rapor verip, takımın sahaya çıkmayacağınısöyledi. Bizim de içeride olmamızı istedi. Daha sonra futbol federasyonu bunu değiştirdi. Biz de bu kararda hakkaniyetsizlik olduğunu düşünerek, yönetim ve camia olarak maça çıkmama kararı aldık."
"Bir spor adamı olarak söyleyeyim.Türkiye’de genelde sevgi,saygı ve hoş görü kalmadı. İnsanlar aslında empati yapıp kendilerini o kişilerin yerine koymalı. Şenol hoca bu ülkeye gelmiş geçmiş en dürüst, en namuslu, en çalışkan spor adamıdır. Futbolculuğuyla, teknik direktörlüğü ile herkese örnek olmuştur. Bu değerleri yıkmamamız, sahip çıkmamız lazım. Şenol Güneşler öyle yetişmez. İlk önce insan olmamız lazım. Hocamız öyle numara yapacak, yalan söyleyecek bir kişiliğe sahip insan değil. Onu bilen biliyo ama maalesef ülkemizde öyle sevgi saygının yok olmasından ve sosyal medya denilen gerçekten dedikodu dediğim kişiler bunları böyle yalan yanlış şeylerle insanlara hak etmediği şekilde iftira atıyorlar. Şenol hocanın biz yanındaydık. Hastaneye gitti. Hastanedeki raporu belli. Yani hocanın numara yapmadığını herkes biliyor. Tıp doktorları, hastaneler yalan söylemez diye tahmin ediyorum. Onların hepsinin ispatı var. Şenol hocanın kafasında kan yoktu gibi söylemler vardı. Böyle basit şeylere çok cevap vermek istemiyorum. Çünkü biz bunları söylediğimiz zaman bunları iddia eden insanları dikkate almış oluyorsunuz..
-Benzer olay sizin stadda olsaydı yine aynı uygulama yapılırmıydı?
"Şöyle söyleyeyim. Olmamış bir şeyin üzerine konuşmak istemiyorum. Bizim stadda güvenliği daha yüksek olan maçlar oynadık. Bizim stadda böyle bir şey olmaz. Biz orada şampiyonlar ligi maçları, Fenerbahçe,Galatasaray ve Trabzonspor maçları da oynadık. Zaten bizim olduğumuz yerde böyle şeyler olmaz. Bütün güvenlik, her şey ev sahibi takımın sorumluluğundadır.
Maç tatil edildiği zaman beklentiniz neydi? Beşiktaş lehinemi sonuçlanması gereken bir karşılaşma olarak mı değerlendiriyorsunuz?
Valla Türk futbolu bizim değerlendirmemizle olmaz."
-Peki sizce kurallar doğru mu uygulandı?
"Türkiye bir hukuk devleti. Kurallar vardır. Türkiye Futbol Federesyonunun talimatnameleri var. Hakem o maçı, yazdığı rapora ve sebebe göre iptal ediyorsa, o maçın tekrarlanması ve bizim lehimize tescil edilmesi gerekiyordu. O nu da yapmadığı için, burada ‘’çifte standart’’ söz konusu. Bizde zaten maça çıkmayarak onu gösterdik.
Gelelim Oyunculara. Talisca Ve Tosiç takımdan ayrıldı. Talisca iyi bir performans gösterdi. Adeta taraftarın sevgilisi olmuştu ancak Çin’e transfer oldu. Beşiktaş’ı da sosyal medya hesabından çıkardı. Bu da tepkilere neden oldu Nasıl değerlendiriyorsun."
"Talisca 2 yıldır bizim kiralık oyuncumuzdu. Yani bizim oyuncumuz değildi. Benfica’nın oyuncusuydu. Benfica’nın şartları da belliydi. Belirli bi rakam üzerine 1 sene sonra satın alma opsiyonumuz vardı. Biz o satın alma opsiyonunu kullanmadık. Kendisi de Çin’e transfer oldu. Daha doğrusu Benfica oraya gönderdi, biz vermedik. Sonuçta biz de önümüze bakıyoruz. Sadece Talisca değil, Talisca üzerinden tüm futbolcularla ilgili bir şey söyleyeyim. Bizim Türk halkında şöyle bir şey var. İnsanları hak etmediği şekilde göğe çıkarıyoruz, bir de yerin dibine sokuyoruz. Biraz önce Şenol Güneş’e yapılanları anlattığım gibi. Bunun ortası yok. O yüzden bu ülke duyguları biraz yüksek, sıcak bir ülke. Ama bunları yaparken dirayetli olmak lazım. Talisca’da sonuçta futbolcu. Bedava oynamıyor. Oynadığının bir karşılığı var. Bizim kendisiyle profesyonelce ilişkimiz vardı. Oynadığı süre içerisinde verdiğimiz sözleri tuttuk, o da bize hizmet etti. Zaten hedefi de oydu. Ama kendisi de taraftarın, camianın, bizlerin ona verdiğimiz değerin karşılığını göstermedi. Kendisi de son yaptığı hareketle maalesef bunu gösterdi. Taraftarımız da onun gerçek yüzünü gördüğü için çok üzüldü. Çünkü taraftarımız ona çok fazla haketmediği kadar değer vermişti. Benim burada en çok üzüldüğüm konu taraftar. Taraftar bir camianın en büyük gücüdür. Taraftarın sevgisini kazanmak çok kolay değildir ama kazandıktan sonra da onun karşılığını vermek lazım. Bizim o sevgiye layık olan bir çok değerimiz var. Ama Talisca onlardan biri değil."
-Tosiç’e bir teklif geldi. 1 yıllık daha sözleşmemiz vardı ancak o gitmek istedi. Bize de çok katkısı oldu. İyi bir profesyoneldi. Allah yolunu açık etsin. Bir de Vagner Love parasını alamadığı için Beşiktaş'ı şikayet etti. Bunu için neler söyleyeceksiniz?
"Türkiye’de ki ve Beşiktaş’ta ki durumu herkes biliyor. Herkes biliyor derken, ülkenin içinde bulunduğu durumu ekonomik sorunları herkes biliyor. Biz yaklaşık 6 yıllık bir yönetimiz Göreve geldiğimizde Beşiktaş’ın durumu ile şu anki durumu ve marka değerinin yukarıya çekilmesi herkes tarafından biliniyor. Bizde oynayan hiç bir futbolcunun parası kalmamıştır ki; biz buna çok önem veren bir yönetim kuruluyuz. Wagner Love ı biz devre arasında bize katkı sağlasın, goller atsın, bize şampiyonluk yolunda önemli katkı sağlasın, diye transfer ettik. Ama maalesef kendisi bunu gösteremedi. 1-2 aylık bir gecikme yaşandı. Onun taktiri yapacak bir şey yok. İnsanoğlu farklı tapkiler gösterebiliyor. Demek ki bu kulübe karşı bir aidiyet duygusu hissetmemiş."
-Love transferinin yanlış olduğunu düşünüyormusunuz?
Biz yaptığımız hiç bir transferin yanlış olduğunu düşünmüyoruz. Transfer yaparken iyi niyetleyaparsın.Bir şeyleri öngörürsünüz ama Türkiye’de maalesef iş bittikten sonra konuşuluyor. İyi olursa iyi, kötü olursa kötü. Ama önemli olan onu öngörebilmek ve yapabilmek. Yani sonuçta Alanyaspor’da attığı goller ve yaptıklarıyla Wagner Love ın ne kadar başarılı bir oyuncu olduğunu biliyoruz. Bize değer katacak diye transfer ettik. Ama maalesef olmadı. Bazen transferde böyle şeyler olabiliyor. Her transfer başarılı olacak diye bir kaide yok. O yüzden yaptığımız hiç bir transferin pişmanlığı ve yanlışlığını düşünmüyoruz. Negredo’dan memnunmusunuz? Beklentilere cevap verdi mi?
"İnsan olarak memnunuz. İyi bir profesyonel, iyi bir arkadaşlık ortamı sağlayan önemli bir kişilik. Geçmişi de iyi ama bu seneki performansına baktığımızda en büyükşansızlığı, geçmişte onun pozisyonunda oynayan ve iyi katkı sağlayan oyuncularla kıyaslandığında performansının düşük olması. Bizim için kriter bir santraforun belirli sayıda gol atması ve Beşiktaş’ın şampiyonluğuna katkı sağlaması. O yüzden de katkı sağladığını düşünmüyorum."
-Kaç transfer yapmayı düşünüyorsunuz?
"Görüşmelerimiz devam ediyor. Bizim pozisyonlarımız belli. Sağbek,santrafor, ve forvet arkası pozisyonunda oyuncu transfer etmeyi düşünüyoruz. Şu anda 3 oyuncu düşünüyoruz ama bu duruma göre 4 te olabilir."
"Biz Larin’i 1-2 senedir izliyorduk. Beşiktaş’a 1 sene gecikmeli geldi. Ben Larin’in önümüzdeki sezon daha başarılı olacağını ve formayı bırakmayacağını düşünüyorum. Çok arzulu, istekli, fiziksel özllikleri üst düzey bir oyuncu. Beşiktaş’ın sevilen, sembol isimlerinden birisi olacağını düşünüyorum."
"Oğuzhan bizim kaptanımız, sevdiğimiz bir kardeşimiz. Oğuzhan’ı yönetim olarak ta çok seviyoruz. Her insanın bazı dönemlerde inişli çıkışlı grafiği olur. Oğuzhan’ın bu sene onu yaşadığını düşünüyorum. Ama o bu sorunun üstesinden gelebilecek iyi bir karakter. Akıllı, kendine bakan ve hedefleri olan bir oyuncumuz. O yüzden bu sene daha iyi olacağına inanıyorum. Kendisi de öz eleştirsini yapacaktır diye tahmin ediyorum. İnşallah daha iyi olacak. Bu sezon ondan beklentimiz daha fazla."
-Beşiktaşın küçülmeye gideceği konuşuluyor. Doğru mu
"Küçülme demek ayıp bir şey değil. Bu futbol, özel hayatı iş hayatı Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik durum pozitif değil. Genelde Türkiye’de bir taammüm var. O da futbolcu maaşlarının AVRO cinsinden olması. Biz geçen sene bu zamanlarda imzaladığımız sözleşmelerde Avro kuru TL ye göre 3.09 du. Bugün itibariyle % 40 gibi bir artış söz konusu. Gelirlerimiz TL cinsinden. Ve bunun karşılığında da ligi 4. bitirdik. O yüzden beklediğimiz şeyler olmadı. Bütçeler uymadı. Haliyle bizde kendimize göre bütçelerimizi düzenleme ihtiyacı hissettik. Küçülme derken bunu bir plan çerçevesi içerisinde yapıyoruz. O plan çerçevesinde de elimizdeki bazı oyuncuları satıp, onların yerine daha potansiyelli, hedefi olan, başarıya aç oyuncuları kadromuza dahil etmeye çalışıyoruz. Transfer politikamız bu. Bazı oyuncularla da konuşuyoruz. Onlarla ilgili de önümüzdeki dönemde Beşiktaş’ta ayrılamalar olabilir."
-Fenerbahçede 20 yıllık Aziz yıldırım dönemi sona erdi. Ali Koç başkan seçildi. Neler söyleyeceksiniz?
Sadece hayırlı olsun diyebilirim. Ali bey ve arkadaşlarını tebrik ediyorum.
-Yeni sezonla ilgili düşünceleriniz?
"Yeni sezonla ilgili olarak hedefimiz şampiyonluk. Beşiktaş armasının olduğu her yerde tek hedef şampiyonluktur. Onun için yönetim olarak elimizden geldiğince hocamıza,oyuncularımıza, destek vereceğiz.Tecrübeli bir yönetimimiz,tecrübeli bir hocamız ve takımımız var. Bu sene yapmış olduğumuz bazı hataları yapmayarak önümüzdeki sene şampiyon olmak isitiyoruz, tek hedefimiz bu."
-Hakemlerle ilgili neler söyleyeceksiniz?
"Yeni hakem yüzlerine ihtiyaç var. Türkiye’de hakemlerden rahatsız olmayan kulüp yok. Hangi kulübe giderseniz gidin, herkes hakemlerden şikayetçi. Bir yerde, bir kurum değil, bir çok kurum hakemlerden rahatsızsa demek ki bir sıkıntı var. Onun için Futbol federasyonunun, MHK nin, başkan Yusuf Namoğlu’nun oturup, nasıl daha az hata yapılabilir? diye ciddi çalışma yapmaları gerekiyor. Her insan hata yapabilir, hata insanlara mahsustur ama ne kadar az hata yapılabilir? Nerelerde yanlış ve eksiklikler var? Bunların daha iyi olması için çalışmak lazım. Futbolun içerisinde yeni hakem yüzlerine ihtiyaç var. Baktığımızda başarıda da başarısızlıkta da herkesin payı var. O yüzden futbol camiasının içerisindeki herkesin pozitif futbol anlamında katkı sağlaması lazım. Hakemlerde bu işin en önemli parçası. Çünkü adalet sağlıyor. Benim onlara bir Beşiktaş yöneticisi ve bir spor adamı olarak tavsiyem şu; Artık profesyonel hakemlik dediğimiz bir yapı oluştu."
"Bu iş profesyonellikle yapılacaksa başka bir iş yapmamaları lazım. Sadece hakemliğe konsantre olmaları lazım. Hobi gibi ikinci bir iş olarak yapılmayacak. Her gün futbol federasyonuna gidip mesai harcayacaklar. Seminerler düzenleyecekler. Maçları izleyip, pozisyon hatalarına görsel olarak bakıp, analiz yapacaklar. Pozitif olanları da onore edeceksin ki, diğer meslektaşlarına örnek olsun, dileğim bu. Çünkü bizim bu seneki her şampiyonlar ligi maçlarımızda VAR sistemi uygulandı. Ama VAR sistemine hiç ihtiyaç duyulmadı. Hakemlerin önde olmadığı, hep futbolun önde olduğu maçlar oynadık. Bu da hakemlerin maçlarımızı iyi yönettiğini, otoriteyi iyi sağladıklarını gösteriyor. Bunlar çok zor işler değil. Neden sadece bizim ülkemizde sıkıntı oluyor? Bunları çözebilecek zekaya, akla ve kişilere sahibiz. Sadece bunlara iyi odaklanmak lazım."