Haccac-ı Zalim’in (zamanının ve coğrafyanın devlet adamı) zulmüne karşı koyduğu için zindana attığı, birçok Sahabi ve Tabiin (Sahabeye kavuşan, onlarla arkadaşlık eden demektir) gibi öldürttüğü Bilgin ile gardiyan arasında geçen konuşma şöyle:
-Ya Mübarek! Vicdanım rahatsız. Ben bu görevi yaptığım için şu ayetin hükmüne girer miyim: “Zalimlerin yardımcıları…”
-Hayır sen o ayetin hükmüne girmezsin
-O zaman kimler girer.
-O ayetin hükmüne sen değil ama sana yemek yapanlar, çamaşırını yıkayanlar, sana hizmet eden kim varsa onlar girer.
Katil Sisi askeri, Adeviye’deki cinayetinden sonra Kur’an-ı Kerim’i öpüyordu.
Kimsenin kafası karışmasın.
Çünkü dünyanın her yerinde olduğu gibi burada da olay, inananlarla inanmayanlar arasında cereyan etmiyor. Kavga dünyanın her yerinde olduğu gibi namuslularla namussuzlar arasında. Namussuz Müslüman olur mu demeyin: İlkesiz herkes namussuzdur; inanıyorum dese de.
Ülkemizdeki son darbede (28 Şubat) darbeyi tasarlayanlar, hatta “İslam’ın ılımlısı mılımlısı olmaz” diyenler; kendilerine göre gerçek müminler. Onlar örneklerine milyon kez rastlamışsınızdır; sizi Müslüman kabul etmezler.
Şeytan düşünüp taşınıp, “Yahu ben bu Müslümanlara günah işletiyorum; tövbe ediyorlar böylece hem günahları bağışlanıyor, hem de tövbe sevabı alıyorlar. Öyle günahlar icat etmeliyim ki yapanın aklına tövbe etmek gelmesin” demiş. Böylece inanç adına yapılan günahlar, zulümler çıkmış ortaya. Adam günah işlediğini düşünmüyor ki tövbe etsin.
28 Şubat ilgisiyle rivayet edilen şu haberler hiç abartılı değil: “Konya, Hama gibi haritadan silinecekti’’, “ Türkiye'nin otuz milyon fazlası var.”
Neden abartılı olmadığını, çevremizde olup bitenlerden anlıyoruz; o tasarıları test edip doğrulamış oluyoruz.
Merhum Erbakan, mizacı gereği “Gerime” demese bunlar olacaktı; hiç kuşkunuz olmasın.
Bugün. Evet bugün de Mısır benzeri bir yıkım gerçekleşse mevcut demokratik rejime karşı, şundan emin olun ki yapılacak katliam, Mısır’ı sollar hafazanallah. Halen böyle bir potansiyel taşıyoruz.
Taraf, küme, mahalle, her ne derseniz deyiniz; böyle bir şey; mahallecilik yapmıyorum. Yaptığım, gene, namuslularla namussuzlar ayrımının altını çizmek. Yoksa bu ülke insanları, aynen Mısır’daki gibi tüm renkleriyle yaşayıp gidiyor; milletin birbiriyle bir sıkıntısı yok. Demek istediğim, bu ülkede de Sisi potansiyeli yeteri kadar var. Agâh olunmalıdır.