Taraf gazetesinde yaşanan ayrılığı gazeteciler nasıl yorumladı

Taraf gazetesinde yaşanan ayrılığı gazeteciler nasıl yorumladı

 

Rıza Zelyut – Güneş

BerTARAF oldu

 

Efendiler; milletine ihanet edenleri kullanırlar ama onlara asla güvenmezler; günü geldiğinde de tutar; kapının önüne korlar.

Taraf; basın tarihinde kara bir leke olduğu için bertaraf olacaktır.

Yazının devamını okumak için tıklayınız

 

Sanem Altan – Vatan

Hayatın değerini bilen, herkesin hayatı için de dövüşür

 

Taraf Gazetesi’ni kimse kolay kolay unutmayacak çünkü, onlar korkaklığın, çıkarcılığın sefaletini hiç çekmediler. Hayat için dövüşmekten korkmadılar. Herkesin hayatı için dövüştüler. Kötülüğün sefaletine ragmen iyiliğin meşalesini parlak tuttular… Tarih bugünleri unutacak. Ama hayat için dövüşenleri her zaman hatırlayacak.

Yazının devamını okumak için tıklayınız

 

Ruhat Mengi – Vatan

Bitmeyecek dava; Kin!

 

Bütün bu olaylarda dikkat çeken bir nokta da şu; “belli bir görevi yerine getirenler” bir şekilde ortadan çekiliveriyorlar. Mesela yüzlerce kişiyi tutuklatan savcılar başka göreve alınarak isimleri siliniyor, bugün hala kesin kanıt ortaya konulamayan davaları daha ilk günden, olaylar henüz yargıya yeni gitmişken “sanki kanıtlanmış gerçekmiş gibi, davalar sonuçlanmış gibi” ve “mahkemeyi etkileyecek keskin vurgularla”, meslektaşlarına bile “yargısız infaz” yaparak TV’lerde, manşetlerde verenler suskunlaşıyor veya çekiliyor.

Yazının devamını okumak için tıklayınız

 

Mustafa Mutlu – Vatan

Misyon bitti!

 

Ahmet Altan, kurucusu ve altı yıldır Genel Yayın Yönetmeni olduğu “yeşil başlıklı” gazeteden “mali sıkıntılar” yüzünden istifa etmiş... Elbette; ekibi de onu izlemiş! Bugüne kadar işsiz kalan her meslektaşım için üzüldüm. Ama bu sefer; hayır! Çünkü teknik kadroda, haber servislerinde ve yazı işlerinde çalışan gerçek emekçiler hariç, Taraf’ı kuran ve yöneten “misyonerleri” hiçbir zaman “meslektaşım” olarak görmedim, göremedim!

Yazının devamını okumak için tıklayınız

 

Cüneyt Özdemir – Radikal

Devrim çocuklarını yiyor

 

Taraf’ın sahibi Başar Arslan gibi hepimiz de yakından biliyoruz ki Yasemin Çongar olmadan Ahmet Altan o gazetede tek bir gün durmazdı. Durmadı da... Bu yüzden lafı dolandırmayalım. Elbette Taraf’tan ayrılanlar centilmen insanlar oldukları için bunu asla kamuoyu önünde itiraf etmeyeceklerdir ancak bunun adı kovulmadır. Ahmet Altan kibarca Taraf’tan kovulmuştur. Nedeni de langadanak ortadadır. Taraf’ın dağılması yeni bir döneme girdiğimizin de en net simgesidir.

Yazının devamını okumak için tıklayınız

 

Ahmet Hakan – Hürriyet

Başlangıçtan sona: Taraf gazetesi analizi

 

Kim ne derse desin Ahmet Altan’sız bir Taraf, Türk demokrasisi için bir büyük kayıptır. Ahmet Altan doğru bildiğini yapan, hak bildiğini söyleyen, hem de sonuna kadar söyleyen önemli bir kalemdi... Basında yokluğu hissedilecek.

Yazının devamını okumak için tıklayınız

 

Hikmet Çetinkaya - Cumhuriyet

Buraya kadar, haydi güle güle...

 

Bazı gazetelerin görevi vardır...

O gazeteler “sızıntı” dediğimiz haber ve belgelerle gazetecilik yaparlar.

Bu tür gazeteler belli bir amaçla yayın hayatına geçer.

Askeri vesayetin belinin kırılması yolunda sahibiyle, yöneticileriyle, yazarları ve muhabirleriyle “demokrasi ve özgürlükler(!)” için kolları sıvarlar.

Yüreklidirler, yiğidin hakkını yiğide vermek gerekir...

El altından gelen belge ve bilgileri yayımlayıp soruşturma savcılarına bavulla elden teslim eden gazetecileri gördük.

Devletin istihbarat birimleri onlara çalışır...

Savcılar ve yargıçlar arkalarındadır...

Siyasal iktidar “haydi koçum” deyip onlara alkış tutar...

Ve gün gelir, işler değişir...

İktidar bir çırpıda onlara sırt çevirir, patronu destekleyen cemaat “Hop yavaş ol, buraya kadar, kendine gel” diyerek uyarır.

Yazının devamını okumak için tıklayınız

 

Kadri Gürsel - Milliyet

Taraf'ın zombileşmesi

 

Taraf gazetesinden, gazeteyi “Taraf” yapan, adıyla özdeş Ahmet Altan’ın ayrılması, bu gazetenin “kimlik ölümü”nün gerçekleşmesidir. “Kimlik ölümü”nden sonra artık Taraf bir süre daha çıksa da, o artık bir “yaşayan ölü”dür.

Yazının devamını okumak için tıklayınız