T24 - Muğla’nın Milas İlçesi’ndeki 5 yıldızlı bir turistik tesiste çeşitli tur şirketleri ve internet aracılığıyla rezervasyon yaptırıp Ramazan bayramı tatili için gelenler odaların temizlenmediğini, yemeklerin çok kötü, yüzme havuzunun kirli olduğunu, suların akmadığını öne sürdü, otel yetkilileriyle tartışıp paralarını istedi. Paralarının iade edilmediğini, hakarete uğradıklarını ileri süren tatilciler, jandarmaya başvurdu, savcılığa suç duyurusunda bulundu. Milas İlçesi’ne bağlı Boğaziçi Köyü’ndeki 5 yıldızlı otelde bayram için aylar öncesinden rezervasyon yaptıran ve 700-1500 TL ücret ödeyen çok sayıda tatilci, geçen cumartesi günü tesise geldi. Tesisteki odaların yatılamayacak kirlilikte, yemeklerin yenilemeyecek kadar kötü olduğunu ve mutfağın belediye tarafından mühürlendiğini öne süren tatilciler, görevlilerden şartların düzeltilmesini, odaların temizlenmesini, yemeklerin 5 yıldızlı tesise yakışır ve hijyen içinde verilmesini istedi. İddiaya göre, bunun üzerine tatilcilerle otel personeli arasında tartışmalar çıktı. Bazı tatilciler parasını istedi, alamayınca Güllük jandarmasına ve Milas Cumhuriyet Savcılığı’na giderek suç duyurusunda bulundu. Toplanan çok sayıda imzalı dilekçe, jandarma ve savcılığa verildi. Turistik tesisten Güllük jandarmasına gitmek için, önlerinde giden jandarma minibüsünün arkasına sıralanan çok sayıda otomobil düğün konvoyunu andırdı. Güllük jandarmada toplanan tursitler, karşılaştıkları tesise tepki gösterdi. Tatil için aylar öncesinden kişi başı 580 TL verip İzmir’den iki kızıyla birlikte tatile gelen İpek Başar, "2 gün önce tatile geldik. 5 yıldızlı dedikleri tesiste bırakın yıldızı insan barınmaz. ’Şartları düzeltin, bizi başka bir yere nakledin veya paramızı geri verin’ dedik, duş alamadık, yataklar pislikten geçilmiyor. Muhatap bulamadık, hem de, ’Tatil yapacaksanız bu şartlarda yapın’, önerisini duyunca, toplu halde tesisi terk edip jandarmaya geldik. Bayram zehir olmasın. Sabrederiz düzelir dedik ancak düzelmediği gibi hakaretlere maruz kaldık" dedi. ‘Tazminat davası açacağız’
Ailesi ile birlikte İzmir’den tatile gelen İzmir Barosu avukatlarından Yaşar Aras ise tatilcilerden topladığı imzalar ve tesisin durumunu anlatan dilekçe ile hukuk mücadelesini başlattığını belirtti. Aras, şöyle konuştu; "Çeşitli tur şirketleri ve internet üzerinden yapılan rezervasyonlar aracılığıyla tatile gelen yaklaşık 200 kişi şok yaşadı. Ben de ailemle geldim ve 1200 TL ödedim ancak tesis internette tanıtım sitesinde anlatıldığı gibi olmamasının yan ısıra adı geçen hizmetlerin hiç biri verilmiyor. Otelde perişan olduk, muhatap bulamadık, paraları geri isteyince hakarete uğradık, vidanjörlerle taşınan sularla duş almaya çalışıyoruz, çarşaflar değişmiyor, yemek yok, plajda şezlong ve içecekler ücretli, tuvalet ve duşların bozuk olması da cabası. Herşey dahil sisteminde vadettikleri ara öğünlerin parasını almaya çalışıyorlar. Tüm bu rezaleti ortaya koyan dilekçe ile suç duyurusunda bulunduk, bu tesis bakanlık ve belediye tarafından kapatılmalı. Belediyenin mutfağını mühürlediği bir tesis nasıl faaliyet gösterir? İzmir’e döner dönmez alacağım vekaletnamelerle hukuk mücadelesi başlatıp maddi ve manevi tazminat davası açacağım, bu işin peşini bırakmam. Türk turizmine örnek teşkil edecek bir dava olacak." İstanbul’dan eş ve çocukları ile birlikte tatile gelen mobilyacı Salih Bülbül ise, otelde çektiği görüntüleri basın mensuplarına dağıttı. Bülbül, geldikleri yerin turistik tesis değil, mülteci kampına benzediğini iddia ederken, "Burada insanlar her an zehirlenebilir veya bitlenebilir. Tatile geldiğimin ilk günü tesisin durumunu görünce odalara gider gitmez itiraz ettik, bir dayak yemediğimiz kaldı. Bu yetmiyormuş gibi şikayet ettiğimizi öğrenince daha da sertleştiler, başlatacağımız hukuk mücadelesinde yaşananları tek tek anlatacağım davacıyım" dedi. Tur şirketi yöneticisi Gürsu Çalışkan ve Tatil Vitrini operasyon sorumlusu Serhan Pınar’a konuyu iletmelerine rağmen soruna çare bulunamadığını belirten ve bayram tatilini yarıda bırakıp dönmek zorunda kaldıklarını dile getiren tatilciler, otomobillerine binip geldikleri illere dönerken, otelde kalan diğer tatilcilerin personel ile tartıştıkları görüldü. Kameralara saldırıp el koydular Tatilcilerin iddiası üzerine tesise giden basın mensupları otelin bulunduğu sokakta güvenlik müdürü Vedat Uğur ve 8 personelin saldırısına uğradı. Saldırıya uğrayan gazetecilerden bir muhabirin kamerası alınıp otele götürüldü. Muhabirlerin kamerası 15 dakika sonra gazetecilere verildi. Otel yöneticileri tatilcilerin yaptığı şikayetlerinin gerçekleri yansıtmadığını ileri sürüp, "Birileri bunları bize kasıtlı olarak gönderdi, tesisi sabote ediyorlar, burada çekim yapamazsınız" diye konuştu. Taşbaşı: İnternetten rezervasyon yapılmamalı Bodrum’da tatilde bulunan Kültür ve Turizm Tanıtma Genel Müdürü Cumhur Güven Taşbaşı olayı duyup tesis hakkında soruşturma başlattığını söyledi. Taşbaşı, şöyle dedi: "Bana kalırsa o tesisin yıldızı filan yoktur, bakanlık denetimi dışındadır. Yerli turistler internette gördükleri süper lüks tesis fotoğraflarına, telefondaki vaadlere, kağıt üzerindeki sözleşme ve aşırı ucuzluğa aldanmasın. Hangi turistik tesisde 89 TL’ye herşey dahil konaklayabilirsiniz ki? Burada şüphe ve kuşku duymak gerekirdi. Yine de Türk turizmine balta vuran bu tür tesislerle ilgili gerekli yasal işlemleri bakanlık olarak biz de yapacağız. Tatilciler kesinlikle görmedikleri, internetteki fotoğraflarına kandıkları tesislerde rezervasyona güvenip tatile çıkmasın" dedi. Milas Cumhuriyet Savcılığı ve jandarması olayla ilgili soruşturma başlattı. Şikayetler üzerine 45 tatilci ve 6 otel çalışanının ifadesini alındı.